|
|
Kuran kursları ve laik eğitim
Ülkemizde, dini eğitimi çocuklar için vazgeçilmez en önemli eğitim olarak görenlerle eğitim olgusunu laik bir sistem içinde algılayarak şekillendirmek isteyenler arasındaki paradigma farkı gittikçe büyümekte. Yani eğitim konusunda, aynı olayları farklı dünya görüşleriyle anlamlandırma olgusu ile karşı karşıya olduğumuz gerçeği kendini daha bir hissettirmekte. Böyle düşünmemize neden olan davranış örneklerinden sonuncusu da; AKP hükümetinin Kuran kursları konusunda sessiz sedasız yapmaya çalıştığı temel bir girişim... Kuran kurslarını, yaz kış açık ve yoğun bir biçimde çalışır hale getirecek yeni yasal düzenlemelerden bahsediyoruz. Anlaşıldığı gibi çocukların, çok küçük yaşta ilk elden öğrenme olanağı olmayan dini bilgilerle donatılan kafalarının, ileride kendi dünya görüşlerinin uygulayıcısı olacaklarını düşünerek böyle bir girişimde bulunuyorlar. Acil servisler gibi süresiz faaliyette bulundurulacak Kuran kursları oluşumundan kendi açılarından pek çok beklentileri olabilir. Çünkü onların olaylara bakış açılarınca da kafalar ne kadar erken biçimlenirse o kadar iyi olur. Evet kafaların erken biçimlenmesi önemli, ama hangi yönden? Çocuklarımızın kafalarının çok küçük yaştan "laik" bir dünya düzenine göre biçimlenmesi onların aldıkları her bilgiyi kafalarında doğru yerlere koymalarını sağlayacağı için erken biçimlenme gerçekten önemli. Ancak bu minik kafaların, toplumda çoğunluğun ait olduğunun kabul edildiği bir dini, üstelik bilmedikleri bir dilde ezberleyerek öğrenmeye zorlanmalarının onların laiklik duygusunun gelişimini ve oluşumunu engelleyeceği tartışılmaz biçimde ortadadır. İnsan içine doğduğu toplumsal çevrenin egemen kültürü ile şekillenir. Eğitim onu daha bir genel geçer değerler dünyasına hazırlar. Bu dünyanın laik değerlerden oluşması insanların dinlerini iyi anlamaları için de geçerli bir şart olduğuna göre burada yapılan şeyin yanlışlığı çok açık olarak görülmektedir. AKP'liler, bu girişimlerinin laik düzenle nasıl çatıştığını göremiyorlarsa bizim onlara göstermek görevimizdir. Her hareketin açıklaması masum bir gerekçeye dayandırılabilir. Dünya düzenleri "laiklik" olgusuna çok uzun çatışmalardan sonra vardı. Bu konudaki tecrübeler, kafaların baştan laik düzenlere göre biçimlenmesini gerekli görüyor. Din eğitimini, insanların dini inançları ile oynamadan biçimlendirme olarak sağlayacak bir düzen ancak laik sistemlerde mümkündür. Gerisi militan yetiştirmeye kılıf bulmaktır. AKP'lilere egemen olan paradigmalar, yani olayları anlamlandırmalarında rol oynayan dünya görüşleri, onların bu gerçeği görmelerini önlüyor mu diye düşünebiliriz. Aksi takdirde hepimizi aldatmaya çalıştıkları düşüncesi ağırlık kazanacaktır. SEVGİ ÖZKAN (Sosyolog) - İSTANBUL
|