|
|
|
|
|
|
Kızımı, 'eroin zayıflatır' diyerek kandırdılar
'Bir Eroinmanın Annesi Olmak' isimli kitabın yazarı olan Nahide Koçyiğit, 14 yıldır bağımlı olan kızı Esrahan'ın, kilolarını kafasına taktığı dönemde eroine başladığını söyledi.
NAHİDE Koçyiğit, çocuğu uyuşturucu batağına düşmüş binlerce anneden biri. Kızını uyuşturucudan kurtarmak için bir annenin yapabileceği her şeyi yaptı. Onu kızının yaşadıklarını, kurtarmak için verdiği mücadeleyi anlattığı "Bir Eroinman'ın Annesi Olmak" kitabıyla tanıdık. O, mahkeme kararıyla kızının vesayetini üzerine alarak Esrahan'ın yaptığı herşeyden kendisinin sorumlu tutulmasını göze alan acılı bir anne.
'KİLOLARINI ÇOK TAKIYORDU' Eşini, kızı Esrahan henüz 5 yaşındayken bir trafik kazasında kaybettiklerini, o günden sonra maddi durumlarının da giderek bozulduğunu kaydeden Nahide Hanım, "Eşim kadar başarılı olamasam da çocuklarıma yokluk yaşatmamak için elimden geleni yaptım. Kimseye muhtaç olmadan geçimimizi sağlıyordum. Kızlarım büyüyüp genç kız olduğunda sorunlar da arttı. Esrahan, iki ablası ve küçük kardeşine göre sorunluydu. Kafasını kilolarına takmıştı. Yaşıtlarına göre kilolu bir çocuktu. 14 yaşında 130 kiloydu. Arkadaşlarının arasında huzursuz oluyordu" diye kızının nasıl batağa saplandığını anlatmaya başlıyor:
'EROİN ZAYIFLATIR DEDİLER' "Esrahan, bir süre sonra okuldan kaçmaya, Beyoğlu'nda yeni arkadaşlar edinmeye başladı. Henüz 14 yaşında uyuşturucu haplarla tanıştı. 5 yıl hap kullanan Esrahan, 'kilolarından kurtulacaksın' vaadiyle eroine alıştırıldı." Kızının bağımlı olduğunu öğrendikten sonra araştırmalar yaparak uyuşturucu hakkında çok sey öğrendiğine değinen Koçyiğit, "Benim asıl mesleğim hemşirelik. Bana okulda insanı yaşatmayı öğretmişlerdi. Hem bu yüzden hem de bir anne olarak kızımı kurtarmak istiyordum. Esrahan istememesine rağmen 14 yıl içinde 60 defa hastaneye yatırdım, tedavi ettirdim. Ama hastaneden her çıktığında tekrar uyuşturucuya başladı. Bu dönem içinde sadece 3 ay uyuşturucu kullanmadan durabildi" diye konuşuyor.
'ÇORBADA BOĞULUYORDU' "Esrahan bir keresinde bir iş adamının cebinden 22 bin dolar para çaldı. Parayı alıp polise teslim ettim. Onu polis zoruyla hastaneye yatırdım. Çünkü kızım artık kendisini kontrol edemiyordu" diyen Nahide Hanım, uyuşturucunun bir insanı nasıl etkilediğini de çok çarpıcı şu örnekle anlatıyor: "Yemek yapıp önüne koyuyordum ama onun yemek yiyecek hali bile yoktu. Bir keresinde önüne koyduğum çorbayı içerken uyumuş. Kafası çorba kasesinin içindeydi. Boğulmak üzereyken yetişip zor kurtardım. Esrahan bir kase çorbanın içinde boğuluyordu."
'ARA İSTASYON KURULSUN' Çocuğunu kurtarmak için çok mücadele verdiğini belirten Nahide Koçyiğit devletin uyuşturucu bağımlıları için yeterince uğraşmadığını belirterek, alınabilecek önlemleri şöyle sıralıyor: "Bağımlı olanlar Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde akli dengesi bozuk insanlar ile aynı yerde tutuluyor. Onlar akıl hastası değil ki! Uyuşturucu bağımlıları 15-20 gün hastanede yatırılıp tekrar topluma geri gönderiliyor. Onların uyuşturucudan tamamen kurtulmaları için ara istasyonlar kurulmalı ve bu çocuklar orada yeteneklerine göre sanata, el işlerine yönlendirilip hayata hazırlanmalı."
|
|
|
|
|
|
|
|
|