Ağar'ın 'değişim ve dönüşümü...'

DYP lideri Mehmet Ağar, bir süredir Anadolu'yu dolaşıyor. "En çok gezen" siyasi parti lideri olarak biliniyor.
DYP'nin yeni Genel Merkezi'nin 10'uncu katındaki makamına biraz gecikmeyle geliyor.
Yol üzerinde taksi durağında şoförlerle, esnaf, sanatkarla sohbet etmiş.
Bir gün önce de Ulus'ta dolaşmış. "Halkın bize teveccühü çok iyi durumda" diye söze giriyor.
Tarım kesimi ve esnafın hükümete dönük tepkisinin her geçen gün biraz daha arttığını vurguluyor.
Önceki gün yayınlanan, DİE Hane Halkı Tüketim Harcaması anket sonucunun da bunu açıkça ortaya koyduğunu vurgulayıp ekliyor:
"En yoksul ile en zengin arasındaki fark 4.5 kata çıkmış. Nüfusun 1.5 milyonu Nice'de, Miami'de gibi yaşıyor, geri kalanı Bangladeş'te..."
En büyük sorunu, işsizlik ve tarım kesimindeki çöküş olarak gösterip ekliyor:
"Tabanın talebini yerine getirmeyenler yok olur. Toplum öfkesini biriktirerek devam ediyor. Buna dikkat etmek lazım..."
İşsizlik, esnaf ve tarım kesimindeki sıkıntıya, hükümetin memur ve işçi atamalarındaki partizanlığının da eklendiğini ileri sürüp ekliyor:
"En küçük memur atamasına dahi, 'benden mi değil mi' diye müdahale ediyorlar. Kutuplaşma, çatışma ortamını yeniden yaratıyorlar..."
Bu durum karşısında parti olarak ne yaptıklarına ilişkin de şöyle diyor:
"Toplumsal karşıtlığın öncüsüyüz, olmaya da devam edeceğiz..."

Merkezde yeniden yapılanma
DYP bugüne kadar daha çok kırsal kesimin temsilcisi durumundaydı.
Ağar, kırsal kesimle birlikte "kentlilerin de partisi" haline geldiklerini vurguluyor.
"Merkez sağı yok eden takıntıları dikkatli analizle gidermek için çaba gösterdiklerini" kaydedip devam ediyor:
"Türkiye'nin en büyük sıkıntılı dönemlerinden başarı ile çıkmış kadrolar uzun süredir iktidar şansı bulamadı. Sıkıntıyı en çok onlar yaşadı, çözümü sağladı, ama iktidara gelemedi. Bundan sonraki hedef bu kadroları iktidara taşımaktır."
DYP'nin son dönemde politikasını "merkezi güçlendirme" üzerine kurduğunu da vurguluyor.
Bu sözler üzerine, "DYP uzun süredir kapalı kalıp sırtını döndüğü merkez sola da yelpazesini açıyor mu?" sorusunu yönelttiğimizde şu yanıtı veriyor:
"Merkezle buluşma noktasında partinin bir sorunu yok. Yelpazemiz her kesime de açık. Demokrasi, cumhuriyet ve milletin manevi değerlerine sahip herkesle bütünleşiriz. Bunun için çaba gösteriyoruz..."

Kongre ilkbaharda
DYP'nin olağan kongresini yapması için 14 Aralık'ta süreç başlıyor.
Ağar, aralık ayında Türkiye'nin müzakere tarihi alacağı AB Zirvesi'nin yapılacağını belirtiyor.
Kış koşullarının da dikkate alınıp, kongrenin "ilkbaharın ilk aylarında" yapılacağını açıklıyor.
"Kongrede parti yönetiminin yeniden yapılanması söz konusu olacak mı?"
Ağar, sorumuza şöyle yanıt veriyor: "Dış mücadelede kim öne çıkarsa partide de o öne çıkar. Herkes gelsin işin ucundan tutsun. Bunun için partide bir makam, mevki gerekmiyor. Emek sarf eden, işin ucundan tutanı zaten kongrede taban öne çıkarır. Toplumda kabul görmüş insanlara kapımız açık..."
DYP lideri ile sohbetimizi tamamlayıp ayrılırken, hafta sonu gideceği yerlerin planlamasını yapıyor.
Cumartesi günü Konya Ilgın, ertesi gün ise Amasya çevresinde mitingler...
Bir sonraki günkü durağı ise İzmir... Ardından Trakya bölgesinde birkaç miting birden. Daha sonra tekrar Ege...
Ağar, sadece mitinglerle kalmadıklarını da bildirdi.
Aktardığına göre, 50-100 kişilik ekipler bir bölgeye toplu olarak çıkacaklar.
Her biri, o bölgedeki köy, kasaba, ilçelerde halkla sohbetler düzenleyerek il merkezine doğru birkaç gün içinde gelecekler. Son olarak da il merkezlerinde mitingler gerçekleşecek.
Ağar, kongreye kadar devam edecek bu çalışmalardan ve kongredeki yeniden yapılanmadan sonra partiye halkın teveccühünün en üst noktaya çıkacağına inanıyor.
Özetle şu söylenebilir ki; DYP ilkbaharla birlikte bir değişim ve dönüşüme hazırlanıyor.