Tarihi zafer
Dün gece oynanan ikinci çeyrek final maçının futbol kalitesi düşüktü. Bu tablo bekleniyordu açıkçası. Çünkü Fransa'nın güçlü ama fizik açıdan bitik kadrosu, şampiyona başından beri kötü futbol oynuyordu. Buna karşılık iyi mücadele eden, iyi savunma yapan Yunanistan'ın kolektif bütünlüğü ve hücum gücü yetersizdi. Fransa bir türlü organize olup hücumda etkili olamıyordu. Fakat Yunanistan, oyun disiplini içinde savaşıyor ama iki-üç pastan fazlasını yapamıyordu. Bu şekilde pozisyonsuz bir ilk yarı izledik. İkinci yarıda da aynı görüntü vardı. Rakibini oynatmamayı planlayan Yunanistan, öncelikle oyunu beraberliğe bağlayıp, sürpriz bir pozisyon bulmayı düşünüyordu. Nitekim o da gerçekleşti ve ilk organize ataklarında Zagorakis'in akıllı ortasına çok iyi yükselen Charisteas ile skor avantajını yakaladılar. Bu golle moral depolayan Yunansitan'ın özellikle savunmada direnci iyice arttı. Çok yardımlaşmalı ve organize bir alan savunması uygulayarak, iki pozisyon dışında tehlike yaşamadılar. Ve 90 dakikayı da bu şekilde bitirerek, büyük bir başarıya imza attılar. Kısıtlı kapasitelerine rağmen, iyi bir kaleci ve savaşan bir takımla zoru başardılar. Teknik direktör Santini, Fransa'yı yakmak için elinden geleni yaptı. Şans faktörü yanında olmasa, bu güçlü kadro gruptan da çıkamazdı. Fizik açıdan bitmiş birçok oyuncuya bir teknik adam bu kadar tahammül göstermez. Hele hiçbir şey yapmayan Trezeguet'ye şans tanımak mantık dışıydı. Saha ve Rothen gibi iyi ve formda oyuncuları, ilk defa bu maçta son 15 dakikada oyuna sürdü. Ama iş işten geçmişti. Karşılaşmanın hakemi Frisk ise adeta maçın atmosferine uydu ve son derece vasat bir yönetim gösterdi.
|