| |
|
|
Bravo Zeliha!..
İsimler önemli değil.. İlkeler ve sistemler önde çünkü.. Genç fevkalade yetenekli imiş.. Popüler bir TV dizisinde başarı ile oynuyormuş zaten.. Konservatuar sınavlarını da kazanmış. Ama okulun yöneticisi Zeliha Berksoy "Dizide oynuyor" diye kabul etmemiş. Küçük çaplı bir kıyamet genelde magazin medyasından ve entel takımından.. Zeliha Berksoy topa tutuluyor.. Efendim, koca dünyada bir tek Yıldız Kenter destek çıkmış Berksoy'a.. Geri kalan herkes delikanlıya hak veriyormuş.. Yok yahu!.. Kimmiş o herkes?.. Alaylı takımına "Okul"u öğretmek zor. Konservatuar dünyanın en itibarlı, ama en zor okullarından biridir.. Ve de en disiplinli.. Burada okumak aslında bu disipline katlanmakla mümkündür. Konservatuarlarda sanatın temel nitelikleri öğretilir. Pür, saf, katıksız, ödünsüz sanat öğretilir. Bu öğretinin bütünü ile sağlanması, öğrencinin piyasa ile ilgisini kesmekle mümkündür. Çünkü piyasada amaç kazançtır. Sanat değil.. Piyasa koşulları sanattan ödün verdirir, yozlaştırır. Piyasa, konservatuar eğitiminin düşmanıdır. Dünyanın hiçbir konservatuarı öğrencilerinin, eğitimleri bitene kadar piyasaya çıkmasını istemez ve bunu önlemek için çok sert kurallar koyar.. Okuldan kovmaya kadar. Öğrenci ya öğrencidir, ya da değil.. Kararı verecek kendisidir. Okulu bırakır piyasada iş yapar.. Ya da tüm güçlüklere göğüs gererek okulu bitirir, ondan sonra ne isterse yapar.. Televizyon dizilerindeki ucuzlukla, konservatuar eğitimini yan yana getiremezsiniz. Bu ülkede konservatuarların itibarı, eğitimlerinin kalitesi Zeliha Berksoylar ve Yıldız Kenterler sayesinde korunmaktadır. Zeliha Berksoy'un yaptığı doğrudur. Zeliha Berksoy, alkışa layık bir karar almıştır.
|