Büyük iş
Gençlerbirliği, güçlü ve deneyimli rakibi karşısında hırslı ve disiplinli bir mücadele sergiledi. Planları öncelikle erken bir gol atıp, rahatlayıp, ondan sonra da istediğini sahada uygulamak üzerine kurulu olan Valencia, maça tempolu ve atak başladı. Gençlerbirliği de buna aynı şekilde karşılık verince, ortaya çıkan riskli futbolda iki takımdan birinin her an bir gol atacağı zemini görülüyordu. Gençlerbirliği penaltıyla skor avantajı yakalayınca doğal olarak kontrollü anlayışa özen göstermeye başladı. İyi pres yapıp, geride alan daraltılınca Valencia'nın hücum gücü kısıtlandı. Gençlerbirliği fırsat buldukça ofansif girişimlere çıktı ama rakibin savunma disiplinini bırakmayışı ve de futbolcuların üzerindeki baskı, atakların olgunlaşmasını engelledi. İlk yarıda Gençlerbirliği, sadece kalesine gelen duran toplarda sıkıntılar yaşadı.
Defansa yük bindi Karşılaşmanın ikinci yarısı da aynı görüntüyle başladı. Ancak ilerleyen bölümde Valencia, yüksek tempoyla oyuna hükmetmeye başladı. Gençlerbirliği bu baskı karşısında pas yapamaz hale geldi. Bu yüzden bütün yük, defans bloğuna bindi. Başta Deniz ve El Saka olmak üzere bu blok müthiş bir direnç gösterdi. Aslında Gençlerbirliği takımı savunma ağırlıklı oynadığı zaman hücum gücü çok kısır kalıyor. Çünkü, kendi klasikleri, oyunu karşı alana yıkarak oynamak. Tabii ki Valencia gibi bir rakip karşısında bu klasik oyunlarını sergilemeleri mümkün değildi. O zaman rakibe geniş alanlarla, pozisyonlar verirlerdi. Hele hele skor avantajına sahipken böyle bir uygulama mantık dışıydı. Şimdi iş rövanşta belirlenecek. Valencia'nın gücü herkes tarafından biliniyor. Ama kendi sahanda 1-0 galip gelmek önemli bir avantaj. Çünkü, deplasmanda bir gol attığın zaman, rakibe 3 gol gerekiyor. 2-0 yenik duruma düşsen bile ümidinizi ve direncinizi kaybetmiyorsunuz. Bunları göz önüne alırsak Gençlerbirliği'nin tur şansı var. Her şeyin ötesinde güçlü üç rakibi eledikten sonra Valencia karşısında da galip gelerek büyük iş başardılar. Norveçli hakemin ne yaptığını anlamak bir hayli zordu. İyi niyetliydi ama öylesine yanlış düdükler çaldı ki, her an her şey olabilirdi. Verdiği penaltıda haklıydı ama yönetim şekline göre o tip bir penaltıyı verecek hakem değildi.
|