İlk söz
Sanırım 2003'ün Ocak ayıydı. Türkiye'nin gelmiş geçmiş en önemli futbol değerlerinden birini yok etmek üzere kurulmuş bir senaryonun figuranı gibi hissetmiştim kendimi.. O günleri fırsat bilip, paravan bir takım gazetelerde bana iftira atanlara yönelik bir yazı yazmıştım.. Ve bir Japon atasözüyle başlamıştım yazıma, "Yalan atla gider, gerçek yürür. Fakat yine de tam zamanında yetişir.." O sözlere muhatap olanlar sadece bir kişi değildi.. Ama bin kişi olmasının bile bir önemi yoktu aslında.. Çünkü gerçek gerçektir, yalansa yalan.. Beni üzen bir değere 10 yılını vermiş, alın terini her şeyin üstünde tutmuş, ekibinin hakkını yedirtmemiş insanlara çamur atmanın bu kadar ucuz olmasıydı sadece.. Zaten gerçek her zaman olduğu gibi zamanında yetişip yalanı adalete havale etmişti..
|