| |
|
|
Mafyayı aklama operasyonları..
70'li yıllar.. Ünal Erkan, ki bu ülkenin en değerli polis şeflerindendir. Daha sonra vali, milletvekili ve bakan oldu, o zaman Ankara Emniyet Müdürü.. Odasında sohbet ediyoruz.. Gözü kara operasyonlar yapıyor.. Çoğunu kendi yönetiyor.. Karşılıklı kurşunlar uçuyor.. Sonra.. Dedi ki bana.. "Polislerimin yüzüne bakamıyorum nerdeyse.. Geçen gün en yakınımdaki, en sevdiklerimden biri geldi, ne dedi bilir misin?.. 'Müdürüm bizi baskına, müsademeye gönderiyorsun. Her an ölebiliriz.. Görevdir, mesele yok.. Ama bizim ölümü göze alıp yakaladıklarımız ilk celsede serbest kalıyorlar.. O zaman ya bizi ölüme gönderme.. Ya da yakaladıklarımızı biz serbest bırakalım, nasıl serbest kalıyorlarsa.." 80'li yıllar.. Mehmet Ağar İstanbul Emniyet Müdürü.. O da en gözü pek müdürlerden.. Daha sonra vali, milletvekili ve bakan oldu. Bir gün telefon etti.. "Bu akşamüzeri buluşalım.." Erol Kaynar'ın Levent'te bir restoranı var. Onun bahçesinde buluştuk.. Elinde bir kırmızı dosya.. "İncele" dedi.. Açtım dosyayı.. Ünlü bir gece kulübünde tabanca çekilmiş. Silah patlamış.. Ünlü bir "Baba", gene ünlü bir sosyetiği bacağından vurmuş.. Dosyada polisin aldığı ifadeler var. Baba diyor ki, "Kızdım, vurdum.." Adam diyor ki, "Beni Baba vurdu.." Şahitler diyorlar ki, "Baba, bu adamı vurdu.." Yani dosyayı hakimin önüne koy. Celse on dakika sürer. Her şey içinde.. Mehmet Ağar dedi ki bana.. "Şimdi duruşmayı bekle.. Neler olacak gör.." Gördüm.. Baba ilk celsede tahliye edildi.
*** İhtilal dönemleri dahil, ki asker her gelişinde ilk olarak yeraltı dünyasının elebaşılarını toplar, "Bu işi temizleyeceğiz" diyerek.. Sonra hepsi mahkemelerce serbest bırakılırlar. Mehmet Ağar yıllarını verdi.. Dedi ki.. "Bu ülkenin ceza yasaları mafya, yani organize suç, yani çetelerle, yani mafya ile uğraşmaya yeterli değil.. Batı ülkelerindeki örneklerle özel yasa çıkarmalıyız.." Sonunda başardı.. Organize suçlar ve çetelerle ilgili yasa çıkarıldı.. Ve silahlı çete yakalandı.. Dinç Bilgin.. Ercan Arıklı.. Zafer Mutlu.. Suç işlemek için organize çete kurdukları için.. Dinç Bilgin aylarca hapiste kaldı. Yeni gelişmekte olan bir ailenin delikanlısı karakol bastı. Bir polisi dövdü, komiserin kolunu kırdı. İlk celsede tahliye edildi. Dikkat.. Karakol basma. Polis dövme, komiser yaralama.. Tutuksuz yargılanmak üzere.. Bir genç şarkıcı, arkadaşının yanındaki kadına laf atanı yumrukladı diye haftalardır tutuklu.. Anayasa madde 10.. Herkes kanun önünde eşittir!.. Ama bazıları nedense daha da eşittir.
*** Mafyanın spora nasıl sızdığını Bursa'daki sağır sultan biliyor.. Bir kulüp başkanını bir mafya babasının adamları koruyor. Bir başka büyük kulüp bir başka mafya babası ile iç içe yaşarken, baba yakalanıyor.. Bu defa o kulübü, yakalanan "Baba"nın can düşmanları korumaya alıyorlar. Kulüp deplasmana o gurupla gidip gelirken, kafilede İçişleri Bakanı'nın oğlu da var. Anadolu'da kulüp başkanlıkları birer ikişer organize çetelerin eline geçiyor.. "Türk sporu konusunda Meclis araştırması açılmalı" diye bas bas bağırışımız bundan.. Ama Meclis'in üzerinde de ölü toprağı var sanki.. Durum apaçık meydanda.. Ama bir parti gurubu, bir milletvekili çıkıp, rezaleti kürsüden bağırmıyor ve araştırma istemiyor.. Neden?.. İstanbul'un her sokağında, hemen her işinde mafya var.. Otopark mafyası.. Plaka mafyası.. Hal mafyası.. Pazar mafyası.. Çek senet mafyası.. İhale mafyası.. İstatistiklere bakılırsa, 115 işkolunu bu kentte mafya yönetiyor.. İstanbullunun her adımında karşısına şu veya bu şekilde mafya çıkıyor. Kentli mafya ile yaşamaya alışmış.. İstanbul için de Meclis araştırması şart.. Hani nerde?..
*** Ben bu ülkede mafya operasyonları yapılmasına oldum olası üzülürüm. Çünkü her harekat, mafyanın aklanması ile sona erer.. Adamlar ellerinde kapı gibi mahkeme kararları ile "Tertemiz" olduklarını kanıtlarlar.. Her operasyonun sonunda "Keşke yapmasalardı" demişimdir. Çünkü her operasyon mafyayı aklarken, polis ve yargının üzerine karalar düşürür.. İşte son harekat.. Çete diye tutuklananlar tertemiz.. Ama polis karanlıkta.. Yargı karanlıkta.. Valiler düzeyinde yürütmeye, Kara Kuvvetleri Komutanlığı düzeyinde orduya gölgeler düşmüş.. Dahası, medyaya gölgeler düşmüş.. Rüşvetle susanlar. Şantaj ve tehdide boyun eğenler varmış aramızda meğer..
*** Aslı Aydıntaşbaş pazar günü enfes bir yazı yazdı ve tüyler ürperten soruyu sordu.. "Devlet kim?.." 21'inci yüzyılın Avrupa'ya girmeye çalışan Türkiyesi'ndeki korkunç soruya bakın.. Devlet kim?.. Daha korkuncu.. Bu sorunun yanıtı yok.. Yani aslında var da, söylemeye dilimiz varmıyor!..
|