| |
Çiftlik konuk bekliyor
Bush, Brüksel'de "Bir zamanlar bir başka Amerikalı, Benjamin Franklin, bu topraklarda insanlığın dostu olarak alkışlanmıştı" dedi, sonra iç çekerek ekledi: "Ben de böyle karşılama bekliyordum ama Dışişleri Bakanımız Rice gerçekçi olmam gerektiğini söyledi..." O sırada Bush'un bulunduğu mekân 2500 Belçika polisi ve 250 Amerikan gizli servis ajanınca kuşatılmıştı, binanın tepesinde helikopterler uçuyordu... Yine o sırada binlerce kişi ABD büyükelçiliği önünde gösteri yapıyordu. Ve Bush, Avrupalı liderleri "Demokrasinin yayılması" kampanyasına destek olmaya çağırıyordu ama o sırada kurmayları kaygıyla "Associated Press" araştırmasına göz gezdiriyorlardı. Türkiye'de ABD karşıtlığı tartışmalarının yoğunlaştığı bir sırada yapılan araştırmaya göre Fransızlar'ın yüzde 84'ü, Almanlar'ın yüzde 78'i, İngilizler'in yüzde 66'sı, İspanyollar'ın ve İtalyanlar'ın yarıdan fazlası Bush'un bu "misyon"una karşı çıkıyorlar. (Dikkat; oranlar Bush ya da ABD düşmanlığını değil, politikalarına öfkeyi yansıtıyor.) Araştırmayı tek cümleyle özetlersek, Avrupa, Bush için pek "dost" bir kıta değil.
Karşıtlar ve düşmanlar Princeton Üniversitesi uluslararası ilişkiler uzmanı Sophie Meunier, Avrupa'daki Amerikan karşıtlığını iki gruba ayırıyor: ABD'nin politikalarına karşı çıkanlar ve ABD'ye karşı çıkanlar. İlk gruptakileri Bush'un dünyaya meydan okuyan tavrına tepki duyanlar oluşturuyor. İkinci gruptakilerin karşıtlığı ise önyargılardan kaynaklanıyor. Yani ideolojik. Meunier diyor ki, "Siyasal ayrılıkların azalmasıyla ilk gruptakilerin görüşlerini değiştirmeleri mümkün olabilir. Ancak önyargılıları ikna etmek imkansız denecek kadar zor. Çünkü toplum modellerimiz ve değerlerlerimiz öylesine farklı ki..." Peki tüm "Yaşlı Avrupa"da olumsuz rüzgarlar eserken, ABD niçin Türkiye'yi hedef tahtasına koydu? Birkaç nedeni var.
Bir şeyler yapmak şart İlki, Avrupa'da en yüksek Bush karşıtlığının Türkiye'de olması. BBC'nin anketinde Türk halkının, yüzde 82'sinin Bush için olumsuz düşündüğü ortaya çıktı. İkincisi, Türk halkının çok ciddi bölümünün Bush karşıtlığından ötesine geçmesi, ABD'yi "tehdit" olarak görmesi. "Pew" araştırma merkezinin kamuoyu yoklamasına göre, halkın yüzde 71'i ABD'nin Türkiye için tehdit" oluşturduğuna inanıyor. Bir başka deyişle, 50 yıldır aynı ittifak içinde yer aldığımız, aynı cephelerde savaştığımız ülkeye artık "düşman" gözüyle bakıyor. Üçüncü ve en önemli neden ise, hergün yenileri eklenen komplo teorileriyle, akla hayale sığmayacak iddialarla, karşıtlığın, hatta düşmanlığın körüklenmesi. ABD "dezenformasyon" olarak gördüğü bu kampanyaya Ankara'nın seyirci kalmasına içerliyor. Bu zehirli havayı değiştirmek için ne yapılabilir? Bizce hükümet medyaya Türkiye-ABD ilişkileriyle ilgili brifing vermeyi düşünmeli. Bir başka önemli adım Başbakan Erdoğan'ın, hatta Cumhurbaşkanı Sezer'in Washington'u ziyaretlerinin sağlanması olabilir. Uyarı: Crawford'daki çiftlikte ağırlanmaları olasılığına karşı tedbirli olmalarında fayda var. Çünkü, Bush'a "Artık aramız düzeldi" dediği Chirac'ı çiftliğine davet edip etmeyeceği soruldu. Ciddi ciddi şu yanıtı verdi: "Usta bir kovboy arıyorum!"
|