Kendisini tanımadan; İşte geleceğin çağdaş antrenörü diye yazılar yazdım. Bir gün havaalanında yanıma geldi "O antrenör benim" dedi. Sevgili Ersun Yanal ile tanışmamız böyle oldu. Bugün, "En başarılı antrenör" seçiminde tek aday olan Yanal'ın gelişimini yetersiz buluyorum.. Bakınız; Bir kupası yok. Ulusal takıma kazandırdığı oyuncu yok. Sadece çılgınca, "Rus ruleti" gibi oynattığı bir Gençlerbirligi var. Üzüldüğüm şu; Henüz olğunlaşamadan, belki de Türkiye'nin en iyi antrenörü olacaka olan Ersun Yanal'ı kaybettik, kaybediyoruz. Yazık!