kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Can damarı tartışması

Nereden nereye... Bir zamanlar siyaseten hayati kabul edilen bir kamu birimi şimdi "Kaynak israfından başka işe yaramıyor" gerekçesiyle kapatılmak isteniyor.
Konumuz: Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü. Birkaç yıl öncesine kadar bu kuruluş politikacıların gözünde öyle önemliydi ki, koalisyonlarda en sıkı pazarlıklar onun için yapılırdı. Çünkü yurda yayılmış 75 bini aşkın yerleşim ünitesinden sorumlu Köy Hizmetleri, siyasetin kılcal damarları sayılırdı. Kentleşme oranının düşük olduğu dönemde halkın üçte ikisi yaşardı oralarda. Bugün bile 23 milyon kişi çalışma alanına giriyor. Nüfusun yüzde 30'u. Az-buz seçmen kitlesi mi?
O nedenle Köy Hizmetleri'ni alan, seçimde en az 100 milletvekilliğine garanti bakardı.

Krizde gözden düştü

Ancak 2001 krizinden sonra IMF ve Dünya Bankası'nın da dayatmasıyla devleti ekonomik çöküşe götüren kamu kuruluşları taramasında, Köy Hizmetleri de eleğin üstünde kaldı. Ve hüküm verildi: "İl özel idarelerine devredilsin. Onlar ne halleri varsa görsünler."
Hükmü vermek kolay ama infaz için gözü kara olmak gerekir. Nitekim Ecevit Hükümeti, hükmün gereğini yerine getiremedi.
Ecevit ve ortaklarının cesaret edemediğini şimdi Erdoğan yapmaya niyetleniyor.
Hükümet 21 Ekim'de Meclis'e tıpkı 2001'de önerildiği gibi, "Köy Hizmetleri'nin kapatılmasını ve hizmetlerinin il özel idarelerine devredilmesini" öngören bir tasarı gönderdi. TEMA ve Köy Hizmetleri'nde örgütlü Türkiye Yol-İş Sendikası dışında kamuoyunda pek yankı bulmayan bu girişimin doğru mu, yanlış mı olduğuna karar vermenize yardım için bazı verileri aktaralım.

Görev paylaşımı

Köy Hizmetleri'nin faaliyetlerini iki grupta değerlendirmek doğru olur: Kırsal kesimin kalkınması için altyapıyı hazırlamak, toprak ve su kaynaklarını korumak.
İlk gruptaki görevler geniş bir yelpaze oluşturuyor: Yol, içme suyu, elektrik, kanalizasyon götürmek, gölet yapmak, cami, köy konağı gibi tesisler inşa etmek, göçmenlerin iskanlarını sağlamak. Yaklaşan kış aylarında çok sık haber yapacağımız bir konu da görev alanında: Kardan, selden, çığdan kapanan köy yollarını açmak, milyonlarca kişinin dünyayla bağlantısını sağlamak, taşımalı eğitimi aksatmamak.
İkinci grup hizmetler ise "stratejik" önem taşıyor, çünkü Ortadoğu'da su savaşlarının kapıda olduğundan söz edildiği dönemde toprak ve su kaynaklarının korunmasından daha öncelikli görev herhalde düşünülemez.
Bu kaynakların illere devri durumunda neler olacağını görmek için İstanbul'da Ömerli, İzmir'de Tahtalı su havzalarındaki yağmalara, Fırat ve Dicle barajlarının iskana açılması sonucu meydana gelen doğal felaketlere bakmak yeterli.
Peki ya çözüm? Bizce TEMA'nın önerisi mantıklı:
Köy ve kasabalara yönelik hizmetler il özel idarelerine devredilsin, ancak toprak ve su kaynaklarının korunması görevi devlette kalsın. Zaten Anayasa'nın 44 ve 45'inci maddeleri de doğal varlıkların korunması görevini devlete veriyor.
Hatırlatırız, özelleştirmede aşırılık onarımı imkansız yaralar açabiliyor. Örneğin Arjantin, başkent Buenos Aires'in su şebekesini ve ülkenin hava sahasını (yanlış okumadınız) özelleştirdi. Şimdi başını duvarlara vuruyor.
Su ve toprak kaynaklarımızın değerini bilmezsek, bu emanetleri onlar adına korumakla yükümlü olduğumuz torunlarımıza ihanet ederiz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Yaban kazları   / 07-11-2004
 İyi ki Bush kazandı   / 06-11-2004
 Ah şu CHP'liler   / 05-11-2004
 Dünyaya bedel adam   / 04-11-2004
 Rapor yolculuğu   / 03-11-2004
 Kehanet   / 02-11-2004
 Şaştık, korktuk   / 01-11-2004
 Güney'e dikkat   / 31-10-2004
 Roma, Chirac, Brüksel   / 30-10-2004
 AB ve egemenlik   / 29-10-2004
ERDAL ŞAFAK
Can damarı tartışması
Nereden nereye... Bir zamanlar...
ÖMER ÇELİK
Bütünsellik, farklılık ve azınlık
"Azınlık"...
ÖMER LÜTFİ METE
Bit kelin perçeminde mi?
Siyaset hayatımızı yozlaştıran...
UMUR TALU
Adalet piyasası (2)
Dünden devamla, "küresel adalet...
ERGUN BABAHAN
İğneyi kendimize batırma zamanı
Gazetecilerin tuhaf bir...
2'nci Irak Savaşı başlıyor
Amerikan tankları, zırhlıları, savaş uçakları ve 10 bin askeri...
Rumlar'ın vetosunu önlemek için formül
Aralıkta Türkiye'nin AB'den tarih almasını Rumlar'ın veto etmesini...
Kartal'a el freni: 2-2
Kartal'a el freni: 2-2
Beşiktaş, 4'te öne geçti. Konya, 23'te 10 kişi kaldı... Herkes fark...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.