Koç Grubu'nun bir yıl önce emekli ettiği kurmaylarından Mehmet Ali Berkman, iki ay önce bir şirket kurarak aktif iş hayatına geri dönüş yaptı
60 yaşında emekliliğe ancak 10 ay dayanabilen Berkman, 60 yaşına geldi diye bir insanın iş ve sosyal hayatın dışına çıkmasının Türkiye için lüks olduğu görüşünde.
Koç'un amiral gemisi Arçelik'in bugün geldiği noktada en çok payı olan yöneticilerden biri Mehmet Ali Berkman'dır desem sanırım kimse itiraz etmez. Bugün Arçelik'in gerçekleştirdiği pek çok hedef, Berkman'ın on yıl önce ekibiyle birlikte çizdiği stratejinin eseri. Zaten Arçelik başarısı, Berkman'ı sonunda Koç Holding'e taşımış ve önemli üç alanın başkanlığına kadar götürmüştü. Koç'un son belirlediği stratejilerde büyük emeği olan Mehmet Ali Berkman'ın holding macerası 3.5 yıl sürmüş ve bir Koç geleneği olan '60 yaş emekliliği' nedeniyle, 2004 başında emekli olmuştu. Ama Berkman, onca yıllık tecrübesini bir kenara bırakıp, denizlere açılmayı ya da 12 saat golf oynamayı kendine yakıştıramadı ve iki eski Koç yöneticisiyle birlikte iki ay önce bir şirket kurararak iş hayatına geri döndü. "60 yaşa dünya artık orta yaş diye bakıyor" diyen Berkman'a göre kenara çekilip, emeklilik yaşaması mümkün değil. Koç'un emekli kurmayı Berkman ile yöneticilikten patronluğa geçişi ve 60 yaşının getirdiklerini konuştuk...
Koç Grubu'ndan 60 yaş'ta emeklilik geleneği gereği emekli oldunuz ama ben karşımda şu anda emekliliği yakıştıramadığım bir yönetici profili görüyorum... Klasik olarak bilirsiniz, denir ki insanlar hobilerini geliştirmeliler ki emekli olunca boşluğa düşmesinler. Ben emekli olacağım 31 Aralık günü akşam 19.00'a kadar ofisten çıkamadım. O dönem hem stratejik planlama, hem insan kaynakları hem de endüstri ilişkileri bana bağlıydı. Emekli olduktan bir ay sonra ancak ofisimi toparlayabilidim. Önce dedim ki dinleneyim. Hep öyle olur ya... Seyahatlar yaptım. Eylül'de İstanbul'a dönünce 'ne yapacağız şimdi' diye düşünmeye başladım Çünkü ben hobiyle hayatın geçeceğine inanmıyorum. Golf oynamak, yelken yapmak mümkün ama bunlar tüm vaktinizi almaz ki.
* Son yıllarda zaten bir insana yaşlı diyebilmek için 80'leri görmek gerekiyor. Bir anlamda 60 orta yaş oldu. Size bakınca, 'Tamam artık sen emekli oldun, kenara çekil ve hobilerinle uğraş'diyesi gelmiyor insanın... Bana göre bir insan 60 yaşına geldi diye, iş ve sosyal hayatın dışına bir anda çıkmamalı. Bir de şöyle düşünüyorum. Bundan daha büyük bir kaynak israfı olabilir mi? Ben devletin bursuyla (Türk Eğitim Vakfı) okudum. Yani bana yurtdışındaki eğitimim için bana binlerce dolar harcadılar. Geldim 32 yıl Koç Grubu'nda çalıştım. Koç Grubu bana hem parasal hem de akademik olarak büyük olanaklar sağladı. Ben kendime sokak çocuğuyum diyorum, çünkü akademik tarafımız olmakla beraber, merdivenleri birer birer çıktım. Bilgisayar programcısı olarak başlayıp, bir grubun en üst düzeyine kadar çıkmışım yani biz hayatı hep mücadele ederek yaşamışız. Türkiye'nin zorluklarını yaşayarak geldik. Bu işte büyük yatırım. Bu yatırımı boşa harcamamak lazım diye düşünüyorum.
* Sanırım onlarca kriz geçirmiş 60 yaş tecrübesi şirketler için değerli olacak... Şimdi hayatına baktığım zaman, tecrübelerimi aktarırken görüyorum ki bana çok basit gelen konular başkaları için çok önemli. Bana basit geliyor çünkü ben onları iş hayatı boyunca defalarca yaşamışım. İnsanın hayat labirentinde elde ettiği tecrübelerin kendini tekrar ettiğini görüyorum.
* Belki kibarlık olsun diye, belki kimseyi kırmamak için 60 yaşında emekliliğe karşı olduğunuzu söylemiyorsunuz gibi geliyor... Türkiye'nin kaynak israfına tahammülü yok. Bunu söylüyorum ama... Hayat gezme tozmayla geçmiyor. Tamam hayat kısa da yine de geçmiyor öyle. Özellikle ruh sağlığı için aktiviteyi bırakmamak lazım. O yüzden bizim güncelliğini yitirmemiş, emekli insanların hayattan kopmasını önlememiz lazım diye düşünüyorum.
* Örneğin Koç Grubu için 60 yaşındaki bütün yöneticileri emekli etmek bir kayıp değil mi? Bakın, son olarak Koç'ta insan kaynaklarından da sorumlu bir yöneticiydim . O zaman 60 yaş limitinin erken olduğunu ortaya koyabilirdim. Ama 60 yaşına gelmek üzere olan bir başkan olarak bunu yapamazdım, çünkü yapsaydım, kendisi için istiyor derlerdi. Bu gibi konuların daha yukarıdan söylenmesi yerinde olur. Doğrudur, Koç Grubu'nda şu anda aşağıdan gelen genç ekiple, daha olgun ekip arasında bir boşluk oluştu. Yaş boşluğu. Bu konuya dikkat edilmesi gerek. 60 yaşa artık orta yaş diyor dünya. Ama tabii Türkiye'nin ilginç bir sorunu var. Nüfusu genç. Aşağıdan gelen insanlar bekleyemiyor. O insanları on yıl aynı pozisyonda bekletemezsiniz. Ya yukarıyı boşaltacaksınız, ya işi büyüteceksiniz. İşi büyütürseniz, hem aşağıdan gelenlere yol açılır hem de yukarıdakileri kaybetmezsiniz.