| |
|
|
Boyalarla 60 yıl!..
Kapının tam karşısında boylu boyunca duruyor.. Van Gogh sarısı bir otlakta yan yana dizilmiş rengarenk beş Kürt kızı.. Nasıl göz alıyor.. Nasıl esir alıyor.. Büyülenmiş gibi bakakalıyorsunuz.. Yaklaştım.. Tam dip köşesinde kırmızı puan var.. Yani.. Satılmış.. Daha sergi açılalı 10 dakika olmuş, biri benden evvel kapılmış Otyam'ın büyüsüne..
"İstanbul'da yaprak oynamıyor. Sakın şimdi sergi açma" demişler Otyam'a.. Otyam dinler mi.. Gelmiş oturmuş Tünel Ziraat Bankası Galerisi'ne.. Daha onuncu dakika ve tam 9 kırmızı nokta.. Dakkada bir satmış nerdeyse.. Otyam böyle.. Baktınız mı, alıyorsunuz.. Bende 4 tane var. Beş dakika önce gelsem, 6 tane olacaktı. Çok şirin, genç bir çift satın almış.. "Komşuyuz Hıncal Bey" dediler.. "O zaman size sık sık kahveye gelirim, resme bakmak için" dedim.
Otyam Çallı İbrahim ile 2 yıl çalışarak, 1953'te Bedri Rahmi atölyesinden mezun olmuştu. Sanat yazıları yazmak için gazeteciliğe başlayınca resim ikinci plana düştü. Otyam dünyanın en güzel röportajlarına imza attı..
Bugünkü gibi, koy teybi, soru cevap söyleşi değildi röportaj.. Yazıydı. Sanattı. 1979'da Cumhuriyet'ten emekli olunca Gazipaşa'ya yerleşip tam ressam oldu. Şimdi Beydağları'nda Geyikbayırı köyünde yaşıyorlar, Filiz'le.. Galeride Filiz Otyam'ın da "Penceremden" dediği fotoğrafları var. Filiz dokuma tezgahını bırakmış. Deklanşöre sarılmış. Fotoğrafları Fikret Ağbi'nin resimleri ile yarışır.
|