Türkiye'yi göklere çıkaranlar

İç hatlarda tarifeli seferler için hazırlanan şirketlerden birisi de Atlasjet Hava Yolları. Sloganları ise 'Türkiye'yi göklere çıkaracağız.' Ancak, vaat ettikleri bir çok şeyi yerine getirmiş değiller. Ulaştırma Bakanlığı'na ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne verdikleri sözleri yerine getiremedikleri için bürokrasi cephesinde de sıkıntıya sebep oluyorlar. İç hatlarda tarifeli uçabilmek için 100 ve üzeri kapasiteli 5 uçak bulundurma şartı var. Atlasjet'in filosunda 5 uçak var, ancak hepsi yurtdışı charter yapıyor. Dolayısıyla gazetelere, televizyonlara ve açık alanlara verdikleri reklamlardaki iddialarını bu filoyla gerçekleştirme şansları yok. Hatta bir çok meydan için yaptıkları planlar da gerçekçi değil. Mesela Erzurum'a gecenin bir vakti uçmayı planlıyorlar. Yani buraya uçmak istemiyorlar. Sivas'a iki sefer yaptıktan sonra uçuşları durdurdular. Kars ve diğer trafiği az olan meydanlara yönelik uçuş planları da uçmamak üzerine kurulu. Halbuki Ulaştırma Bakanlığı sektörde sıkıntıya sebep olacak şekilde bir uçuş planı istemiyor. Açık ifadeyle trafiği az olan meydanlara öncelikle sefer yapılmasını istiyor. Fakat iç hat pazarına yeni giren Atlas, trafiği az olan meydanları tarifesine "uçulamayacak" şekilde koymuş. Ama Antalya, Bodrum, İzmir gibi noktalara diğer havayollarıyla çakışacak şekilde uçuş planı yapmış. Diğer taraftan iç hatlara sefer koyacak uçağı da yok. Ayrıca trafiği yoğun meydanlar için planlanan uçuşlar diğer hava yollarıyla çakışacağından başka sorunlarda gündeme gelecek. Belki de bu uçuşlar için izin alamayacak. Henüz filosunu da zenginleştirmiş değil. Böylece Ekim'- de geleceği ifade edilen uçaklar filoya katılana kadar Atlas iki uçakla Türkiye'yi göklere nasıl çıkaracak, bekleyip göreceğiz. Geçtiğimiz hafta Anadolu Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksek Okulu'nda sektörün ihtiyacı olan pilotların nasıl yetiştirileceği üzerine toplantı yapıldı. Bana göre devletin eliyle ve yaklaşımıyla ancak devletin kaynakları heba edilir. Varan'ın Ulusoy'un şoför ihtiyacı ile ilgilenmeyen devletin özel havayollarının pilot ihtiyacıyla da ilgilenmemesi gerekir. Ayrıca Ulaştırma Bakanlığı'nın yapacağı en hayırlı iş, özel sektöre özel kaynaklarla pilot yetiştirilmesinin önünü açmaktır. Bunun için iyi bir denetim ağı ve düzenleme yapması gerekir. Üniversite, yetiştireceği bir pilot için 35 bin dolar maliyet çıkarırken, özel sektörde bu rakamın en gerçekçi değeri 45-50 bin dolar civarında. Ayrıca bazı özel uçuş okullarında ibu rakamlar çok daha aşağılarda. Amerika'da ise 60 ile 170 bin dolar arasında değişiyor. Türkiye'de devlete ait kurumlar ve bazı özel şirketler bir şeyleri eksik yapıp maliyeti düşürüyor. Bakanlığın eğitim programı ve kriterleri çıkarıp sektöre çeki düzen vermesi gerekir. Güntay