|
|
|
|
Sigarasız sağlıklı yaşam
Sayın Eren Bey, 41 yaşındayım. Uzun yıllar sigara içtikten sonra, yaklaşık bir buçuk ay önce karar verip, sigarayı bıraktım. Bildiğim herhangi bir sağlık sorunum yok. Ancak sigaranın içtiğim süre içinde vücudumda yarattığı olumsuz etkileri bir an önce atabilmek için sabırsızlanıyorum. Bu konuda neler yapabilirim? Örneğin balgam söktürücü bir şurup kullanmak doğru olur mu? Vereceğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Mehmet Çolular / İstanbul
Sayın Mehmet Bey, sizi sigara gibi bir kötülükten kurtulmak için gösterdiğiniz kararlılık nedeniyle kutluyorum. Çoğu tiryaki, sigarayı bırakmayı istemediğini söyler ama aklının gerisinde denese bile bu işi başaramayacağı endişesi vardır. Buna karşın birçoğu sigaraya bağlı gerçek bir ölüm tehdidi ile karşı karşıya kaldığında derhal sigaradan vazgeçer. Yani sorun karar meselesidir. Siz çok şanslısınız ki, insan bedeninin henüz kendini tamir etme yeteneğinin azalmadığı bir dönemde sigarayı bırakmışsınız. Herkesin bilmesi gerektiği gibi sigara, solunum, kalp damar ve sinir sisteminin çalışmasını bozan ve buralarda ölümcül hasarlar meydana getiren, bir anı bile israf edilmeyecek kadar değerli insan yaşamını kısaltan bir illettir. Fakat bundan kurtulmaya karar verilip bırakıldığı anda, beden kendini iyileştirmeye başlar. Bu süreç şöyle işler;
Son sigarayı içtikten 20 dakika sonra: -Kan basıncı normal sınırlarınıza iner. -Kalp atım hızı yavaşlar. -El ve ayaklar ısınır.
8 saat sonra: -Kandaki karbonmonoksit miktarı normale döner. -Oksijen seviyesi yükselir.
24 saat sonra: -Kalp krizi riski azalmaya başlar.
2 gün sonra: -Koku alma ve ağız tadı yerine gelir. -Sinir uçlarındaki hasar tamir edilmeye başlanır.
1 hafta ila 3 ay içerisinde: -Nikotin vücuttan tamamen temizlenir. -Kan dolaşımı düzelmeye başlar. -Vücudun enerji düzeyi yükselir. -Yürümek kolaylaşır. -Solunum kapasitesi yüzde 30 artar. -Öksürük, sinüslerde doluluk, nefes darlığı azalır.
1 yıl sonra: -Akciğerler kendini temizleme yeteneğini tekrar kazanır. -Sigara içen birisine göre sigaraya bağlı kalp krizi riski yarıya düşmüştür.
5 yıl sonra: -5 ile 15 yıl içerisinde inme ve felç riski hiç sigara içmemişlerin seviyesine geriler.
10 yıl sonra: -Akciğer kanseri riski sigara içenlerin yarısına düşer. -Ağız, gırtlak, yemek borusu, idrar torbası, böbrek ve pankreas kanseri riski azalır.
15 yıl sonra: -Artık kalp damar hastalığı riski hiç sigara içmeyen birisi ile aynıdır. -Sigaraya bağlı ölüm tehdidi hiç sigara içmeyen birisi ile aynıdır. Görüldüğü gibi; sigaranın kötülüklerinden kurtulmak bir süre alır ama her geçen sigarasız dakikada vücut kendini tamir edip, sağlığını kazanır. Bir grup insan ise sigarayı bırakırsa kilo alacağını düşündüğünden tereddüt içindedir. Sigarayı tamamen bırakanlar arasında ortalama kilo alımı 2.5-4 kilodur ve bu fazlalıklar 2-5 yıl içinde düzenli olarak verilir. Sigaranın yarattığı sağlık tehdidine eş bir tehdit ancak 40 kilo alımı ile mümkündür. Bu da sigaranın tek başına yarattığı riskin büyüklüğünü açıkça gösterir. Kilo almamak için önlem alınabilir:
* Sigarayı bıraktıktan sonra kilo almanın en önemli sebeplerinden biri; ağza bir şey koyma alışkanlığıdır. Bu istek duyulduğunda yiyecek yerine kürdan, Red Kit'in yaptığı gibi saman ya da şekersiz çiklet gibi şeyler tercih edilebilir.
* Yüksek oranda lifli, düşük kalorili yiyeceklerin tüketimine özen gösterilmelidir. Çiğ sebzeler ya da meyveler tüketilebilir. Yeniden uyanan tat alma duyusu için bunlar iyi seçeneklerdir.
* Abur cubur yerine su alımı artırılmalıdır. Sizin de merak ettiğiniz gibi sigarayı bırakanlar iyileşme sürecini hızlandırmak için neler yapabileceklerini öğrenmek isterler. Sigara dumanının ve nikotinin yarattığı hücre harabiyetini düzeltmek için C vitamini, E vitamini, selenyum gibi antioksidanların faydası vardır. Bunun yanında; fazlalığı kalp damar hastalıklarına sebep olan homosisteinin seviyesini düşürdüğü için, folik asit, B12 ve B6 vitaminleri kullanılabilir. Balgam söktürücü şuruplara, çok uzun kullanılamayacakları ve zaman içinde akciğer kendini temizlediği için gerek yoktur. Fakat haftada üç günden fazla, günde 30 dakika spor yapmak, en azından tempolu yürümek, taze sebze meyve ile beslenmek, hayvansal yağlardan ve nereden olursa olsun fazla kaloriden uzak durmak, lifli gıdaları ihmal etmemek sağlıklı bir geçiş döneminin asıl kriterleridir. Sağlıkla kalın...
|
|
|
|
|
|
|
|
|