Kaliteden asla ödün vermiyor
1934 yılında Şen Şapka ile yola çıkan Vakko, üretimden, sunuma, müşteri ilişkilerinden, servisine kadar her detayı düşünen ve yıllardır kalitesinden ödün vermeden büyüyen bir marka....
Ve bahar geldi! Nihayet baharın sıcaklığı ile günlerin keyfini yaşamaya, güneşli günlere özlemimizi gidermeye başladık. Hepimiz bahar yorgunluğunun yanında baharın coşkusunu, kıpırtısını da hissediyoruz. Geçtiğimiz haftalarda, yeni sezon koleksiyonlarından söz etmiştik. Moda ile ilgilenen herkes gibi ben de, moda haftaları, ön plana çıkan tasarımlar, dikkatimi çeken tasarımcılar ile ilgili detayları takip ettim ve yazılarımda da sizlerle paylaştım. Ama dünyanın moda sektöründeki çalışmalarının, renkliliğinin yanı sıra, ülkemizin bu alandaki gelişimi de inanılmaz büyük. Bunu 20 yıldır bu mesleğin içinde çalışmış, yaşamış, yapım aşamalarından, sunumuna kadar geçirilmiş evrimleri uygulayarak yaşamış biri olarak onur duyarak yazıyorum. Bu alanda birçok ilke imza atmış Vakko, bildiğiniz gibi gelişimi ve yenilikleriyle örnek kurumlardan biri. 1934 yılında çağdaş Türk kadınını simgeleyen 'Şen Şapka' ile yola çıkan marka, yıllar içinde ipek eşarplar, farklı boya teknikleri, emprimeler ile hayatımıza yerleşti. 1955 yılında ülkemizde ilk moda defilesi Vakko tarafından gerçekleştirildi; 1962 yılında Beyoğlu'nda ilk mağazaları açıldı ve Türkiye'de mağazacılık anlayışına farklı anlamlar getirildi. İlerleyen yıllarda Merter'deki fabrika kuruldu. Firma, genç giyimini Vakkorama adı altında sunmaya başladı. Vakko, kuruluşundan bugüne dek, hiç durmadan bünyesine yenilikler eklemiş; moda ile bağlantılı olarak dekorasyon, parfüm, organizasyon, özel dikim alanında çalışmaları devam ediyor. Vakko'nun gelişimini, birçok alandaki ilklerini, çalışmalarını, gelişimlerini yazmaya kalkarsam, bugün Günaydın'da sadece benim yazıma yer vermeleri gerekir... Üretimden, sunuma; müşteri ilişkilerinden, servisine kadar her detayı düşünen ve yıllardır kalitesinden ödün vermeden büyüyen bir marka Vakko... Yıllardır hayatımızda var olan Vakko, bu sezon da, kadın, erkek, genç, triko, spor gibi farklı koleksiyonlara sahip. 50'li yıllar bu yaz için tüm dünyada olduğu gibi Vakko koleksiyonlarında da ağırlıkta. Renk seçeneklerinde de çok zengin bir yaz koleksiyonu. Rengarenk kabarık tül etekler, bolerolar, mini elbiseler, işlemeli üstler, partiler, davetler için düşünülmüş. Vakko klasik şehir kadını, siyah, beyaz, bej tonlarında. Siyahın ağırlığı, beyaz ve bej üstlerle, puantiyeli eşarplarla canlandırılmış. Sade renklerdeki parçalar, sezonun renkleri pembe ve yeşil ile göz alıcı hale getirilmiş. Spor ve günlük koleksiyonlardaki t-shirtler, trikolar, elbiseler detaylarla zenginleştirilmiş. Lacivert, beyaz ve kırmızı yoğun olarak kullanılmış. Ve elbette ki çiçekler: Çiçek desenli kumaşlar, aksesuvarlar, tişörtler üzerinde boncuklar, nakışlar: Enerjik ve şık Vakko kadını...
DOĞAL KUMAŞLAR Vakko erkeği ise sade bir şıklıkta. Bu sadelik renkli kravatlar, özel dokulu kumaşlarla zenginleştirilmiş. Çizgili desenlerin, mavi-kahve, gümüşbeyaz, bej-beyaz tonların hakim olduğu, doğal kumaşların yoğun olduğu bir koleksiyon. Gördüğünüz gibi Vakko, her yaş ve tarza uygun birçok alternatifle geniş bir ürün yelpazesine sahip. Hamburg ve Frankfurt mağazalarıyla yurtdışı ataklarına başlayan Vakko eminim, çok kısa sürede birçok ülkeye bu hizmet anlayışını taşıyacaktır. Bahar yorgunluğunu bir kenara bırakıp, bahar renklerinin keyfini sürebilmeniz dileğiyle, iyi haftalar...
Dilek Hanif
|