|
|
|
|
İç mimari ve orkestra benzerliği
Yeni bir mekan yaratmak hayli heyacanlı ama bir o kadar da kapsamlı çalışma gerektiren yoğun bir 'takım çalışması'dır.
Ben mekan tasarımını çoğu zaman orkestranın çaldığı bir müziğe benzetiyorum. Orkestrada pek çok müzik aleti ve onları çalan müzisyenler var. Dinleyicileri büyüleyen; birlikte çalınan müziğin güzelliği, uyumu ve sesidir. Ama başlarında bir orkestra şefi mutlaka vardır. Küçükken bu kişinin ne yaptığını pek anlamıyordum. Size garip gelebilir ama orkestra şefinin önemini ancak iç mimar olunca kavradım! Kimin nerede, neyi, nasıl çalması gerektiğini, nerede başlayıp nerede bitireceğini belirleyen o orkestra şefi olmasaydı acaba dinleyiciler aynı şekilde büyülenebilecekler miydi? Hiç sanmıyorum. O zaman ortaya sadece kendi içinde bir şeyler ifade eden ama birlikte çalınınca kulağa anlamsız gelen sesler çıkardı. Tıpkı yapı için mimara, mühendislere ihtiyacınız olduğu gibi iç dekorasyonda da bir orkestra şefine, yani bir iç mimara ihtiyacınız vardır. Çünkü ancak o zaman tüm duyularınıza hitap eden mekanlara kavuşabilirsiniz. Aksi halde tek tek belki çok hoş olan şeyler birlikte kullanıldığında sizi mutsuz edebilir.
BOYUT VE DONANIM Yaşadığımız mekanda aradığımız huzuru bulmak için bu yerin boyutlarına uygun bir donanımla döşenmesi gerekir. Bu noktada kullanıcının tarzı, zevkleri ve istekleri çok önemlidir. Tüm bunları fonksiyonel ve estetik çözümlere götürebilmek de profesyonellerin işidir. Sonuçta bir mekan yaratmak hayli heyacanlı ama bir o kadar da kapsamlı çalışma gerektiren yoğun bir "Takım çalışması"dır. Mimari ve iç mimari aynı anda başlamamışsa yani var olan bir mekana dekorasyon yapılacaksa, çoğunlukla bütünün boyutlarına uymak zorunda kalırız. Mekanlar arası iç duvar farklılıkları binanın yapısal durumuna bağlı olarak değiştirilebilse de bu her zaman teknik nedenlerden dolayı mümkün olamayabilir. O zaman iç mimariyi yapıya uygun halde uygulamak durumunda kalırız. Bazen kısıtlayıcı gibi görünen bu olay aslında özellikli bir binada çok şık bir dekorasyonun temelini oluşturabilir. Örneğin ahşap tavanlar, eski bir şömine, orijinal merdiven korkulukları gibi... Bir yerin dekorasyonuna başlamadan önce orayı kullanacak olanlara "Mekan kullanım rehberi" başlıklı bir doküman hazırlayabilirsiniz. Böylece, alacağınız yanıtlara göre son kullanıcıların kişisel tercihlerine ve yaşam stillerine uygun özel mekanlar tasarlayabilirsiniz. Aksi halde en şık, pahalı, moda da olsa bu mekan doğru çözümlenmiş olmaz ve zamanla kullanıcıları rahatsız eden sorunlar ortaya çıkar. Takım çalışmasının önemi burada iyice belli olur. Dekorasyona başlarken mekanın artı ve eksilerinin bilinmesi önemlidir. Örneğin yamuk duvarların, eğri tavanların düzeltilmesi ya da epok bir şöminenin dekorasyonun merkezi olarak düşünülmesi gibi. Yapısal veya noktasal durum iç mimarinin biçimlenmesine yardımcı olur. Kimi zaman eski bir kartonpiyer detayı bile mekan için önemli olabilir. Mekanda ışık, olmazsa olmaz bir faktördür. Sırf estetik kaygılarla pencerenin kapatılmasının istendiği mekanlara da tanık olduğum için doğal ışık ve havalandırmanın önemini özellikle vurgulamak istiyorum. Mekandaki yapısal girinti ve çıkıntılar da projede sizi yönlendirir. Derinse depolama olarak, değilse sergileme amaçlı çok değişik çözümlerle bu alanlar fonksiyonelleştirilir. Yapıda kullanıcı sayısı arttıkça bölünmeler de çoğalır. Loft ya da stüdyoların "Açık yaşam"ı bekar ya da yeni evlilerin hoşlandığı bir tarz olsa da çocuklu ailelerde herkesin kendine ait bir alanının olması son derece önemlidir. Az sayıda bölünmenin olduğu yerlerde izolasyonun çok iyi çözümlenmesi gerekir. Aksi halde istenmeyen kokulardan ve buhardan rahatsız olursunuz. Dekorasyonda iç duvarların yıkılması isteniyorsa statik uygulama projesinden bunların taşıyıcı olup olmadığını öğrenmek kesinlikle şarttır. İşte size takım çalışmasının diğer bir avantajı! Çok yüksek tavanlı mekanlar asma kata imkan verir. Bu durumda eklenecek asma katın mekanın mimari bütünlüğüne aykırı olmamasına dikkat edilmelidir. Şayet konsept bu aykırılığı istiyorsa diğer donanımlarla desteklenmelidir. Asma kata çıkış merdiveni de iç mimari projede orijinallik yaratabilir. Mobilya yerleşimi de mekanın büyük ya da küçük görünmesi bakımından çok önemlidir. Kimi zaman ufak bir değişiklikle mekanınızı inanılmaz derecede ferahlatmanız mümkün olabilir. Takım çalışması sırasında bir profesyonel yardımıyla plandaki bu değişikliğe önce iki boyutta karar verirseniz, üç boyutta zaman ve enerji kaybı yaşamazsınız. Evinizde çok değerli mobilya ve objeler kullanmanız bir tercih sebebidir. Ancak bir evi müzeye çevirmek oranın kişiselleşmesine aykırı bir durumdur. Mekanda boşluk bırakmaktan korkmayın. Mobilya ve objelerin kullanımında son derece seçici olun. Elinize her geçeni, her hediyeyi ya da anıyı gelişigüzel sergilemek zorunda değilsiniz. Dönemsel değişiklikler yaratın. Böylece hoş bir görsel farklılık getirebilirsiniz mekanınıza. Mobilyalarınızı duvar önlerine asker sırası gibi dizmeyin! Mekana hareketlilik getirmesi açısından bunları verevine, merkeze doğru, çapraz gibi değişik şekillerde yerleştirebilirsiniz. Paravanlar, konsollar, alçak kitaplıklar, sehpa ya da gazetelikler hareketli, eğlenceli ve hoş bölmeler yaratır. Ankastre mobilyalar da mekanı genişletir.
Meltem Etcheberry
|
|
|
|
|
|
|
|
|