|
|
Tarihi fırsat ayağımıza geldi
Eurovision'u bir "barış ve turizm festivaline" dönüştürmek elimizde...
Şu sıralar TRT'de hummalı bir faaliyet sürüyor. Yaklaşık 500 kişilik bir ekip şu günlerde Abdi İpekçi Spor Salonu'nun 12 Mayıs'taki yarı final gecesine yetiştirmek için olağanüstü bir çaba harcıyor. Ama bana kalırsa elimize geçen iki tarihi fırsatı tepmek üzereyiz. Nasıl mı? Anlatayım: Bizim yıllardır en büyük derdimiz ne? Ülkemizin tarihi ve turistik yerlerini dünyaya yeterince tanıtamamak. Öyleyse 72 millet ayağımıza gelirken, onları alelade bir spor salonunun içine tıkmak niye? Efes Antik Tiyatro, Aspendos, Nemrut Dağı, Kapadokya Peri Bacaları gibi "doğal mekanlar", tarihin ve tabiatın bize bahşettiği doğal plato ve salonlar dururken, bu organizasyonu neden bir spor salonunda yapmak zorundayız? Haydi bu konuda geç kaldık diyelim. Bari yarışmacı ülkelerin şarkılarının tanıtılacağı klipleri bu tarihi ve turistik mekanlarda çekelim. Hem de öyle bir çekelim ki, ilk kez buraları gören insanların ağızları bir karış açık kalsın. İkinci fırsat ise Kıbrıs konusunda.
Kuzey'den çıkan "Birlikte yaşamaya evet" kararının altını daha kalın bir çizgiyle çizmek ve Kıbrıs'ta barış içinde adil bir çözümden yana olduğumuzu bir kez daha dünyaya duyurmak için Eurovision'u sonuna kadar kullanalım. Kıbrıs Rum Kesimi'ni temsil eden Lisa Andreas'a KKTC'li gençlerden oluşan bir vokal grubunun eşlik etmesi için girişimde bulunalım. Hatta bu kez Türk jürisinden Güney Kıbrıs'a oy da gitsin. Bugüne kadar Kıbrıs'ta çözümsüzlüğün tek nedeni olarak Türkiye'yi görenleri bir kez daha şaşırtalım... Fırsat ayağımıza geldi, kaçırmayalım.
|