| |
|
|
Vietnam'daki "Çirkin Amerikalı" Irak'ta "Aptal Amerikalı" oldu!
Dünyada en çok buluşun yapıldığı, en çok Nobel'in kazanıldığı en seçkin gazetelerin, en iyi üniversitelerin bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri, nasıl olur da Irak'ta böylesine akılsızca davranır? Hatırlayın Saddam'ın devrildiği ve Amerikan kuvvetlerinin Bağdat'a girdiği günlerdeki Irak'ı. Iraklılar Amerikan askerlerini alkışlıyor, halk Saddam heykellerini devi riyordu. Şimdi ise, Amerikalılar, sokakta zırhlı araçla gezmeye korkuyor. Hergün bombalar, silahlar patlıyor. Pekçok Iraklının, "Saddam bile Amerikalılardan daha iyiydi" dediği duyulmakta. Ve Amerika'nın itibarı, tüm dünyada dibe vurmuş durumda. Vietnam savaşı dönemindeki "Çirkin Amerikalı" tanımı, yeniden canlandı. Irak'a gidip gelenlerle, bu ülkede iş yapmaya çalışanlarla konuşunca, "Çirkin Amerikalı" yerine, "Aptal Amerikalı" tanımının, duruma daha uygun düşeceğini düşünmeye başladım. "Irak Trajedisi"ni içinden izleyenlerin anlattıkları, şöyle özetlenebilir: Irak halkı, büyük çoğunluğu ile aç ve işsiz. Saddam dönemindeki gıda yardımları ve sosyal içerikli sübvansiyonlar kalktığı ve devlet mekanizması da dağıldığı için, Iraklılar gerçekten perişan ve ümitsiz. Bir de, fidyeciler, haraççılar sarmış ortalığı. Bu ülkeye Amerika, sadece askeri kuvvet ve Bush yönetimine yakın müteahhit şirketlerini göndermiş. Amerikan askerleri, az eğitimli ve Amerikan toplumunun beyninden çok beden gücünü temsil eden kesimlerin çocukları. Bunlar en küçük olayda, ellerindeki tüm ateş gücünü kullanan "Tetik Delileri" görüntüsü veriyor. Amerikan şirketleri ise, Irak'ın şu andaki öncelikli ihtiyacı alt-yapıymış gibi, bir şeyler yapıp, Washington'dan istihkaklarını alıyorlar. Bu şirketler, yerli işsiz halkın işsizliğine çare aramak yerine, onlara bir sömürge halkı gibi bakmaktalar. Yerel halkla ilişkileri çok bozuk. Özetle Amerika Irak'ta, "Kötü Yönetim"in tüm özelliklerini sergiliyor. Eğer New York Valisi New York'u, Amerika'nın Irak'ı yönettiği gibi yönetse, New York da Irak gibi olur. Petrol zengini ve dünyanın en büyük ikinci yer altı rezervine sahip Irak'ta, Iraklılar aç, işsiz, sefil, güvensiz ve yılgın. Başkan Bush ve çevresinin "Irak'a demokrasi getiriyoruz" benzeri söylemleri, bir yandan kurşun yiyen, ama öte yandan ekmek yiyemeyen Irak halkı için, hiçbir şey ifade etmiyor. Bu gerçeklerin ışığında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Irak için aldığı son karar ve Irak'taki "Aptal Amerikan yönetimi" yerine, Iraklıların ve Birleşmiş Milletler vicdanının gelmesine açılan yol, ümit vericidir. Amerika da şimdiki Irak gibi yönetilseydi, "Birleşik Devletler" çok kısa sürede "Bölünmüş Devletler" olurdu.
|