|
 |
 |
 |
|
| Bir yaşam tarzı olmak zorunda
|
|
Türkiye'de sürekli ikamet eden, evli veya bekar, çocuklu ya da çocuksuz, tüm okuryazar TC vatandaşları, ikamet ettikleri ilde bulunan il müdürlüklerine koruyucu aile olmak için başvurabiliyor. Sosyal Hizmet Uzmanı Nermin Fügen Altuntaş koruyucu aile olmak isteyen ailelere şu tavsiyelerde bulunuyor: "Bir gün ayrılma ihtimali olan çocuğa, ömür boyu bakacak ve birlikte yaşayacak, kendi çocuklarından hiçbir şekilde ayırmadan hatta birçok zaman daha fazla emek vererek onlara yüreklerini açmaya hazır olan aileler bize gelsinler. Ama vicdanlarını rahatlatmak, birtakım açıklarını kapatmak, manevi ve dini duygularını tolere etmek amacıyla koruyucu aile olmak istiyorlarsa bu yürümez. Bir yaşam tarzı olarak görmeliler ve hiçbir zaman o çocuktan ayılmayacak gibi ama buna rağmen bir gün bunun sonu olacağı ve çocuğun gitme ihtimali olacağını bilerek bu işe girmeliler. Çocukları geri almak bizim için çok zor. Hiçbir çocuk dönmek istemiyor, o evde ne kadar mutsuz olursa olsun yine de dönmek istemiyor. O yüzden biz de bir hevesle başlayıp sonra vazgeçecek aileler olmamasına dikkat ediyoruz. Çocuğu hiç olmayan insanlara, bir gün çocuğun geri alınabileceği ihtimali olduğu için tavsiye etmiyorum. O çocuk sizden ayrıldığında yerine koyacak bir başka çocuk olmuyor, sevgi boşluğu kolay kolay dolmuyor. Ailelerde büyük yıkım yaşanıyor. Çocukları olmayanlar, yaşlarından, konumlarından veya hukuki durumlarından dolayı evlat edinme şansları yoksa koruyucu aileliği düşünsün. Evlat edinmek, her şeyinizi, mirasınızı bile paylaşmaktır. Koruyucu aile ise sadece sevginizi, evinizi paylaşmaktır. Hukuki pozisyonları farklı, daha zor... Soyadınız farklı, çocuk daha farklı tepkiler verebilir. Her zaman için gitme ihtimali vardır. Bir de kesinlikle evlat edinmeye hazırlık değildir. Böyle görüp kimse koruyucu aile olmasın. Sonuçta bir çocuğun duygularıyla oynuyorsunuz. Buna izin vermeyiz. Bir de şu var; yaşamımı, yalnızlığımı paylaşayım diye isteyenler var. Çocuk yalnızlığı paylaşmak için değil, sevgiyi paylaşmak ve senden birşeyler almak için geliyor. Ona bakmak zorundasın. Ne ölen eşinin ne de evlenen çocuğunun yerini doldurur. Kendi çocuğu olanlar da önce kendi çocuklarıyla konuşmalılar, çocuklarıyla birlikte karar vermeliler. Kendi çocuklarından büyük bir çocuk almamaya özen göstersinler."
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
