| |
Marjinal fayda teorisi ve futbol
Yoğun istek üzerine Kanaryam'a devam edelim. Dün Fenerbahçe'nin tarihinde belki de ilk kez bir plan, bir strateji doğrultusunda hareket edip, günü kurtarma refleksini yıkıp şampiyon olduğu tıraşını yapmıştım. Bunun elli yıldızdan daha kıymetli olduğu üzerine de ahkam kesmiştim. Ancak çılgınlar gibi sevinemediğimi yazmamıştım. Gerçekten de sükunet içerisinde karşıladım bu şampiyonluğu. Ne bayrağı kapıp Erenköy ışıklara ışınlanasım geldi, ne formamı giyip kısa bir yürüyüş yapasım... Kanaryam'a karşı heyecanımı mı yitirdim diye düşündüm. Hayır bu söz konusu olamaz... Her yıl şampiyon olduk da gazı mı kaçtı? Hayır, geçen on yıl Kanaryam'ın durumu pek de iç açıcı olmadı. Seviniyormuş gibi yapmak bize yakışmaz. Korna seslerine bile tahammül edemedim... Sonra bastırdığım iktisatçı yönüm ortaya çıktı ve bana marjinal fayda fonksiyonunu anımsattı. Yanlış hatırlamıyorsam tatminin maksimumlaşması ile ilgili bir tanımı vardı. Örnek verelim: Mesela Galatasaray'ı bir maçta 6-0 yenmek yaşanabilecek en büyük hazdır. İkinci maçta da yenmek büyük bir hazdır. Ama her maçı 6-0 alırsanız tadı kaçar. Marjinal fayda fonksiyonu bu örneğin matematiksel olarak açıklanmasıdır. Örnekler çoğaltılabilir. Yediğiniz yemekten aldığınız arabaya, cinsel yaşamdan, sosyal meraklarınıza kadar mütalaa edebilirsiniz. Konuya dönelim... Galiba benim futboldan aldığım haz azaldı. Nedeni gayet basit. O kadar çoğaldı ki! Neredeyse her gün canlı bir maç yayını var. Futbol programları da cabası. Futbolla kalkıp futbolla yatıyorum. Endüstrileşmesiyle birlikte neredeyse aldığım her nefeste futbol var. TSYD Kupası'nı hatırlayanınız var mı? Hani yaz boyu ölümüne beklediğimiz, takımımıza kavuşmak için gün saydığımız turnuvadan söz ediyorum. Peki son dakikaya kadar TRT'nin maçı verip vermeyeceğinin yarattığı stresi hatırlayanlar var mı? Şampiyon Kulüpler Kupası'nı?. Hani Nottingham Forest'in kalbimizde taht kurduğu kupa. Mönchengladbach'ın fırtına gibi estiği ve bizi hiç ilgilendirmemesine rağmen Alman panzerlerinin verdiği keyfi şimdi hangi takım veriyor? Beckham'lı Real Madrid mi? Sanmıyorum. Şampiyonlar Ligi günümüzdeki karşılığı ve eski tadı yok. Çünkü istilaya uğradık. Çünkü futbolun özünden çok, yan ürünlerinin gagalamalarına maruz kaldık. Artık çok kolay erişilir oldu futbol. İstemediğimiz zaman bile beynimize kakılıyor. Ve korkarım gelecekte topyekun sıkılacağız. Ama her şeye rağmen, UEFA şampiyonluklarını, Dünya üçüncülüklerini, Hagi'yi, Pierre V.H'u da bu sistem bize verdi. Kafam karışık. Marjinal fayda fonksiyonundan pek haz almadım!
|