| |
Ben yırttım darısı başınıza
Müziğe aşık olduğum için gitar çalmaya başladım. Beni ben yapan tek şey belki de müziğe olan tutkumdu. Sonra ünlendik. Sonra da bir yaşam tarzımız oldu. Müzik artık ikinci plandaydı. Güzel kızlar, pahalı arabalar, partiler, içki, seks ve uyuşturucu. Şükürler olsun ki o kabustan çabuk uyandım. Benim için önemli olan müzikti, onun sağladığı yaşam tarzı değil"... Eddie Van Halen'ın bu iç hesaplaşmasını bir dergide okudum. Sonra kameraları cennet vatana çevirdim. Bir diyar ki herkes şöhret peşinde. Şöhret neden gerekli? Tabii ki sağlayacağı "o" yaşam tarzı için. Yoksa üretimin ne önemi var! Son dönemde şöhret olma ekseni dışına çıkmayı başarmış hangi üretimi, hangi işi hatırlıyorsunuz? Kısa metrajlı bir film şeridi akıtalım: Yarışma programları, yazılan kitaplar, çekilen filmler, yapılan şarkılar... Şöhret olma adına dar gelirliye kakalanan ıvır zıvırlardan başka bir şey yok. Şimdi sen de kakalıyorsun diyebilirsiniz. İtirazım olmazdı. Çünkü kendimi hiçbir zaman bir şöhret olarak görmedim. Taa ki... Geçen gün bizim Teşvikiye Cafe'deydim, değişiklik olsun diye! Garsonlar artık iyice azıtmışlar görmezden geliyorlar beni. Müdavimiz ya!.. Artık çıldıracak gibi oldum. Yani beni fark etmeleri için ateş falan yakmam gerektiğine inanmaya başladım. "Teşvikiye'nin göbeğinde bu ıssız masada oturan adam KAHVE İSTİYOOOOR"... Hayatımda bulmaca çözmedim. Ama önümde duran gazeteleri beş defa okuduktan sonra ya fark edilmek için yakacaktım ya da bulmaca çözecektim. Açtım bulmaca sayfasını. Aha! Çengel bulmacanın resimdeki gazeteci kimdir bölgesinde bendenizin resmi. Bu iş tamamdır. Şahtım şahbaz oldum. Bakın ben çok ciddiyim. Çengel bulmacada resminiz çıktıysa konu kapanmıştır arkadaşlar. Birinci dereceden şöhret olmuşsunuz demektir. Kendi adımı yazmaya kıyamadım doğrusunu isterseniz. Öylece baktım. Ve tabii ki şöhret olma mertebesine ulaşmam ilk meyvesini verdi: Garson başıma dikildi. "Sekiz saattir beleşe çöktün bi'şey içsen iyi olur" tonuyla da olsa ne istediğimi sordu. Tekrar ediyorum bu iş tamamdır! Hemen gidip aynı gazeteden birkaç tane daha aldım. İlkini çerçeveletip evin girişine asmayı düşünüyorum. Ötekini pvc kaplatıp sürekli yanımda saklıycam. Manita okazyonlarında, bir mekana almadıklarında çıkarır gösteririm. Bi'tane de buzdolabına magnetlerim... Artık beni bekleyen vahşi yaşam tarzına hazırım! Pahalı arabalar istiyorum! Hani nerde şampanyanın su gibi aktığı ortamlar? Kızlar tamam sakin olun, teker teker ilgileneceğim hepinizle...
|