|
|
|
|
|
Başkan Yaver'e feminist kuma
|
|
Irak geçici Devlet Başkanı Gazi el Yaver'in iki karısının üstüne evlenmek istediği bildirilen Kürt bayındırlık bakanı Nesrin Berwari sıkı bir kadın-erkek eşitliği savunucusu olarak biliniyor. Harvard mezunu Berwari kadınlara yönetimde yüzde 25 kota istiyor.
Harvardlı kuma!
Geçen bahar Washington'da bir öğlen yemeğinde tanıştık Nesrin Berwari'yle. Tam olarak söylemek gerekirse 8 Mart günü, Washington'un havalı otellerinden Mayflower'da Birleşmiş Milletler'in Dünya Kadın Günü amacıyla düzenlenen bir toplantıydı. Salona Tansu Çiller tarzı bir tebessüm ve herkesi imrendirecek bir özgüvenle giren Berwari, o dönemde de şimdi olduğu gibi Irak'ta yeni kurulan geçici hükümette Bayındırlık Bakanı'ydı. Yemek boyunca tatlı tatlı sohbet ettik.
MANİKÜRLÜ ELLER Batılı ölçülerde balık etli sayılsa bile çekici bir kadındı Berwari. Şık kesimli tayyörler yanında, manikürlü ellerinde değerli mücevherler taşıyordu. Hoşsohbetti ve daha sonra birlikte katıldığımız panelde kadınların siyasetteki yeriyle ilgili farklı görüşleri savunmamıza karşın, iyi anlaşmıştık. Berwari'nin Irak'ın geçici cumhurbaşkanı Gazi el-Yawer'le evlendiği, üstelik de Şamar aşireti lideri El-Yawer'in üçüncü eşi olacağı haberlerine şaşırmamak elde değil. Harvard mezunu Berwari, eğitimi ve soyağacı nedeniyle Iraklı Kürt kadınların medar-ı iftiharı. Ama daha da önemlisi Irak'ın en sıkı feministlerinden.
ŞERİAT YASASINI ÇEVİRDİ Barzani ailesinden gelen Berwari, Bağdat'ta müdendislik eğitimi görmüş, Körfez Savaşı sonrasında Kürt hükümetinin verdiği imkanlarla Harvard'ta lisansüstü eğitim yapmıştı. Önce kuzeydeki geçici Kürt yönetiminde parlayan Barwari, Saddam rejimi devrildikten sonra Amerikalılar'ın hayranlığı ve Barzani'nin desteğiyle kabinenin en medyatik bakanlarından oldu. Kadın hakları savunuculuğu, şaka değildi. Berwari, Irak'taki geçici hükümet konseyinin geçen kış geçirmeye çalıştığı ve aile meselelerine şeriat hukuğunu getiren 137 sayılı kararın geri çevrilmesi için çabalayanlardandı. Başarılı da oldu. Sık sık Iraklı kadınların daha çok hak ve söz sahibi olmasıyla ilgili demeçler veriyordu. Geçen yaz Kuzey Irak'ta ciddi bir suikast tehdidi atlattı, ama kabinedeki görevine devam etti.
ÇILGINCA ALKIŞLANDI O günkü karşılaşmamıza dönersek Berwari'yle aynı panelde konuşmacıydık. Ben Irak'ta ABD yönetiminin getirmeye çalıştığı yüzde 25 kadın kotasına karşı çıkarken, o kotayı şiddetle savunuyordu. "Keşke yüzde 40 olsa" sözlerini hatırlıyorum. İzleyicilerin hiç hoşuna gitmeyeceğini bilsem de benim tezim kotaların kadınlara "faydalı" değil "zararlı" olacağı, yalnız kota doldurmak için öne atılan kadınların katkı yapmayacağı, böyle geleneksel bir toplumda kadınların bir anda "kotayla" öne geçmesinin muhafazakar halkta büyük tepki toplayacağını savunuyordum. Tabii ki Berwari'nin ateşli "Kadınlar İleri!" söylemini alkışlarla kesenler, sıra bana gelince sessiz kalıyordu. Ortada bir Çağdaş Yaşamı Destekleme ödülü olsaydı, ben değil o alırdı. Buna karşın, gazetelerde çıkan haberler doğruysa, Berwari, Iraklı kadınların gururuyken, tüm özgürleşme söylemini bir kenara bırakıp El-Yawer'in üçüncü eşi olmayı kabul etmiş. Kendinden önceki iki eşin halini düşünmek bile acı. Peki feminizm bu işin neresinde?
|
|
|
|
|
|
|
|
|