  |
|
Maksat hasıl oldu
Bu grubun, atv ve SABAH'ı tamamen kendi imkanları, kendi parasal kaynakları ve kendisine bağlı elemanları tarafından, ahlaka, hukuka, etik değerlere ve ticari kurallara uygun yayınladığının altı bir kez daha çizildi. Bu herkesten önce biz çalışanlar için (2 bin 850 kişi) çok önemliydi. Belirsizliklerin ortadan kalkması gerekiyordu. Görüyorum ki rakip kuruluşlar, atv ve SABAH'ı 15 yıl süreyle yayınlama hakkı olan Ciner Grubu'nun atv ve SABAH'ın isim haklarını da satın almasını hakkaniyetli bir tutum olacağını belirtiyor. Ortada tek bir sorun kalıyor. O da SABAH ve atv markalarının hangi değerden satılacağı. Bu aslında çok basit bir ticari işlem. Dünyada ve Türkiye'de hemen hergün bu tip değer tespitleri yapılıyor. İşte son örnek; Koç Grubu ve İtalyan ortağı Unicredito şu anda piyasa değeri 2.5 milyar dolar olan Yapı Kredi'nin yüzde 45'ini satın almak için Çukurova ile görüşmeye başladı. Kimse, "Yüzde 45 hisse 1.1 milyar dolar eder" diye Koç Grubu'na fiyat dikte etmiyor. Üstelik hepimiz elde edilecek gelir ile Çukurova Grubu'nun kamuya olan borçlarının kapatılacağını biliyoruz. Belki bu hisselerin değeri 2 milyar dolar, belki de 500 milyon dolar. Yani Yapı Kredi'nin değerini Karamehmet ve Koç'a yakın veya uzak kişilerin yaklaşımları belirlemiyor... Borsa değerinin altında satılırsa "Yapı Kredi, Koç Grubu'na "peşkeş" çekildi mi diyeceğiz? Bu bakımdan, TMSF'ye 100 milyon dolar borcu olan Aydın Doğan'ın, SABAH ve atv için TMSF'ye verdiği teklif için "Benim niyetim satın almak değil. Bu değerli malların fiyatı düşmesin diye teklif verdim. Bu değerleri peşkeş çekmesinler" demesinin anlamı yok. Eğer Doğan bu sözün takipçisi ise en azından bu günlerde Koç Grubu'nu yakın takibe almış olmalı!
|