| |
Atatürk ve Meclis
Atatürk'ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi Kürsüsü'nden "bizzat söylediği" son sözleri. "Gücün tek kaynağı olan Türk milletinin seçkin vekillerini, büyük mutlulukla, eğilerek selamlarım." Büyük Ata'nın bu sözlerine "Meclis'in verdiği karşılık" tutanaklara şöyle geçmiş: "Bravo, yaşa sesleri, şiddetli ve sürekli alkışlar."
*** Atatürk her yıl TBMM'nin "yeni yasama yılına girişinde" Meclis'e geldi ve konuştu. Yukarıdaki sözleri "1 Kasım 1937"deki yasama yılını açış konuşmasının son cümlesi. Ondan sonra Ata, Meclis kürsüsüne hiç çıkamadı. 1 Kasım 1938'deki TBMM'yi açış konuşması Atatürk'ün rahatsızlığı nedeniyle Başbakan Celal Bayar tarafından okundu. Tutanaklara "Atatürk'ün konuşması" olarak geçti.
*** Atatürk, TBMM'yi açış konuşmalarında hep "bir hususu vurgulamış." Vurguladığı, "milli iradenin önemi." "Parlamentonun üstünlüğü." "Gücün kaynağının halk olduğu ve halkın da bu gücü kendi seçtiği vekiller aracılığı ile kullandığı."
*** "İlk yıllarda" Meclis'te, Atatürk'ü eleştirenler de vardı. Ama Ata, o dönemde bile "milli irade... Parlamentonun saygınlığı" diyor. Ve Meclis'i "eğilerek selamlıyor."
*** Atatürk'ün 1 Kasım 1930'da Meclis'in "dördüncü yasama yılını açarken" yaptığı konuşmanın son bölümü: Arkadaşlarım, Ülkenin yazgısında tek yetki ve güç sahibi olan Büyük Millet Meclisi, bu ülkenin düzeni için, iç ve dış güvenliğini sağlamak ve korumak için en büyük güvencedir. Büyük milli sorunlar şimdiye kadar ancak Büyük Millet Meclisi'nde çözümlendi. Gelecekte de yalnız oradan kesin önlemler sağlanabilecektir (Bravo sesleri, alkışlar).. Türk milletinin sevgi ve bağlılığı her zaman Büyük Millet Meclisi'ne yönelmiştir ve hep oraya yönelecektir (Şiddetli ve sürekli alkışlar)..
*** Sene 1923. Cumhuriyet'in ilan edildiği yıl. Atatürk, Meclis'i açarken "milletten... Millete saygıdan" bahsediyor: - ......hep birlikte, saygın bakışlarımızı vicdanımızın merkezi olan millete dikelim. Bu yüce iradenin huzurunda büyük bir saygıyla eğilelim (Şiddetli alkışlar)..
*** Atatürk'ün 1922'deki Meclis'i açış konuşması oldukça uzun. Ama bir şeyi sık sık tekrarlıyor: "Büyük Millet Meclisi." Ve bütün sorunların çözüm yeri olarak aynı adresi gösteriyor: "Büyük Millet Meclisi."
*** Ata'nın "ölümünden 10 gün önce" Celal Bayar tarafından okunan "son konuşması" da öncekilerden farklı değil. İlk cümle Meclis'e "sevgi ve saygı....." Son cümle Meclis'e "başarı dilekleri."
*** Bugün Atatürk'ü bir kez daha anarken onun "halka" ve halkın içinden çıkan "parlamento"ya karşı sergilediği "saygıyı ve özeni" vurgulamak istedik. Meclis "her seçimde yenilenir." "İçindekiler" bugün var, yarın yok. Ama kalıcı olan "sistemdir... Meclis'tir." Ve "sisteme... Halka... Halkın meclisine" de saygı esastır. Meclis'in tanklarla çevrildiği, kapatıldığı dönemler de oldu. Ama "sonunda ne oldu?"
|