kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
GEÇİM SIKINTISI EN BÜYÜK SORUNLARDAN BİRİ.... Toplumsal olaylar, ağır çalışma koşulları, can güvenliği gibi sterslerle karşı karşıya olan Türk polisinin öncelikli dertlerinden biri de geçim sıkıntısı. Bu baskı karşısında zorlanan polislerin karıştığı intihar vakaları gittikçe artıyor. Her iki haftada bir polis intihar ederken, her iki günde bir polis de işten ayrılıyor.
Türk polisi kritik eşikte
Stres polisi intihara sürüklüyor

Türk polisi alarm veriyor

Kelle koltukta çalışıyor, iş stresi yüzünden suç ve intihar vakaları artıyor.

Oturacak ev bulamıyorlar. 15 günde bir intihar, 48 saatte bir suç haberi geliyor. Türk polisi 2005 yılında iç açıcı bir tablo çizmiyor.

Türk polisi kritik eşikte

Osmanlı'daki 'Subaşı'dan çağımızın 'Robocop' polislerine kadar asırlardır görev başında olan Türk polisi, günümüzde mesleki stres ve ağır çalışma koşullarıyla baş etmekte zorlanır hale geldi.

* Neden polis oluyorlar?
* Polise kira yardımı ayda "25 yeni kuruş".
* Son 10 yıldır her 15 günde bir polis intihar ediyor.
* Gecekonduda oturan polisler, gecekondu yıkımlarında ne düşünüyor?
* Çatışmaya giren bir polis neler hisseder?
* Poliste suç işleme oranı sanılanın çok üstünde.


"İncelediler uyku uyutmamak usullerini
Ve memnun kaldılar pek, hayalara bağlanan elektrotlardan
Ve bizdeki tabutluklar üzerine bir de konferans vererek
Açıkladılar faydasını bir bir
Koltuk altlarına kaynar yumurta koymanın
ve boyun derisini kibritlerle yakıp, ince ince soymanın!.."
Nazım Hikmet, Amerika'dan, "mesleki tetkikattan" dönen bir 'emniyet müdürünün' havaalanında karşılanma törenini anlatan şiirinde işte böyle der.
Sonra;
"Coplar cipler
Ve dar ağaçlarında sallanan ipler.
Ve göze görünmez siviller üstat döndü diye seviniyorlar" diye biter şiir.
Bu şiirin, sadece kendi okulumun değil daha yüzlerce fakültenin kantini, bahçesi, koridorunda, ilaveten sayısız öğrenci yurdu, derneği, mitingi, toplantısı ve yürüyüşünde okunup, kitleleri galeyana getirdiği yıllarda delikanlı yaşlarımdaydım. Ve aklıma, yakın arkadaşlarım da dahil pek çok gence dayak atan, falakaya yatıran bir işkence ordusu geliyordu polis denince. İşte bu duygularla yatıp kalktığım o yıllarda, öğrenciliğin yanında bir de gazetecilik günlerim başladı. Dünya gazetesinde stajyer bir foto muhabiriydim ve sadece spor işlerine bakacaktım güya. Ancak yöneticiler genç bir foto muhabirinin sadece spora bakmasının büyük lüksü olacağını düşünüp, beni bir de polis muhabiri yaptılar. Önce itiraz sonra isyan ettim. Ne pahasına olursa olsun direnecek, "işkencecilerin" yanına gidip onlarla iş peşine düşmeyecektim. Aradan on yıllar geçti. Şimdi 32. yılına girdiğim meslek yaşantımın iri kıyım bir bölümü, ağırlıklıolarak polis muhabirliği ya da polisiye dosyaların, olayların içinde koşuşturmakla geçti.

İŞKENCEDEN DNA TESTİNE
Bu süre zarfında, dürüstlüğüne, cesaretine ve insanlığına her zaman kefil olabileceğim o kadar çok polis tanıdım ki... Haydi o zaman... DNA testlerinin, teknik takiplerin, işkenceyi ve yargısız infazı yendiği sürecin hikayesine, 'Türk Polisi 2005' dizimize buyurun. Bir kısım tarihçiye göre polis tarihi Türk tarihi ile başlar. Çünkü Türkler kamu düzeni ve güvenliğini ulusal savunma ile birlikte yürütmüşlerdir. Eski Türkler'de kamu düzen ve güvenliği Subaşı'lar tarafından yürütülmüştür. Zamane polisine ise, gecen yıllar içinde polisliğin geldiği noktayı, katettiği mesafeyi tescillercesine "Robocop" deniyor.

İNSAN NEDEN POLİS OLUR?
'Böylesi zor ve riskli bir mesleğe girmek nereden gelir insanın aklına' dersiniz belki. Bin bir türlü derdin yanında siz görevinizi yaparken canınızı verirsiniz ama karşılığı devletin sizi musalla taşında anlaması, tabutunuza ay yıldızlı bayrak sarması, fiyakalı sözcüklerle uğurlaması ve bir süre sonra da unutması şeklinde olur. İstisnalar ya bir semt karakoluna ya da tesise sizin adınızı vermeleridir ki bu kadar şehide ne tesis yeter ne karakol. İşin analitik tarafına bakarsak polisliğin, üniversiteyi kazanamamış kişiler arasında büyük bir oranda tercih edildiği anlaşılmaktadır. Polis adaylarının yüzde 87.8'i, polis okulundan önce çalıştıklarını belirtiyorlar. Çalıştıkları işlerse işçi, esnaf, memur veya sözleşmeli personel olarak sıralanıyor. 'Neden polisliği seçtiniz?' diye sorulan polis adaylarının yüzde 78.7'si, "polislik mesleğini sevdiğim için" cevabını veriyorlar. Araştırmalarda kısa yoldan meslek sahibi olmak isteyenlerin oranının yüzde 6.9, eski işini sevmediği için polisliği seçenlerin oranınınsa yüzde 7.9 olduğu anlaşılıyor.

1 2 3 4 5
 
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Bayramda savaş gibi kaza bilançosu
 Olcay 'partiyi bırakma' diyor
 Kıbrıs'tan çıkmayız
 Ha gayret kaldı 566 bin 789
 Kar İstanbul'a "ceeee" dedi
 Meclis Lojmanları 2 yıldır satılamıyor
 Tunceli şehitleri için dün yürekler yandı
 Camilerde soyguna karşı emitasyon' önlemi alınıyor
 Mustafa Bayram hastanede
 Haydarpaşa Projesi baş ağrıtacak
 İstediler ve 'okul'u aldılar
 Türk Sanat Müziği duayenini kaybetti
ERDAL ŞAFAK
IMF'lilerin Türkiye'ye borcu
Horst Köhler...
UMUR TALU
Yalan dünya
Büyük, çok büyük bir olay olduğunda,...
ERGUN BABAHAN
Herkes büyük gazete okusun
SABAH krizlerle yıpranan,...
MEHMET ALTAN
Zihinsel koma..
AB ile uyum süreci hızlandıkça medyanın...
ÖMER LÜTFİ METE
'Biz müşterinin velinimetiyiz'
Yeri geldiğinde ve sadece...
Bol sucuklu bi rüşvet lütfen!
Kanada Göçmenlik Bakanı'nın bedava pizza karşılığında bir göçmen...
K...nıza tekmeyi yediniz
Danışmanına rakibi Kerry ile TV'deki münazarasını nasıl bulduğunu...
Kandırıldık ey halkım
Kandırıldık ey halkım
Bize stat diye beton yığınlarını, itiş kakış girilen, maç sonu...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu