kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
  » Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Keşke ressam olarak kalsaydı
Keşke ressam olarak kalsaydı

"Max-Genç Hitler" parlak bir dönem filmi. Filmin başarısı, Hitler'e bambaşka bir çerçevede eğilme cesareti göstermesinde
20. yüzyıla bakarken, Almanya'nın bu yüzyıl tarihi içinde oynayageldiği ne yazık ki tümüyle olumsuz rolü, Hitler dönemini ve Naziliğin suçlarını unutmak mümkün değil. Sanat yapıtları, 21. yüzyılda uygar Avrupa'nın göbeğinde ortaya çıkmış bu büyük insanlık suçunu irdelemeye, o büyük yarayı kaşımaya ve belleklerimizi tazelemeye devam edecek. İşte bunların en ilginçlerinden biri. Yıl 1918. Mekan Münih. Almanya savaştan yenik çıkmış, imparatorluk çöküp yerini Weimar Cumhuriyeti'ne bırakmış, Versailles anlaşmasıyla Almanya büyük toprakla birlikte sanki onurunu ve kimliğini yitirmiş ve yıllar boyu sürecek tazminata mahkum edilmiştir. Çöken ekonomi ve yoğun bir sis gibi ortalığı saran karamsar hava içinden faşizmin fışkırması, hiç de şaşırtıcı değildir. Ama o 1918 yılında, her şey henüz başlangıcındadır. Gerçi Yahudi düşmanlığı çoktan başlamış, suçlu arayan Alman miliyetçiliği azınlıkları ve özellikle de Musevileri hedef göstermeye girişmiştir. Ama Adolf Hitler, henüz 30 yaşın eşiğinde bir onbaşıdır ve asıl amacı ressam olmaktır. Bunun için, Münih'in en büyük sanat galerisinin sahibi ve elbette bir Yahudi olan, tek kolunu savaşta yitirmiş mutsuz ve sorunlu (gençler arızalı derdi!) Max Rothman'dan öğüt ve destek almaktadır. Max, genç onbaşıdaki çılgın yeteneği ve için için yanan kıvılcımı hissetmiştir. Onu nefret eder gözüktüğü modern resme doğru yönlendirmek ister. Böylece genç Adolf'un politika ve resim arasındaki büyük tereddütü başlar.

ÇOK İYİ YAZILMIŞ
"Genç Hitler" her açıdan ilgiye değer parlak bir dönem filmi. Filmin başarısı, tarihin en büyük kitlesel suçlularından birine bambaşka bir çerçevede eğilme cesareti göstermesinde. Her şeye karşın -tıpkı Berlin gibi- bir sanat merkezi olarak kaynayan Münih, bize öncelikle coğrafi ve fiziksel bir mekan olarak çok iyi hissettiriliyor. Max'ın garaj- galerisindeyken, sanki 1910'ların özellikle plastik sanatlarda, başta Kübizm, yepyeni ekoller yaratmış atmosferini soluyorsunuz. Ama bu atmosfer, aynı zamanda son derece kirli. Yükselen faşizm, nefret, güvensizlik ve ırkçılıktan besleniyor. Adolf Hitler'in zeki ama son derece dengesiz, giderek tehlikeli bir adam olarak çizilen portresi oldukça etkileyici. Bilmiyorum, o kara kalem resimler sahiden ona mı aitti? Ama hiç de fena değiller... İnsan gerçekten de düşünüyor: Ah, işler başka türlü gelişseydi de, Hitler çok etkili bir hatip ve bir kitle kışkırtıcısı olarak politikaya gireceği yerde keşke ressam olsaydı diye... Ama ne yazık ki tarih değiştirilemiyor. Tümüyle çok iyi yazılmış, oynanmış ve çekilmiş bu film, görmeye değer.

GENÇ HİTLER
***

(Max) Yönetim ve senaryo: Menno Meyjes
Görüntü: Lajos Koltai
Müzik: Dan Jones
Oyuncular: John Cusack, Noah Taylor, Molly Parker, Ulrich Thomsen, Leelee Sobieski, Janet Suzman
İngiliz-Macar- Alman ortak-yapımı.
DİĞER SİNEMA HABERLERİ
 Ustaları buluşturan film
 Hiç yaşanmamış bir aşkın öyküsü
 Bir De Konuşsa
 Yarın geç olabilir
 Hitchcock üzerine
 Cannes her zamanki gibi tartışma yarattı
 Haziran sendromuna dikkat
 Bir avuç insanın hazin hikayesi
 Külkedisi çeşitlemelerine bir katkı daha
 Uzakdoğu ya da Latin Amerika
 İntihar saplantısıyla nasıl mutlu olunur?
 Kısa film yarışması için başvurular başladı
 Perdeler festival için açılıyor
 Ajanda
 Truva
 İyi olan kazansın
 Hazırlık aşamasındakiler
 Cannes 2004 Bu festival çok çılgın olacak
 Fantastik meraklıları bu filmi çok beğenecek
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
    Yaşama Dair
  » Sinema
    Gurme
ATİLLA DORSAY
Bu filme gerçekten Fransız kaldık!
Komedi elbette...
Komşu adalardan gelen lezzet
Komşu adalardan gelen lezzet
Eski "S" restoran, bugün bir Yunan zincirinin İstanbul şubesi "Kalua"...
Doğadan en güzel kareler
Türkiye'nin dört bir yanından gelen 160'a yakın fotoğrafçı Frig...
Ortadoğu'dan festival turizmi
İstanbul'daki uluslararası müzik festivallerine yurtdışından da ilgi...
Ajanda
Bu hafta sonu tiyatrodan konsere kadar pek çok etkinlik birbiriyle yarışıyor.
Düğüne hazırlanırken yakalanan özel anlar
Ayşe Kaya ve Ahu Bürülkara'nın "Öteki Kare" projesi evlenen çiftlere sıradışı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.