Bu çiçekler yeniyor
Türk mutfağını kişniş, kıvırcık maydonoz, rezene gibi otlarla tanıştıran Chemera, hem yenebilen hem de süs için kullanılan çiçekleriyle de dikkat çekiyor
Yeşillikler Akdeniz mutfağının vazgeçilmezlerinden. Türk mutfağı da Akdeniz mutfağından özellikler taşır. Buna rağmen ülkemizde yakın zamana kadar, Avrupa ve Amerika'da bulunan yeşilliklerin çok azını bulmak mümkündü. Amerikalılar ve Avrupalılar salatalarında kişniş, kıvırcık maydonoz, limon kamışı, rezene gibi otları kullanırken biz genellikle marul, roka, maydonozla yetinmek zorunda kalıyorduk. Ama artık son birkaç yıldır İstanbul'daki hemen her kafe ve restoranda değişik çeşitlerde malzemeyi içeren salatalar yemek mümkün.
Amerika'da doğup, üniversiteyi orada bitiren Ebru, Dünya ve Derviş Manizade kardeşler, ülke özlemi ağır basınca Türkiye'ye yerleşmeye karar vermişler. Antalya'da bulunan seralarında kesme çiçek üretmeye başlayan kardeşler, yemeye alışık oldukları salata malzemelerinin Türkiye'de bulunmadığını fark edince çiçek işinden vazgeçip, Türkler'in yabancı olduğu bu otları yetiştirmeye başlamışlar. Yola ilk çıktıklarında bu otları kabul ettirmekte çok zorlandıklarını söyleyen Dünya Manizade, yetiştirdikleri ürünleri arabalarına yükleyip Nişantaşı ve çevresindeki kafe ve restoranlara tek tek dağıttıklarını anlatıyor. İlk başlarda kafe ve restoran şeflerinin "Bunlar yenir mi?" şeklindeki sorularıyla karşılaşan üç kardeşin yetiştirdiği ürünler, kısa zamanda büyük ilgi görmüş.
Bunun üzerine Manizade kardeşler, yetiştirdikleri ürünleri, çeşidini de artırarak "Chemera" markasıyla piyasaya sürmüş. Bugün sadece beş yıldızlı oteller, kafe ve restoranlarda değil İstanbul'un büyük marketlerinde de Chemera ürünlerini bulmak mümkün. Chemera'nın ürün yelpazesinde sadece salata ürünleri değil baby havuç, baby kabak, sap kereviz, beyaz patlıcan gibi ürünler de bulunuyor. Tüm bunların yanı sıra dikkati çeken bir diğer ürün ise yenilebilir çiçekler. Üç çeşit yenilebilir çiçek ürettiklerini söyleyen Derviş Manizade, bunların salatanın üstünde, yemeğin yanında süs ve garnitür olarak kullanılabildikleri gibi rahatlıkla yenebildiklerini de anlatıyor.
Eylem Bilgiç
|