|
|
Rumeli Caddesi geçmişi özlüyor
Yaklaşık 50 yıldır ünlü markaları ve şık butikleri buluşturan Rumeli Caddesi kan kaybediyor. Sayıları giderek artan fast food restoranlar, bankalar ve trafik, özellikle zengin müşterileri caddeden kaçırdı. Köklü markalar ise Rumeli'yi eski parlak günlerine döndürmeye kararlı.
*** Rumeli Caddesi eski günleri arıyor
1950'li yıllardan itibaren marka ve şık giyimin İstanbul'daki en önemli adreslerinden biri olan Rumeli Caddesi, parlak dönemlerini özlüyor.
Rumeli Caddesi üzerinde birden çoğalan bankaların, tekstilcilerin, simit kafelerin ve ucuz giyim mağazalarının yarattığı kalabalık pek çok müşteriyi kaçırdı. Trafik sorununun da artmasıyla Avrupalı markalar, çok geçmeden Nişantaşı müşterisi için yeni bir mekan belirledi; Abdi İpekçi Caddesi. Caddedeki değişime direnen Gusto, İpekyol, Roman, Erol Kundura, Mücevher Kuyumculuk gibi birkaç köklü marka ise, belediyenin Teşvikiye ve Abdi İpekçi Caddeleri'ne yatırım yaparken, Rumeli'yi ihmal etmesinden yakınıyor. 1940'lı yılların iki katlı Rum evlerinden adını alan Rumeli Caddesi, 50'li yıllardan itibaren Nişantaşı'nda zengin kesimin alışveriş merkezine dönüşmeye başladı. Kıyafetten ayakkabıya, mücevherden gelinliğe, ev tekstiline kadar dünyanın ve Türkiye'nin en ünlü markalarına yıllarca evsahipliği yapan caddede yalnızca mağaza ve şık cafeler yer alıyordu. Ancak 1990'lı yıllardan itibaren önce bankaların, ardından da yiyecek içecek tesislerinin ve ucuz giyim mağazalarının akın etmesi, caddeye gelen müşteri kitlesinin profilini yavaş yavaş değiştirmeye başladı.
ÜNLÜ SANATÇILAR GELİRDİ Bu ünlü cadde son yıllarda Bakırköy, Kadıköy, Fatih gibi kalabalık merkezlerdeki caddelere benzemeye başladı. Eskiden Faize Sevim gibi gelinlik ve gece kıyafeti tasarlayan birkaç özel moda evi varken, şimdi cadde boyunca neredeyse 50'yi aşkın gelinlikçi mevcut. Trafik ve otopark sorunu da eklenince Rumeli Caddesi artık elit kesimin alışveriş merkezi olmaktan çıktı. Caddeden önce Cacharel, Zegna, Beymen ve Vakkorama gibi büyük markalar gitti. Bunun üzerine yabancı pek çok marka da çok geçmeden Nişantaşı müşterisi için Abdi İpekçi'yi tercih etmeye başladı. Değişime direnen birkaç köklü marka ise Şişli Belediyesi'nin Teşvikiye ve Abdi İpekçi Caddeleri'nde etkinlikler düzenleyerek buralara olan ilgiyi artırdığını, ancak geniş ve uzun olması yönüyle alışverişe daha uygun olan Rumeli Caddesi'ni ihmal ettiğinden yakınıyor. İstanbul'un en eski ve ünlü gelinlikçilerinden Faize Sevim Gelinlik'in sahipleri Faize ve Sevim kardeşler de Rumeli Caddesi'nin eski ününü kaybetmesinden dolayı üzüldüklerini dile getiriyorlar. 1968 yılından beri sosyetenin gelinliklerini, Türk filmelerinin kostümlerini ve sanatçıların gece kıyafetlerini diktiklerini belirten 76 yaşındaki Faize Kuhar'ın anlattıkları caddenini dününü ve bugününü ortaya koyuyor; "Eskiden bu cadde çok büyük kaliteydi. Bütün sosyete, ünlü sanatçılar gelirdi. Son senelerde bozuldu. Zaten Türkiye'de umumi bir kalite değişikliği oldu. Para el değiştirdi. Bir takım parası olan fakat görgüsü olmayan, kaliteyi anlamayan kişiler Rumeli Caddesi'ne gelmeye başladı. Esas para sahibi ve kaliteyi bilen görgülü kişiler buradan yavaş yavaş elini eteğini çekmeye başladılar. Burası artık daha harcıalem, alelade bir cadde oldu maalesef."
KURU KALABALIK ARTTI İstanbul'un en meşhur ayakkabı mağazalarından Erol Kundura'nın sahibi Erol Odabaşıoğlu ise Rumeli Caddesi'ndeki mağazasını 1980'de açtığını, yıllardır Türkiye'deki elit kesimin yanı sıra dünyanın birçok yerine ayakkabı göndermeyi sürdürdüklerini anlatıyor. Rumeli Caddesi'ndeki kalabalığın kendi müşteri kitlesini etkilemediğini ifade eden Odabaşıoğlu, "Rumeli'deki değişim benim müşterilerimi etkilemedi. Ayakkabının özünü yapıyoruz biz. Modacıların defilelerde kullanacakları ayakkabıları hala ben yapıyorum. Bizim için değişen tek şey dükkanın kuru kalabalığının artmış olması. Eskiden sadece Nişantası müşterisi gelirdi, şimdi her kesimden insan rahatlıkla geliyor. Benim için önemli olan müşterinin kaliteli ve ayağına uygun ayakkabı talebiyle gelmiş olması" diyor.
Yıldız Ateş MERKEZ
|