|
|
|
|
|
|
Otizmi sevgiyle yeniyorlar
Tohum Vakfı, 8 ay önce otistik çocuğu olan Aylin Sezgin'in çabalarıyla kuruldu. Otistik çocukları topluma kazandırmayı ve ailelerini eğitmeyi amaçlayan vakıfta, şu ana kadar toplam 100 çocuğa eğitim verildi.
TOHUM Vakfı, 'Yağmur Adam' adlı filmiyle birçok kişinin tanıştığı otizmle savaş için tohum atıyor, yeşermesini bekliyor. Otistik çocuğu olan Aylin Sezgin'in önderliğinde kurulan Tohum Türkiye Otizm Erken Tanı ve Eğitim Vakfı otistik çocuklara yoğun programlı bir eğitim verirken, aileleri de nasıl davranması gerektiği konusunda bilgilendiriyor. Otistik çocukları topluma kazandırmak amacıyla 8 ay önce kurulan vakıfta şimdiye kadar 50 aile ve yaklaşık 100 çocuğa eğitim verildi. Otistik çocuğu olan aileler, bu zor durumun hem ailenin hem de çocuğun eğitilmesiyle aşıldığını vurgularken, "Sevgisi gösteremeyen bir çocuğu sevmeyi öğrenmek gerekiyor" diyorlar.
KENDİ OĞLU DA OTİSTİK VAKFIN tohumları Aylin Sezgin'in yıl önce Can ve Cem adlı ikizlerinin doğmasıyla atılmış aslında. Sezgin, Cem'in Can'a göre farklı olduğunu fark etmiş. Sezgin, "İkisi de 3 aylıktı. Cem, çok ağlayan, zor uyuyan, çok kolay uyanan, normal gelişim sürecinde gülümsemeyen bebekti. Hemen bir nöroloji uzmanına götürdüm. 2.5 yaşına kadar hiçbir teşhis konulamadı. Daha sonra bir arkadaşımın tavsiyesiyle ABD'ye gittim. Cem'in otistik olduğunu orada öğrendim" diyor. Sezgin, o zamana kadar otizm ile ilgili hiçbir şey bilmediğini belirterek, ABD'de çocuğuna bir dizi testler uygulandığını ve kendilerine ise üç hafta boyunca çocuğa yönelik neler yapılacağına yönelik eğitim verildiğini anlatıyor. Sezgin, "Türkiye'de gezmediğimiz doktor kalmadı. Hiçbiri teşhis koyamadı. ABD'de gördüklerimden çok etkilendim ve orada gördüklerimi Türkiye'ye getirmeye karar verdim" diyor. Sezgin, üniversite arkadaşı olan Mine Narin Verdi'ye konuyu açınca Tohum Vakfı'nı geçtiğimiz Nisan ayında kurduklarını söylüyor. Vakıfta bir uzman psikolog, bir işitme ve konuşma bozuklukları uzmanı, bir pedagog ve bir de özel eğitim uzmanı çalışıyor. Vakfın temel amacı, otistik çocuklara erken tanı konularak, özel bir eğitimle bu çocukların topluma kazandırılmasını sağlamak. Sezgin yaptıkları araştırmalara göre Türkiye'de 270 bin otistik bireyin yaşadığını bunların 80 binin ise çocuk olduğunu söylüyor. Otistik çocukların eğitiminin yoğun olması gerektiğine dikkat çeken Sezgin, "Çocuğu uzman arkadaşlarımız değerlendirmeye alıyor. Buna göre bir paket program hazırlıyor. Önce aileye neler yapması konusunda bir eğitim veriyoruz. Çocuklara ise haftada 40 saatlik özel bir eğitim hazırlıyoruz" diye konuşuyor. Sezgin, "Bize gelen kimseyi geri göndermemeye çalışıyoruz. Dolayısıyla herkese elimizden geldiği kadar yardım etmeye, yardım edecek kişiler bulmaya gayret ediyoruz" diyor.
OTİZM NEDİR? OTİZM, bireyin dış dünyadaki uyaranları algılamasını, aldığı bilgileri düzenleyip kullanmasını etkileyen yaşam boyu gelişimsel bozukluğu olarak tanımlanıyor. Kaynağı ise psikolojik değil nörolojik. Otizmin beynin ve merkezi sinir sisteminin yapısındaki organik farklılık ya da bozukluktan kaynaklandığı düşünülüyor. Otizm ilk kez, 1943 yılında zihinsel engelli 11 çocuğun, diğer zihinsel engelli çocuklarla benzemediğini fark eden Amerikalı çocuk psikyatristi Leo Kanner tarafından tanımlandı. Otizmin belirtileri ise üç başlıkta toplanıyor: Sosyal ilişkilerde güçlük, iletişimde zorluk, sınırlı ilgi, yineleyici ve rutin davranışlar.
İNCİ DÖNTAŞ
|
|
|
|
|
|
|
|
|