kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

İktidar, sandalye sayısı ve toplumsal uzlaşma

Hükümet başa geldiğinden bu yana AB ve Kıbrıs konularında oluşan toplumsal mutabakatla çok sıkıntı çekmedi. Ekonomi de IMF ile ilişkilere bağlı. Asıl kriz YÖK tasarısı ile patladı. Uzlaşma aranmadan harekete geçilmesi gerilim yarattı. Ve bu ortamda asıl ihtiyaç, geniş çaplı bir YÖK tasarısı ile ilkokul sonrası seçmeli din eğitimidir.

AKP iktidarı ikinci yılını doldurmaya yaklaşıyor. Bu iki yıllık dönemin nasıl geçtiğine şöyle bir bakarsak, toplumsal uzlaşma ve kamuoyu desteğinin önemini daha iyi görürüz.
Hukuk alanında Avrupa Birliği müktesebatı ile uyumu hedefleyen geniş çaplı reformlar, sonuçlarının çarpıcılığına rağmen herhangi bir rahatsızlık yaratmadan Meclis'ten geçirildi.
AKP bu reformların Meclis'ten geçirilmesinde büyük bir sıkıntı çekmedi, çünkü arkasında toplumun geniş yığınlarının desteği vardı. Üstelik bu desteği AKP yaratmadı. Bu destek kendinden önceki iktidarların çabaları, basının desteği ile oluştu.
Aynı başarı Kıbrıs konusunda da yakalandı. Türkiye kamuoyu bitip tükenmek bilmeyen Kıbrıs tartışmalarından yorulmuştu, medya çözümden yanaydı, çözüme karşı güçlü bir muhalefet oluşamadı. Kıbrıs gibi kritik görünen bir konu bile rahatlıkla bir başka aşamaya taşındı.
Çünkü çözüm yönünde bir kamuoyu oluşmuştu.
Günlük yaşam öne çıkacak
Bu başarıların AKP'nin Meclis'teki sandalye sayısıyla ilgisi yoktu. Burada önemli olan sayı değil, iktidarın aldığı karara toplumun geniş kesimlerinin destek vermesiydi.
İktidarda ikinci yılını dolduran bir parti olarak AKP'nin asıl sıkıntısı ekonomi alanında elbette. İktidarın burada politika belirleme yetkisi sınırlı.. Enflasyonun düşürülmesi AKP'nin değil, IMF'nin programının ve Derviş yasalarının sonucu. Ekonomide son sözü IMF söylüyor. Siz son dönemde "duble yol"dan bahsedildiğini duydunuz mu? Duyamazsınız, çünkü özel idarelerin kaynakları tükendi, bütçede de bunun için bir kaynak yok.
Benzer şekilde IMF sınırlamaları yüzünden kamu yatırım yapamıyor, ekonomi büyümüyor, yeni iş alanları yaratılmıyor. Bu, üçüncü yılına girmekte olan bir iktidar için rahatsızlık verici. Çünkü bu kıştan itibaren seçim saati geriye doğru işlemeye başlayacak ve insanlar AB ile uyumu, Kıbrıs'ı bir kenara bırakıp iktidarın günlük yaşamlarında nasıl bir değişiklik yaptığına bakacak.
Bu AKP'nin bugüne kadar olan karnesi. Durum böyle iken ortaya birdenbire YÖK Yasası ve imam-hatipler meselesi atıldı.
Bu konuda toplumsal bir uzlaşma aranmadı, kamuoyu oluşturulmadı. Bugün sonuç ne: İktidarla bir hesap içinde olan toplum kesimleri "İrtica geliyor" öcüsünü ortaya sürdü, YÖK'e karşı olan kesimler bile iktidarın karşısına geçti, imam-hatipliler irticanın ajanları gibi lanse edilmeye başlandı.
Gerilimin düşürülmesi gerek
Öncelikle altını çizmek gerekir ki, bir devletin kendi kurumlarında yetişen insanlara bir başka ideolojinin ajanları gözüyle bakması son derece yanlış ve çarpık bir bakış açısıdır.
O okullarda okuyan çocukların devlet için motor teknik lisesi veya Anadolu lisesinde okuyan çocuklardan bir farkı olamaz. Olursa, o toplumun kurgusunda yanlışlar olduğu kabul edilmelidir.
Aynı biçimde imam-hatip mezunlarının başka meslekler edinmesine karşı çıkanlar, bu okul mezunu birinin başbakanlığını da içlerine sindiremiyor demektir ki, bu da anti-demokratik bir tavırdır.
Bu, meselenin bir yönü.
Meselenin bir de uluslararası gelişmeler, İslam'la ilişkilendirilen terörün yükselişi, Suudi ideolojisinin yayılma çabaları gibi farklı yönleri var.
Toplumun etkin bazı kesimleri de bu gidişattan rahatsız, geleceğe ilişkin bazı korkuları var.
Siyasi iktidarın toplumun umutları kadar gerilim noktalarını da dikkate alması gerekir. Bunu yapmazsa, sürekli gerilim yaratmak durumunda kalır. Bugün Türkiye'nin ve dünyanın en güçlü patronları bile şirketlerini, yöneticilerini ve çalışanlarını ikna ederek yönetiyor. Siyasi iktidar, böyle bir tavrın dışında kalamaz.
Gerilim öncelikle iktidarı yıpratır. Türkiye'nin içine girdiği bu ortamda asıl ihtiyacı geniş çaplı bir YÖK reformu ve ilköğretim sonrası seçmeli din eğitimidir. Bu hem gerilimi önleyecek, hem de insanların çocuklarının din eğitimi konusundaki sıkıntılarını giderecektir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bak şu konuşana!   / 01-06-2004
 SABAH, WAN'a niye katılmıyor?   / 31-05-2004
 Washington, Bağdat ve Ankara   / 28-05-2004
 Bugün 27 Mayıs   / 27-05-2004
 İsrail'e tavır yeterli mi?   / 26-05-2004
 500 yıllık azınlık   / 25-05-2004
 Gazete müfettişi   / 24-05-2004
 Futbol ve çeteler.   / 21-05-2004
 İktidar, sandalye sayısı ve toplumsal uzlaşma   / 20-05-2004
 Tartışarak ilerlemek   / 19-05-2004
ERGUN BABAHAN
Şimdi ne olacak?
Hem imamhatiplerin yolunu tıkamak, hem...
ERDAL ŞAFAK
Haydi el ele reforma
Başbakan Erdoğan'ın YÖK Yasası'nı...
MEHMET BARLAS
Tarih, ezberlenilmesi gereken başbelası bir ders konusu...
ÖMER ÇELİK
Cennet ve cehennem arasında güvenlik
Felsefi açıdan...
REFİK DURBAŞ
Orhan Kemal'in vasiyeti...
Beyazıt'ta, şimdi...
SAVAŞ AY
Yaşasın ben bir foto muhabiriyim
İnanmayacaksınız belki...
SAİT GÜRSOY
Meslek yüksekokulu hakkı
Genel lise mezunlarına, ek...
HINCAL ULUÇ
Hangi cevap, hangi düzeltme RTÜK?..
Yani bu RTÜK bana...
AB'ye evet!
AB'ye evet!
Süper Lig'de oynayacak 18 kulübün yalnızca dördünün başkanı Avrupa...
Start Giunti'den
Start Giunti'den
Türkiye'de top koşturan yabancı futbolculardan Avrupa Birliği üyesi...
'İslam'da Rönesans yapmanın zamanı'
'İslam'da Rönesans yapmanın zamanı'
Terörün büyük çoğunluğu Müslümanlar olmak üzere masum kitleleri hedef...
YÖK askıya alındı
YÖK askıya alındı
'Önceliğimiz YÖK değil AB' diyen Başbakan Tayyip Erdoğan, partisinin...
NATO protestocuları için 25 bölge belirlendi
NATO protestocuları için 25 bölge belirlendi
İstanbul Valiliği, NATO Zirvesi sırasında yerli ve yabancı...
Terör abidesi gibi duruyor
Terör abidesi gibi duruyor
İstanbul'u kana bulayan 20 Kasım saldırılarının hedeflerinden...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.