|
|
Hıncal Uluç'a kısa soru
Yılların "Cezayir Sokağı"nın adını "Fransız Sokağı" yapmanın korkunçluğunu Hıncal Uluç'a anlatabilmemin olanaksız olduğunun tabii ki farkındayım. Hıncal Uluç'un duyarlılık alanına girmez bu konu! Türkiye, "İsrail'i ilk tanıyan, Cezayir'i son tanıyan ülke"dir ve bu da Hıncal Uluç'un duyarlılık alanının dışındadır, bunu da biliyorum. Bu nedenle "Cezayir direnişi neden kutsaldır?", "Fransızlar Cezayir'de ne yapmıştır?" ve "Bizler Cezayir denince neden duygulanırız?", bütün bunları es geçiyor ve faydasız uğraş içine girmiyorum. Ama belki sokaklardan, gündelik yaşamdan, alışkanlıklardan söz etmek Uluç'u etkileyebilir. O halde şu soruyu sormanın tam zamanı: Her gün içinden geçtiğimiz sokakların gün gelip "üstü açık alışveriş merkezi"ne dönüştürülmesini meşru kabul edeceksek, o zaman Hıncal Uluç'un oturduğu sokağın "üstü açık alışveriş merkezi" haline getirilip iki tarafının özel güvenlikçiler tarafından tutulmasının önünde ne tür ahlaki ve yasal engel var? Acaba Hıncal Uluç, bu sorunun yanıtını "gazetesinde" değil "gazetemizde" verebilir mi?
|