| |
|
|
'Mapushane seni yapan kör olsun...'
Yaşar Öncan "hayırsever" bir Malatyalı. Ankara'da yaşıyor. Memleketinde pek çok "hayır işine" imza atmış. Aynı zamanda "müziksever." Hayli beste yapmış. Besteleri "TRT repertuarına" alınmış.
*** Yaşar bey bize "hemşehrilerini" saydı: - Selahattin Alpay, Belkıs Akkale, Zerrin Özer, Füsun Önal, Yasemin Yalçın, Kemal Sunal, Kenan Işık, İlyas Salman, Cüneyt Gökçer... Hepsi hemşehrimiz.
*** Otomobilimiz geçen yıl açılan bir bulvardan geçiyordu. Bulvarın "tabelasına" baktık: "Fahri Kayahan Bulvarı" Yani, halk arasındaki adıyla "Malatyalı Fahri." Malatyalı Fahri "taplak döneminin" sanatçısı. "TV'nin" olmadığı yılların. Malatya için "bir halk kahramanı" Malatyalılar "bu hemşerilerinin" adını, yeni açılan bir bulvara vermişler. Hani "sarı kurdelem sarı" var ya... Nakaratı "ben esmeri badem ile..." diye devam eder. bu eser "Malatyalı Fahri'nin." Yaşar Öncan anlatmaya devam etti: Ayrılık ateşten bir ok, nazlı yardan hiç haber yok... Ördeğin sürüsü kaz ile gelir... Mevlam birçok dert vermiş dertlere derman vermiş...Bunlar hep hemşerimiz Fahri Kayahan'ın.
*** Malatyalı Fahri tambur çalarmış.Tamburu şimdi kızındaymış. Kızı tabii çok yaşlanmış. Yaşar bey dedi ki: Haydi gidelim... Ben de iyi tambur çalarım. Hemşehrimizin kızını görmüş oluruz.
*** Kader Malatyalı Fahri'yi hapse düşürmüş. Ve ünlü sanatçı orada bir beste yapmış. "Mapusane seni yapan kör olsun... Kör olsun da iki eli kırılsın" Bu söylenirken, Yaşar Öncan "bir dakika" diye itiraz etti: - Merhum Malatyalı Fahri'ye sevgimiz, saygımız sonsuz... Rahmetle anarız... Ama bu eserde, müteahhitlere sataşma var... Biz ihaleye giriyor, hapishane inşa ediyoruz... Suçumuz ne, günahımız ne?.. Neden kör olacağız neden elimiz kırılacak?
|