|
 |
 |
 |
 |
|
 Barosso: Hedef tam üyelik olmalı
Türkiye'nin AB sürecindeki kritik zirvesinin ilk günü açıklama yapan AB Komisyonu Başkanı Barroso Türkiye ile bir anlaşmaya kesinlikle varılacağını açıkladı. Borroso Türkiye'yle durumun çok açık olduğunu orta yol veya son dakika koşulu olmaksızın tam üyelik müzakereleri için konuşulacağını belirtti..
AB Komisyonu Başkanı Barroso, Türkiye ile bir anlaşmaya varılacağını bunun çok açık olduğunun ve bunun gerçekleşmesi sırasında herhangi bir son dakika koşulu veya özel ortaklık gibi bir teklifin gündeme getirilmesinin söz konusu olmayacağını açıkladı. Barroso Kıbrıs konusunun ise müzakere masasında olacağının altını çizdi.
Barroso Türkiye'nin büyüklüğünün, dini tercihinin, genişliği gibi konularda bazı farklılıklarının olduğunu vurguladı.
KIBRIS MASADA OLACAK
Barosso şöyle konuştu: 'Türkiye ile durumumuz çok açık. Orta yol aramıyoruz. Görüşmelerde herhangi bir son dakika koşulu olmamalı ve tam müzakerelik konuşulmalı. Türkiye'nin mutlaka AB vatandaşlarının kalplerini kazanmalı. Türkiye'nin yepyeni bir ortam yaratması gerekiyor. AB'nin geleceği ile ilgili çok yeni mesajlar vermeli. Bazı AB ülkelere kamuoyları Türkiye'nin üyeliğine sıcak bakmıyor. Bunun değiştirilmesi için çalışmamız lazım. Kıbrıs konusu ise müzakere masasında olacak. Türkiye için en önemli konulardan biri nasıl mesaj göndereceği.
SERBEST DOLAŞIMDA TERMİNOLOJİ SORUNU
Barosso daha sonra basın mensuplarının sorularını cevapladı.
Soru: Serbest dolaşımla ilgili olarak kalıcı önlemler alınacak mı?
Barosso: 'Komisyon raporunda tavsiye kararında geçmiş tavsiye karırında kalıcı korumalardan bahsediliyor. Dünya'nın ve AB'nin bunun kalıcı olmasıyla ilgili Türkiye'nin hassasiyetlerini anlıyoruz. Bu maddelerin kalıcı olduğu anlamına gelmiyor. Kalıcı korumalar konseyde çözülebilir. Burada bir terminoloji sorunu yaşıyoruz. Bunu çözebiliriz. Türklere şu fikri veriyor bu durum: Bu bir tür özel ortaklık. Son derece ciddi endişeler söz konusu AB kamuoyunda. Burada ne yapabileceğimiz ile ilgili soru işaretleri var. Ayrıca bazı ülkeler için zaten kalıcı delegasyonlar var. Bu sadece Türkiye ile ilgili değil.'
Soru: Özel ortaklığa açık kapı bırakılıyor mu?
Barosso: Türkiye ile müzakerelere başlaması açısından 25 ülkelerin başkanından onay alınması gerekiyor. Bu nedenle Hollanda dönem başkanı bir yandan çözüm bulmaya çalışıyor. Onun endişesini anlıyorum. Bizim görüşümüz delegasyonların ve kalıcı önlemlerin sınırlarını çok fazla genişletmemeliyiz.Komisyon olarak bizim tavsiyemiz bu kalıcı delegasyonların kapsamını fazla genişletmemeliyiz.
Soru: Kıbrıs'ı tanımasını istediniz burada ne olacak sizce?
Barosso: Aslına bakarsanız yeni bir siyasi koşulu empoze etmeye çalışmadım. Biz onların kriterlere her zaman saygı göstermesini bekledik. Kamuoyları için bu konular çok önemli. Bazı üye ülkeler içinde bu durum geçerli. Türkiye'ye geldiği zaman konu müzakereler sürecinde ele alındığı zaman AB üyeliği söz konusu olduğu zaman bütün üyeleri tanımak zorunda kalacak. Zaten Türkiye'nin üyeliği sıradan bir üyelik değil. Bu istisnai bir durum. Son derece olumlu ve önemli bir durum oluşu açısından zorlu bir süreç olacak diye değerlendiriyoruz. Adanın Kuzeyindeki Türkler ve Türkiye çok olumlu bir süreç yaşattılar. Bunun dışında bu sürecin değiştirilmemesi gerekiyor. Ama Türkiye'nin dediğim gibi kalpleri ve beyinleri kazanması gerekiyor. Maalesef Türklerin üyeliğini bazı kamuoyları desteklemiyor. Bu konuda çalışılması gerekiyor.
Soru: AB Kamuoyunun kazanması için sizce Türkiye Ermeni soykırımını tanımalı?
Barosso: Önümüzdeki bir kaç yıla bakıldığı zaman bu konular zaten ele alınacaktır. AB'nin Türkiye ile bir ilişkisi söz konusu. Ancak yeni şart konulmayacak. Yani yarın ya da öbür gün yeni koşul olarak Türkiye'nin önüne getirilmemeli. Ancak Türkiye ve AB'de bu konu açıkca ve kapsamlı olarak tartışılmalı. Aksi taktirde bu savaşı kaybedebiliriz. Ben tabii ki Türkiye'nin üyeliğini destekleyenlerdenim. Bu yüzden bu konular halklar arasında tartışılmalı
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
