|
 |
 |
 |
Başbakan: Önyargıdan uzak bir yolculuk
Başbakan Erdoğan, Fransa liderinin önceki gece yaptığı konuşma sonrası çok rahattı. Hatta "Dün sabaha göre çok daha iyiyiz" diyordu. Dünkü görüşme trafiği öncesi şunları söyledi....
Avrupa Parlamentosu'ndaki oylama ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın "Türkiye'nin üyeliğini destekleyen" konuşması, zirve öncesi "Gerekirse masadan kalkarız" diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın moralini düzeltti. Brüksel'deki diplomasi maratonuna "Her geçen an daha olumlu. Dün sabahtan daha iyiyiz" sözleriyle başladı. Temasları öncesi gazetecilerle biraraya gelen Erdoğan, vücut dili ve gülümseyişiyle bir gün önceki gergin havasından farklı bir portre çiziyordu. Liderlerle yaptığı temasları değerlendiren Erdoğan önceliklerini, "Ön yargılardan uzak bir yolculuğu devam ettirelim diyoruz. Avrupa ailesinin üyesi olarak bu yolculuğa gidiyoruz. Avrupa ailesinin fertleri olarak birbirimize hasmane yaklaşmamamız lâzım" şeklinde sıraladı. Erdoğan, Avrupalı liderlerle yaptığı müzakerelerde de kırmızı çizgilerini, "Tam üyelik, ikinci karara gerek kalmaksızın müzakere süreci, daimi korumalar konulmaması, Kopenhag siyasi kriterleri dışında yeni koşul getirilmemesi" olarak özetledi. Müzakereler açıldığında başlayacak süreçte siyaseten işilerini zorlaştıracak ifadelerin nihai metne konmasını kabul etmeyeceklerini söyledi. Başbakan, "Daha çok geleceğe yönelik bizi bağlaması noktasında tanımlanmasını istiyoruz. Bunlar çok elastiki kalmamalı. Net olmalı. Arkadaşlarımızın gayretleri de o yönde" diye konuştu. Erdoğan, AB ile müzakerelerin açılması halinde Türkiye'nin bunu bir zafer olarak kutlayıp kutlamayacağı yolundaki bir soruya da, "Hayır, zafer olarak kutlamayız. Siyaset olgunluk gerektirir. Bunu AB yolunda alınmış önemli bir mesafe olarak görürüz" yanıtı verdi. Sonucun olumsuz olması halinde ne tepki verileceği yönündeki soruyu ise, "Türkiye kendi ayakları üzerinde durma gücüne sahiptir" diye yanıtladı. Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesi durumunda süreç devam ederken görüşmelerin kesilebileceğini belirten Başbakan, ''Baktık ki istediğimiz gelişme olmuyor, oyalıyorlar, imkanlarımız, gücümüz yerinde, ayaklarımızın üzerinde duruyoruz, Norveç'in yaptığı gibi biz de kesip atarız" dedi. Ermeni soykırımının Türkiye'nin AB üyeliğiyle birlikte anılır olmasına da değinerek "Bu konuyu tarihçilere bırakalım. Bizler siyasetçiler olarak geleceği inşaa edelim" dedi. Ayrıca Türkiye'nin Kars Antlaşması'yla Azerbaycan sınırlarını çizdiğini ve Ermenistan'ın da bu sınıra saygı göstermesini beklediklerini söyledi. TBMM'de AB sürecine destek veren CHP ve AKP imzalı ortak bir deklarasyon hazırlanamamasını eleştiren CHP'nin tavrını şöyle değerlendirdi: İstedikleri deklarasyon siyaset acemiliğidir. Parlamentoda yazılı deklarasyon yayınlanınca uluslararası müzakere masasına oturabilir misiniz? Manevra alanınız kısıtlanıyor...
BÜLENT AYDEMİR
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
