Fener daha iyi
Sezonun ilk maçından beri F.Bahçe'de oyuncu eleştirileri ile ilgili 3 grup oluştu. Birincisi her şartta kahramanlar. Van Hooijdonk gibi, Tuncay gibi, Tomas gibi. İkincisi tartışılanlar. Serhat gibi, Ümit gibi, Rebrov gibi. Üçüncüsü her şartta eleştirilenler. Kaleciler gibi, Selçuk gibi.
Son gruba giren son isim Selçuk dün sahanın en iyisiydi. Yaptığı bir pas hatası sonucu, İstanbulspor hezimetinin baş sorumlusu ilan edilen genç yıldız, hem defansta hem ofansta kusursuzdu. İstanbulspor forması giyerken çok kere gole çevirdiği uzaktan şutlarını da bu maçla birlikte tekrar denemeye başladı. Selçuk'un her şartta bu oyununu sürdürmesi gerek.
Daum ilginç bir oyuncu bulmuş. Nobre birinci sınıf bir yıldız değil. Ama şu ortamda F.Bahçe'nin bulabileceği en iyi santrfor. Zaten Hoojdonk varken takıma koşmayan ve seyircinin sürekli ismini telaffuz ettiği, tekniğiyle oynayan bir başka star lüks olurdu. Nobre koşuyor, yardımlaşıyor, gol noktalarına iyi sızıyor. İlk maçı olduğu düşünülürse uyum sağladığı andan itibaren F.Bahçe'ye çok şey vereceği kesin.
F.Bahçe için ki kazanç daha vardı dün gece. Birisi İsmail. Dün olağanüstü oynamadı. Ama mücadeleci futbolu, aklı ve iyi ortalarıyla o yerin adamı olduğunu gösterdi. İkinci kazanç Ali Güneş. Çok çabuk, çok enerjik ve geçen yıllardan farklı olarak kanat ortalarında çok başarılı.
Ali Güneş, bu formuyla kesinlikle yeniden yapılanacak Milli Takım'da da yer bulur. Rizespor, ilk maçın kopya taktiğiyle oynadı. Erken yedikleri golle bu kez taktikleri tutmadı. Ama yaptıkları transferler yerinde. 10 kişi kalmalarına karşın F.Bahçe'ye zor anlar yaşattılar. Rakibin kaliteli yıldızlarına çare bulamadılar.
Dünkü maç gösterdi ki F.Bahçe, şampiyonluğu hala istiyor. Ciddi anlamda da Beşiktaş'ı rahatsız edecek kadrosu da var. Sarı-lacivertli ekbin önündek tek dezavantaj, takımın vazgeçilmez ismi Hooijdonk'un bütün kontrataklarda ağır kalması, ofsayta düşmesi ve çabuk yorulması.
|