|
 |
 |
 |
 |
|
Dubleks Cengiz
İşçi dünyası, Haber-İş'in Başkanı Cengiz Teke'nin dubleks villasını, banka hesabına giren deprem parasını konuşuyor.
Haber-İş Sendikası'nın 12 yıllık başkanı Cengiz Teke, hakkındaki iddialarla, işçi dünyasının gündeminde "bir numara"ya oturdu. Ankara'daki villası nedeniyle "Dubleks Cengiz" diye ünlenen Teke'yle ilgili iddialar şöyle:
HEM BAŞKAN HEM DE GENEL MÜDÜR MAAŞI
"BATIKENT'TE 240 milyar liralık villada oturuyor, 90 milyarlık otoya biniyor. 4 milyar lira maaşı var ama sendika vakfına ait turizm şirketinin '10 yıl atanmış genel müdürü' olarak ayrıca aylık alıyor."
KIZI, OĞLU VE KARDEŞİ SENDİKADA İŞE GİRDİ
"OĞLU, kızı, gelini, kardeşi, eniştesi, dünürü dahil pek çok yakınını sendikada işe soktu. 17 Ağustos depreminde yerli ve yabancı sendikalardan toplanan yardımın bir bölümü şahsi hesabına yattı."
"HEPSİ İFTİRA" DİYOR
Cengiz Teke, 36 bin üyeli sendikanın başkanlığına PTT teknisyenliğinden geldi. İddialar için "Biz savcılığa da ifade verdik. Hepsi iftira" dedi. Teke "yeğeninizin düğün masrafını sendika ödemiş" iddiasına "bu, sosyal faaliyettir" yanıtını verdi.
***
Hem cefa'kâr' hem vefa'kâr'
12 yıldan bu yana Haber-İş Sendikası'nın başkanı olan Cengiz Teke'nin 4 milyarlık maaşla edindiği servet baş döndürüyor. Teke'nin işe aldığı akrabaları, onlar için ortaya serdiği sendika imkânları ise herkesin dilinde.
Türk-İş'e bağlı sendikaların en büyükleri arasında yer alan 36 bin üyeli Haber- İş Sendikası'nın avukatları bugünlerde adliyeden çıkamıyor. Bunun nedeni sendika başkanı Cengiz Teke hakkında pek çok konuda suç duyurusu bulunması. 90 milyar liralık arabaya binen, 240 milyarlık villada oturan Teke ile ilgili iddiaların ardı arkası kesilmiyor. Yakınlarını sendikada işe almak, deprem yardım paralarını ve tesis gelirlerini zimmetine geçirmek, usulsüz arsa alımı yapmak, villasının çiçek paralarını, yeğeninin düğün masraflarını ve davetlilerin benzin ile otel giderlerini sendika hesabından ödemek bunlardan yalnızca bir kaçı. SABAH'ın hakkındaki iddialarla ilgili sorularını yanıtlayan Cengiz Teke "İddiaların tamamı iftiradır" dedi. Teke iddiaları kendine has "üslübuyla" tek tek yanıtladı.
İDDİALAR VE YANITLAR
* 17 Ağustos Depremi'nde ülkenin ve dünyanın dört bir yanından gelen yaklaşık 250 bin dolarlık yardımın şahsi hesabınıza yatırıldığı ve zimmete geçirildiği iddia ediliyor.
"Deprem zamanında bizim üst kuruluşumuz bize tam 108 bin dolar göndermiş. Tüm dünyadaki sendikalara duyuru yapmış. Bize de 'Toplanan paraları depremzedelere götürün onlara verin' diyor. Şimdi bu paraları zimmetine geçirdi deniliyor. Yurt içindeki olayda da 29 gün çalışmıştır benim bankomat kartım. Yani oraya paraları yatırmışlar. Ben de çektirdim. Çekenler belli. Götürülüp Sakarya, Düzce, Gölcük'te 250 bin dolar dağıtıldı, imzalar karşılığında. Savcının önünde duruyor dosya."
* Bu paraların sizin özel hesabınıza gönderilmesinin nedeni ne?
"Bu para zaten kimsenin parası değil ki. Kendi aralarında toplamışlar. Şube başkanı da ne yapayım diye sorunca en kolayı buraya yatırın biz Ankara'dan götürüp dağıtırız dedik."
İHALE ZORUNLU DEĞİL
* Sendikaya Antalya'nın Kemer İlçesi'nde alınan arsalar için 5-6 trilyon lira ödeme yapıldı. Bu alımları ihaleyle yapmanız gerekmiyor mu?
"Hayır. Sendikaların öyle bir zorunluluğu yok. Biz genel kuruldan yetki alırız."
* İddiaya göre sendikaya 80 milyar lira ödenerek bir Skoda alındı. Ama aynı tarihlerde eşinize de aynı bayiden araba aldınız. Bu bazı üyeleri rahatsız etti.
"Ben bunun belgesini savcının önüne koydum. Savcı da güldü ben de güldüm. Birinci el arabada ne olur. Bayi tanıdığınsa filo indirimi falan yaptırabiliyorsan 2-3 milyar indirir."
* Bir de Ankara Batıkent'de 140 milyara aldığınız bir villanız var. "Ben 108 bin dolara aldım o evi. Bir daire fiyatınaydı. Ne sağımda ne solumda oturan var. Sokak lambaları bile yanmıyor. İki katlı bir ev olduğu için villa deniyor. Yoksa bir daire orası."
* Villanın inşaatı sırasında bahçe düzenlemesi harcamaları sendika tarafından mı karşılandı?
"Bizim çiçekçimiz bizim evimize tabii ki çiçek götürmüştür. Biz de parasını vermişizdir. Bunların hukuki dayanağı yok ki."
* Sendikada şoför olarak işe aldığınız yeğeniniz için Ankara'da düğün yapıp kent dışından gelen davetlilerin Ankara'daki konaklama, yemek ve Ankara'ya gidiş dönüş esnasında kullandıkları sendika otolarının yakıt bedellerini sendikaya ödetmişsiniz. Hatta fotoğraf ve video çekimlerinin faturaları da sendika tarafından ödenmiş.
"Büyük iftira. Kesinlikle yalan"
* Ama faturası var?
"Sendikamızda fotoğrafla ilgili fatura gayet normal. Orada yazıyor mu yeğeninin düğünüyle ilgili diye? O işin aslı şudur. Yalçın benim ölen abimin oğludur. Herhalde dışarıda boş gezen yetimi benim bu sendikaya alıp şoför olarak çalıştırmak en doğal hakkımdır."
* Benzin paraları ve otel paraları...
"Konaklama faturalarının hiçbiri sendikadan karşılanmadı."
* Sendika yöneticilerinin otel paraları?
"Düğününe icabet etmiş bir şube başkanı gelmiş. Yönetim kuruluyla birlikte gelmiş. Nasıl bir tane diğer personelin düğününe giderken şubesinin bir sosyal faaliyeti olarak icabet ediyorsa benzinini almışsa o benzin faturasını göstermiş olabilir. Benimle ne alakası var. Yani üyesinin, personelinin düğünlerine katılmak sendikalar için bir sosyal faaliyettir."
* Bu olay ahlaki mi sizce?
"Tabii ki ahlaki. Ayıp değil. Sizin elinize yüz tane davetiye geliyor. Ne yapacaksınız. Bu davetlere icabet etmek için tutup da kendi üyen olmasına rağmen bunu nasıl yapacaksınız ki. Bizim sendikamızda bunun yapılışı bu. Suçlayanların elindeki otel faturası iki tane bölge temsilcimizin kaldığı otel faturasıdır. Adamlar buraya işleri vardı ona geldiler. Yani başka hiçbir Allahın kulu kalmamış da iki kişi mi kalmış ya. Otel faturası dedikleri o. Keykan Oteli'nde iki bölge temsilcimiz kalmış. Biri Kütahya Bölge Temsilcisi, biri Eskişehir Bölge temsilcisi."
* Ama burada bir fatura var 1997 fiyatlarıyla tam 148 milyon lira?
"Beş altı gün kalmış olabilirler. Olabilir yani işleri vardır. Diğer insanlara ben Tesiş'in misafirhanesini tuttum. O misafirhanede kaldılar. Sonra iki üç tane şube de bu şekilde benzin faturalarını bunu sarf olarak kullanmışlar. Onun dışında bir şey yok ki. Diğer insanlar da kullanmamışlar. Yoksa orada ayıp karşılanacak bir şey yok. Ben hiç kimseyi getirip de burada özel yemekler, yemekli düğünler falan yapmamışım ki. Ben kendi oğlumun düğününü yaptım. Oğlumun düğününde yemeğimi de herşeyi gayet güzel bir şekilde karşıladım. Kendim olduğum için. Ama bu öyle değil ki."
SAVCILIĞA İFADE VERDİ
* Yeğeninizin düğününde niye yapmadınız?
"Yeğenimden öte bu sendikanın personeli bu insan."
* Bu konuda savcılığa ifade verdiğinizi söylediniz. Peki bir takipsizlik kararı verildi mi?
"Hayır. Daha kararı verilmedi. Takipsizlik kararı verileceğini ümit ediyoruz. Takipsizlik kararı verildikten sonra da ilgili şikayetçilere biz de tazminat davaları açacağız."
* Sendika Denetim Kurulu da araştırdı demiştiniz. Onların raporu ne doğrultuda?
"Bunların tümü iftira."
* Rapor bu yönde mi?
"Tabii ki. Bunu da savcılığa verdik. Dosyada. Şuna inanın. Bu şikayetleri yapan insanın şu anda sendikamız üyesi olmadığı, yapılan denetleme ve disiplin sonucunda ihraç edildiği, mahkemeye gittiği ama mahkemenin kabul etmediği, denetim ve disiplin kurulu raporlarına itimat ettiği, tamamiyle iftira attığı hepsi ortaya çıkmış vaziyette. Benim tahminim de 15-20 gün sonra savcılık da kararını vermiş olacaktır. Burada ceviz kabuğunu dolduracak şeyler yok. Fotoğrafçı ifade veriyor. Bu paraları Yalçın Teke'den aldık diyor. Siz dersiniz ki bu fatura nereden eline geçmiş. Çok basit. Muhasebeden bize gıcığı olan birisi toplamış bunların tamamını dosya haline getirmiş bunların eline vermiş olabilir. Bunlar müthiş bulunmayacak şeyler değil."
* Size karşı bir yıpratma kampanyası mı var?
"Yok değil. Sadece kuyruk acısı var. Bu işleri planlayan eski Erzurum Şube Başkanı ve yandaşları. Fatura üzerinde tahrifat yapmıştı istifa ettirdik, ondan."
Nevzat ATAL-Sadık GÜLEÇ
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
