| |
|
|
"Kardeş" hediyesi
BAHÇESARAY Belediye Başkanı Naci Orhan "Van'a gelmişsen, ha bir de bize uğrayasen" diye ısrar etti. - Başkan... Mevsim kış... Yol şartları... Yaza geliriz inşallah. - Yol şartlarini bahane etmiyesen... Yol yapilmiştir... Emme lakin sor bana, Naci yol nasil yapilmiştir? - Nasıl yapılmıştır? - 1964'te bir büyük makam sahibi geldi... Dedi, Çatak üzerinden yol yapilacak, pirogırama alindi... Bir yılda bitecek... Hay babo, 39 yıl geçti, yapılmadi... Şimdi Hizan üzerinden yol yapildi... Buna da şükür edirek... Haydi gel seni Bahçesaray'a götüriyik... Yer döşeginde yatıriyik... Yumurta kaynatiyik. - Başkan... Bahçesaraylılar, yoksulluklarına rağmen çok misafirperver insanlar... Çok da esprili. - He vallah, eyledir... Kar yağıyir, bütün dünya ile irtibat kesiliyir... Kıraathanede biri bir şey okuyir, herkes onu dinliyir... Birbiri ile şakalaşiyir... Böylece mizah kültürü gelişiyir... Haydi inat itme, seni Bahçesaray'a götüriyik... Sena bir gözel otlu peynir yidiriyik.
*** Van'a hasta, hasta gittik. Griptik, ilaçla ayakta duruyorduk. Van-Ferit Melen Havaalanı'ndan uçağımız havalandıktan sonra, hostes bir paket uzattı: - Tam kapıları kapatacağımız sırada bir bey geldi... Uçağa girmek istedi... Yasak dedik... Çok ısrar etti... Ama geri çevirdik... Size bu paketi vermemizi istedi... Güvenliğe kontrol ettirdik... Açabilirsiniz. Açtık... - Sain yazarim... Bilirem hastasin, hapşirisen, öksürisen... Aha bu Bahçesaray'in Karakovan balını yiyesen, iyileşesen... Ve söz verdiğin üzere, karlar eriyende Bahçesaray'a gelesen... Baki selam... Kardeşin, Bahçesaray Belediye Başkanı Naci Orhan.
|