| |
|
|
Aslan ile kuzu öyküsü
Güzelyurt'ta bir mağarada Mamas adlı bir yoksul yaşıyordu. Derebeyine vergi ödeyemeyince, askerler Lefkoşa'ya götürmek üzere tutukladılar. Yolda karşılarına o güne kadar Kıbrıs'ta hiç görülmemiş bir hayvan çıktı: Aslan. Bir kuzunun peşindeydi. Mamas elini kaldırınca aslan sakinleşti. Sonra kuzuyu koluna aldı, aslanın sırtına bindi. Gözlerine inanamayan derebeyi, Mamas'ı ömür boyu vergiden muaf tuttu. Güzelyurt'ta Bizans döneminde adına kilise yapılan Aziz Mamas'ın öyküsü böyle. İşte o kilisede, 1-2 Eylül'de ayin yapılacaktı. 30 yıldır ilk kez gerçekleşecek bu etkinlik için öneri, Omorfo (Güzelyurt'a Rumlar'ın verdiği ad) Metropoliti Neofitu'dan geldi, Başbakan Talat da kabul etti. Ve kıyamet koptu. İki tarafta da... Kuzey'de aslanlar kükredi: Denktaş, "Binlerce Rum'un kiliseye çan asmaları büyük tahrik olacak. Türk halkının reaksiyon göstermesi en doğal hakkı" dedi. Ana muhalefet lideri Eroğlu, "Bu, Rumlar'ın Güzelyurt'a dönüşlerinin ilk adımı" diye çıtayı yükseltti. Aynı çizgideki gazeteler, "Rumlar'ın işgal provası" başlıkları attılar. Güney'deki aslanlar da koroya katıldı: Baf Metropoliti Hrisostomos, "Bu yakınlaşma girişimleri sadece Türkler'in emellerine hizmet eder" dedi. Rum Ortodoks Kilisesi, "Biz ayin değil, kiliselerimizin geri verilmesini istiyoruz" açıklaması yaptı. Paşaköy Rumları "Biz de kilisemizi ve topraklarımızı istiyoruz" diye ayaklandı. Talat gibi, Anastasiades gibi kuzuların sağduyu çağrıları bu "kükremeler"de duyulmadı bile. Ve dün sabaha karşı 03.20'de Aya Mama Kilisesi'ne bombalı saldırı düzenlendi. Bin yıllık kilisede onulmaz hasar meydana geldi. Aslan bu kez kuzuyu yedi. Mamas da hiçbir şey yapamadı. Yazık.
|