|
|
Kaldırımsız kent: Sarıgazi
Geçen hafta Hıncal ağabey (Uluç) 'Kentlerin uygarlık ölçüsü... Kaldırımlar...' diye çok güzel bir yazı yazdı. O yazıda, Norveç'in başkenti Oslo sokaklarını dolaşırken, Coşkun Özarı'nın şu sözlerine vurgu yaptı: "Bir ülkenin uygarlık düzeyi, kaldırım yüksekliği ile ters orantılıdır. Yani kaldırım ne kadar az yüksekse yoldan, ülke o kadar uygardır." Bu yaklaşımla İstanbul'un önemli merkezlerindeki kaldırımları kıyasladığımızda bizim uygarlık düzeyimiz net bir biçimde ortaya çıkıyor. Ancak, ben işin bu tarafına değil, bir başka yanına değinmek istiyorum. İstanbul'un kent merkezlerinde 30 santime ulaşan kaldırımlar, uygarlık düzeyimizi (!) gösterirken, aynı İstanbul'un varoşlarında hiç kaldırım olmaması acaba neyin göstergesi? İstanbul'u kuşatan varoşlar artık küçük gecekondu bölgeleri olmaktan çıktı, koca kentlere dönüştü. Bunların arasında hızla büyüyen bir bölge var: Sarıgazi... Nüfusu 100 bine yakın. Geçen gün Sarıgazi'ye gittik. Genel görüntü hiç içaçıcı değil. Bize özgü çirkinlik adibeleri diyebileceğimiz yoğun bir yapılaşma insanı boğuyor. Kimi tek katlı, kimi beş katlı, kiminin sıvası yok, kiminin de yarım kalan inşaatından demirler yükseliyor. Dıştan görünen manzara bu. Bir de şehrin iç dünyası var. Caddeleri, sokakları, parkları, yeşil alanları, kültür merkezleri, okulları, sağlık merkezleri vs. İşin doğrusu şehrin iç dünyası, dışından daha da karanlık. Sarıgazi'de 24 cadde, 850 sokak var. Sadece şehri boydan boya kesen ana caddede, tabii bize özgü yüksek bir kaldırım var. Ve bu tabloyu tamamlayan asıl gerçek altyapı meselesi. Sarıgazi'de 110 kilometrelik bir güzergâhın 36 kilometresinde altyapı var. Yağmur suyu kanalı hiç yok. Bu çarpıcı altyapı tablosunun üst yapısında ne olabilir ki? Sarıgazi Belediye Başkanı Kemal Ayyıldız bu karanlık tabloyu şöyle değerlendiriyor: "85 bin kişinin yaşadığı Sarıgazi'de dört tane küçük park alanı var. Okul durumu yetersiz. Sınıflarda 70-80 öğrenci bir arada eğitim görüyor. Dört tane okul için arsa üretimini başardık. Milli Eğitim'e devrettik. İki mahallemizde okul yapmak için arsa bulamıyoruz. Her tarafta bina yapımı var." Olmayanlar sadece bunlar mı? Saymaya devam edelim: Sarıgazi'de toplu konut alanı yok, sosyal tesis yok, sinema yok, devlet hastanesi yok. Sarıgazi'de 'yok' çok! Olanlara ve bu çaresizlik ortamında yapılacaklara gelince; Belediye Başkanı Kemal Ayyıldız çaba harcadığını söylüyor ve ekliyor: "Bir devlet hastanemiz bile yok. 85 bin kişiye hizmet veren bir sağlık ocağı ve bir SSK dispanseri var. Halk perişan durumda. 2005 yılında 400 yataklı SSK Hastanesi ve 2500 kişilik kapalı spor salonunun temeli atılacak. Bitirilemeyen tiyatromuzu faaliyete geçireceğiz. Ve en önemlisi altyapı. Önümüzdeki bir yıl içinde 40 kilometre altyapı yapacağız." Son söz: Ya kaldırımı yüksek kentler yaratıyoruz, ya da kaldırımsız kentler. Acaba ortasını bulmak bu kadar mı zor?
|