kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Tartışmaya duhul ne haddime!

Bu gazetede yazıyorsam, okurum da aynı zamanda. Gazetenin dört (yoksa üç mü?) köşesinden tartışmayı ilgiyle izliyorum. Tartışma, yanlış anlamadıysam, popüler TV programları ve oralardan evlere sızan kıymetli şahsiyetler üstüne. Tabii, kısaca "popüler kültür" üstüne de diyebiliriz, ama demeyeyim. Altından kalkamayacağım kavramlara parmağımı bile sokmayayım. Şimdi, az cüretle özetlemeye çalışırsam.. Bir tez diyor ki, "Hayatta daha önemli meseleler var..." Diğer tez, dolayısıyla öncekinin antifrizi, yani antitezi oluyor... "Hadi oradan. Bunları izlemeyen halktan kopar. Bunları izlemeyene aydın denmez. Bunları izleyerek toplum anlaşılır" diyor. Sanırım yaş ilerledikçe oportünist oluyor insan; bu yüzden böyle kendinden emin tezler ve antiler gördüğüm zaman haddimi bilirim. Ne birine ne ötekine yanaşır, ortada durmaya, her ikisine de "haklısınız" demeye gayret ederim. Derim, duymazlar, o başka. Bir de "haksız değilsiniz" demeyi denerim. Belki onu duyarlar. "Bu yavşamayı nereden öğrendin?" diye kaba bir sual edecek olursanız, 20 küsur yıldır bu meslekte edindiğimiz görgü ve deneyimden habersiz olduğunuzu şıppadanak anlarım.

***

Mevzuya dönersek, tabii tartışmaya müdahillik gibi olmasın ama, şöyle desem idare etmiş olur muyum: "Valla azizim, herkes ne istiyorsa izlesin, herkes ne istiyorsa yazsın, herkes toplumu ne tarafından tanımak, halkıyla neresinden kucaklaşmak isterse kucaklaşsın." "İdare-i maslahat" deyip geçmeyin. Naçizane bu zaviyem, tam anlamıyla demokratik, bir sürü manasıyla da sosyaldir. Demokratiktir, çünkü herkesin seçme, izleme, yazma, beğenme, dilediğince vakit ve yazı öldürme hakkına işaret eder. Peki neden sosyaldir? Zorlanmayın, söyleyeyim: Çünkü "halkla kucaklaşma" vardır. Seçkin televizyon programları üstünden halkla kucaklaşma, sıkı bir samimiyet olup aynı zamanda sterildir. Ter kokmaz, ağız kokmaz, mis gibidir. Bire bir kucaklaşmamış olursunuz. Sadece halkın sevdiği o programı ya da diziyi veya müsabakayı kucaklarsınız. Böylece, tek tek Ahmet Bey'i, Fatma Hanım'ı, Ayşe kızı, Memet delikanlıyı kucaklayıp şapır şupur öpmek, elinizi, yanağınızı filan kaptırmak yerine, şöyle cümbür cemaat halkı kucaklarsınız. Halk kucaklamanızı nereden anlar? Televizyonuna dudak iziniz düştüğü, ekrandan kollarınız fırlayıp boynuna dolandığı için mi? Ne ilgisi var yani! Halk olsanız bilirsiniz. Yine ben söyleyeyim: Ertesi gün yazdığınızda. Dönüp yine yazdığınızda. Der ki, "İşte, aydın dediğin bele olur! Tam gerektiğinde mertçe tavır alır."

***

Hakikaten, bu halkına koşan programları hiç ama hiç izlememeyi, hiç izlememiş olmayı, izleyenleri kafadan küçümsemeyi asla anlayamam. Bu yüzden antifrize daha mı yakın ne dururum sanki galiba! Fakat şuna da kafam basmaz, her ne kadar açık etmesem de: Yahu, insan ömrü, Allah ne kadar geçinden de verse, sayılı gün. Gün desen, brüt 24 saat, ekran başı için kalır net üç, dört saat. Bir anlarım, iki, üç anlarım ama, o net sürenin handiyse her anını, şu halkına kurban sütunların nerdeyse her satırını Tivi içinden bade bade süzülerek halkıyla kucaklaşmaya tahsis eden, ne zaman vakit bulur da aydınlanır, aydınlatır? Vallahi bravo! İşte bu enerjiye hiç yetişemem. O yüzden, elimde mızmız, halkından kopuk, gerçeklerden uzak, huysuz, sevimsiz mevzular ile kara kuru yazılar ve başa bela tavırlar kalır. Öyle ot gibi geldik ot gibi gideceğiz işte!

NOT: Bu hüzünle bir süre asla yazı yazamam, diyecektim, sahi sanırlar diye korktum. Yine de izninizle bir süre Dipsiz Kuyu kapalı. Haftaya, mutlu anları çok, daha umutlu bir yılı şurasından burasından paylaşmak üzere.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Halkın anayasası olmadıkça...   / 09-01-2004
 Borsa, emekli sevmez!   / 08-01-2004
 Rejim, devlet, halk, vatandaş...   / 07-01-2004
 Mertliği gömecek ki huzur bulsun   / 06-01-2004
 Gerilime 'CE' standardı...   / 05-01-2004
 Vicdan fıtığının derin acısı   / 04-01-2004
 Tartışmaya duhul ne haddime!   / 25-12-2003
 Akdeniz sularında kimliksiz cesetler   / 24-12-2003
 Bazen mesele çok basittir!   / 23-12-2003
 'Sosyal' ne demek baba!   / 22-12-2003
MEHMET TEZKAN
Erdoğan AKP'nin siyasal kimliğini açıkladı
BAŞBAKAN...
EMRE AKÖZ
'Şu İstanbul'un kızları Çita maymununa...
UMUR TALU
Boşluğa mı, boşluktan mı düştüler?
İki genç kızın...
MUHARREM SARIKAYA
Erdoğan'ın kimlik savaşımı
Başbakan Recep Tayyip...
MEHMET BARLAS
Futbolda da, siyasetteki gibi düne dönük...
"ÜZGÜNÜM"
İkinci görev süresinin bitmesini beklemeyen İspanya Başbakanı Aznar,...
Sen oğluna hiç destek olmadın
Yorgo siyasete girdiğinde, eminim ki senin oğlun olmanın faydası...
BURAYA KADARMIŞ
BURAYA KADARMIŞ
Avrupa elemelerinde fırtına gibi esen Türkiye, finalde Almanya önünde...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Astroloji | Magazin | Sağlık |
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.