|
|
|
|
|
G.Saray'ın Sezar'ı oldum
|
|
Eski başkandan sert açıklamalar: Cansun'dan bile kazık yedim
"GALATASARAY'I bırakırken kendimi Sezar gibi hissettim. En yakınımdaki Mehmet Cansun'dan hafif kazık yiyince, bu iş bitti artık dedim. Benim hatam fazla demokratik olmamdı. Özhan Canaydın, aşırı otoriter."
*** Galatasaray'da Sezar gibi kazık yedim
Galatasaray eski Başkanı Faruk Süren, kulübü bırakırken en yakınlarından bile kazık yediğini anlattı: Mehmet Cansun'dan hafif kazık yiyince bu işin bittiğini anladım Şu anda yönetimi üst düzey destekleyenler beni SPK'ya ihbar ettiler. Kredi almamamı sağladılar. Medya patronlarını devreye sokup, lehime haber yaptırmadılar.
GALATASARAY eski başkanı Faruk Süren ile takımın gidişatını konuşmak için biraraya geldik. Aslında aklımdaki ne olacak bu GS'nin hali sorusuna bir cevap almaktı ama Süren'e bir dokundum bin ah işittim.
* Başkanlığı bıraktığınız için pişman mısınız? Özlüyor musunuz o günleri? -Hiç pişman değilim ve özlemiyorum.
* Neden? -O günkü ortamı düşünüyorum, o ortamı asla bir daha istemem.
* Nasıl bir ortam bu? -Son derece vefasız, hırçın, hayırsız, köstekleyici, negatif. Başkanlığım döneminde çok mücadele verdim ama içerden sekteye uğradım, sabote edildim.
* Herhalde Mehmet Cansun'u kastediyorsunuz. -Sadece onu değil. Onun da böyle görüşmelerde yer aldığını duydum fakat bu hareketin kesinlikle liderliğini yapmadı bunu biliyorum. Bana karşı GS içinde içerden zapdedelim diye bir anlayış gelişmişti.
* Mehmet Cansun'u nasıl tanımlarsınız? -Son derece pozitiftir Optimist, kolay söz veren biridir Benim dönemimde biliyorsunuz ikinci başkanlığımı yaptı. Biraz, bulamıyorum kelimesini. Hayalperest demek istemiyorum çünkü çok değil. İstediği meselenin oanda bitmesi gerek, kaça bitecek, ne olacak hiç önemli değil.
* Cansun'dan kazık yediğinizi düşünüyor musunuz? -Hafif, hafif bir kazık. Bana karşı o akımlar yapılırken, ondan onlara karşı koymasını beklerdim içinde olmasını değil. Başta dediğim gibi, önderliğini yapmadı ama içinde oldu.
MEHMET CANSUN'UN YAPISI BU * Peki sizde tetik düşüren, başkanlıktan ayrılmanızı sağlayan da Cansun'un bu hareketi mi oldu? -Tabii o oldu. Kendi kendime dedim ki "Bu iş bitti artık."
* Cansun'un şu andaki başkan için "Özkan ağabey beni dinleseydi bunlar olmazdı" gibi açıklamaları var. -Mehmet'in yapısı bu. Kötü bir insan değil ama... O dönemde karşımda yer alması beni çok yaraladı. Bu iş bitti ama gücenmek, küsmek falan yok. O da biliyor ben de biliyorum, diş macununu sıkmak gibi, bir daha tüpe geri doldurman mümkün değildir.
* Peki siz bu hafif kazığı hissettiğinizde ne yaptınız? -Hiçbir şey yapmadım. Yönetim Kurulu toplantısı vardı, hiç unutmuyorum. Ben orada damdan düşer gibi "Ben galiba istenmiyorum" dedim. En önde oturup işin içinde olanlar vardı "Aa yok canım!" falan gibi şaşırma ibarelerinde bulundular. Halbuki ben biliyorum kim arkamdan ne çeviriyor.
* Sezar gibi oldum diye hissettiniz mi? -Ne hissetmesi? Sezar oldum zaten. Ben tabii orada bırakmak isterdim Cansun'a. O zaman belki daha fazla şansı olurdu, daha uzun başkanlık yapabilirdi.
* Tekrar başkan olmak istemez misiniz? -Hayır düşünmüyorum. Aslında bana zamanında karşı duranlar şimdi aynısını Canaydın'a yapıyorlar. Beni ve Cansun'u çağırıyorlar ama düşünmüyorum. Bir daha uğraş, mücadele. Yine yemeye başlayacaklar beni. Zamanında gazete patronlarını arayıp Faruk Süren'li ilgili iyi yazı yazılmayacak dediler bunlar. Patron talimatıyla hakkımda iyi yazı çıkmadı. Sizin patronunuz değil.
BELKİ DEĞİŞİK KOKUYORUM * "Sezar gibi oldum" dediniz. Başka neler yaşadınız? -Düşünsenize muvaffak olmayayım diye Galatasaray'a zarar veriyorlardı. Ben de o zaman "Deli miyim Don Kişot muyum? diye düşündüm. Kişisel problemlerini GS platformunda halletmek isteyen insanlar bunu başardılar.
* Kim bu insanlar? Yani başkanı devirmeye, arkadan oyunlar çevirmeye kimin bu kadar gücü yeter? Niye sürekli şifreli konuşuyorsunuz? -Bu insanlar şu anda Canaydın'ı üst düzey desteleyenler.
* Niye isim vermiyorsunuz? -İsim vermek istemiyorum. Kendiliğinden mesajlar yerine gidiyor zaten. GS'liler kimlerden bahsettiğimi anlayacaklardır.
* Başarılı bir başkan olduğunuzu söylüyorsunuz. Peki size karşı şahsi bir meseleleri mi vardı? -Şahsi bir şey olduğu açık ama bilmiyorum. Belki değişik kokuyorum!
* Bir dedikodu var. Galatasaray Lisesi mezunu olmadığınız için GS başkanı olmanızı istemeyen yöneticiler varmış. Doğru mu? -Bu anlayış var ama ama genelinde değil, azınlıkta. Her toplumda ırkçı yok mu? Biz de Türkiye'nin önde gelen kuruluşlarından biri olarak toplumun yansımasıyız. GS'nin içinde dar çerçevede düşünen Galatasaray Lisesi mezunu olmayanları kabul etmeyen birdüşünce tarzı var. Hatta üniversiteyi bile kabul etmiyorlar. Böyle düşünmeleri kötü ama çoğunluğu kazanırlarsa GS için çok kötü olur. UEFA'YI ZEHİR ETTİLER * Sürekli "Engellendim" diyorsunuz. Somut olarak ne yaptılar? -GS'nin son derece saygın üyeleri zamanında bankalar gidip, Faruk Süren'e kredi vermeyin dediler. Hatta bankaya bile almayın dediler, düşünebiliyor musunuz? SPK'ya hakkımda yapay ihbarlarda bulundular. Aslı olmayan ihbarlar ama bir ihbar geldiği zaman 6 ay kaybediyorsun. Beni mahkemeye bile verdiler.
* Kim dava etti sizi? -96 yılının hesapları konuşulduğu zaman,Tamer Aşkın diye bir üyemiz ibraya rağmen geçersiz kılsın diye mahkemeye verdi beni. Bu yönetimin böyle yapay engellemeleri de yok. Bilakis kimsenin ağzını bıçak açmıyor. Dava edilen yönetimin ikinci başkanıydı Canaydın, şimdi ise Tamer Aşkın onunla birlikte.
* Peki nasıl oluyor bu? Başkanlık koltuğu insanın başını mı döndürüyor? Siz de aynı tarz hatalar yaptınız mı? -Bilmiyorum ben elimden geldiğince, etrafımdaki ablukadan kendimi soyutlamaya çalıştım. Benim dönemimdeki netice ortada zaten. Hem sportif açıdan hem de projeler bakımından. Örneğin FB gibi camianın şirketleşmede bizim sportif modeli örnek olması bizim doğru yolda olduğumuzu gösterir zaten.
* Siz GS'nin e başarılı dönemlerini yaşadınız... Örneğin UEFA, -Onu bile yaşatmadılar. UEFA şampiyonluğunun tadına bile varamadık.
TERİM'E "BİRAZ GİT" DEDİLER * Neden? -Çok üzüldüğüm bir an var. UEFA şampiyonu olduktan sonra eğilip bizim yöneticilerin ve kulüp üyelerinin oturduğu yere doğru baktım, yarısı sevinmiyordu. Aynı durum uçakta da devam etti. Bir bezginlik vardı insanların üzerinde sanki her gün bu kupayı kazanıyoruz gibi davranıyorlardı.
* Yani sizin başarınız olacak diye UEFA şampiyonluğuna da mı sevinmediler? -Ben niye Sezar oldum diyorum? Dedim ki kendi kendime "acaba ben ne kabahat işledim?"
* Fatih Terim de bu oyunların içinde miydi? Niye GS'yi bırakıp gitti? -Bir tahminim var. Terim'e dediler ki "sen en iyisi mi yurt dışında bir kulüp bul, zaten kariyerinde var, iyibir isim yaptın takır takır, rahat edersin. Buradaki şeylerden uzaklaş. Biz bunu gönderdikten sonra, seni tekrar geri çağırırız. Sonra döner gelirsin. Bunu ayarlarız merak etme." Gönderilecek adam da benim tabii.
* Terim'e sordunuz mu bunu? -Hayır hiç görüşmedik ondan sonra. Tahmin yürütüyorum diyorum ama tahminimin gerçeğin fazla uzağında olduğunu düşünmüyorum.
|
|
|
|
|
|
|
|
|