| |
|
|
Penaltı değil, çünkü...
Önce birkaç noktanın altını çizeyim: 1) Bir F.Bahçeli olarak elbette Trabzonspor'un puan kaybetmesini istiyordum. 2) Ailemde ve ahbaplarım arasında birçok BJK'li var. Onların mutluluğu için de BJK'nin, Trabzon'dan puan çıkarmasını arzu ediyordum. 3) F.Bahçe'deyken Ali Güneş'e sempati duyardım çünkü 'artist' değil 'asker' futbolcudur. Canını dişine takarak oynar. Artık sadede gelebiliriz: Bence Ali Güneş'in pozisyonu penaltı değildi. Çünkü: Eğer bir futbolcu, ayağını uzatan rakipten kurtulup topu sürmek istiyorsa... Yani iyi niyetliyse... Diğer fotoğrafta gördüğünüz gibi... Bacağını geniş biçimde açarak, 'tam adım' atarak rakibin üstünden atlar. Ali Güneş böyle yapmadı. Tolga'nın geldiğini görünce. Sol bacağıyla 'tam adım' atmadı. Penaltı kazanmak amacıyla 'yarım adım' attı. Böylece sol ayağıyla Tolga'nın sağ ayağına dokundu (hatta bastı!). Ve o teması hissettiği anda kendini yere bırakarak penaltı verilmesini bekledi. Halbuki... Eğer Ali Güneş iyi niyetli olsaydı; sol bacağıyla 'tam adım' atardı. Böylece Tolga'yı geçmiş olurdu. Ancak o anda Tolga, adeta içgüdüsel biçimde, bacağını geri çekerken dizini kıracağı için... İster istemez Ali Güneş'in sağ ayağına çelme takmış olacaktı. Böylece her bakımdan gerçek bir penaltı doğacaktı.
Özetle: Üzülerek de olsa bu pozisyonda hakemin haklı olduğunu düşünüyorum.
|