Herkese keyifli "SABAH"lar

Yazılı medyanın görsel medyaya yenilmemesinin en büyük nedeni nedir sizce? Hatta soruyu daha da özele indirgeyelim: TV icat olunca gazete niye ölmedi? Bunun için pek çok neden sayılabilir ama bana sorarsanız en önemlisi TV, insanın dokunmaya olan ihtiyacıyla baş edemedi, onun yerine bir şey koyamadı. Çünkü mürekkepli kağıdı teker teker çevirmenin o tarifi zor hazzının yerini bir şey alamaz da ondan.
Kimi zaman okşar gibi kimi zaman hızla ya da gelişigüzel çevrilen yapraklar insana nasıl da keyif verir değil mi? "Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır" misali herkesin gazete okuması farklıdır. Kimi direkt arka sayfadan, spordan başlar okumaya kimi ekonomiden. Şahsen ben önce sayfaları birer birer çeviririm. Sayfalara göz gezdirirken neyi öncelikle okumak istediğime de karar veririm bu arada. Bitti mi, hoop hadi baştan. Bu sefer dura dura. Sevdiğim yazarları, makaleleri okuya okuya, sindire sindire.

KENDİ GAZETENİ KENDİN BAS
Hiçbir teknoloji, sayfalarını çevirip çevirip keyifle okuduğum bir gazetenin keyfini vermez! Dolayısıyla 20'nci yüzyılın sonlarındaki en büyük icat olan internet bile gazete okumaktan alıkoyamadı beni ve dünyadaki milyonlarca okuyucuyu.

Bunları niye anlatıyorum? Çünkü SABAH, son teknoloji internetin de olanaklarını kullanarak inanılmaz bir yeniliği okuyucularına sağlamaya hazırlanıyor da ondan. "Kendi gazeteni kendin bas" kampanyası sayesinde çok yakında SABAH'ı internetten satın alıp okuyabilme imkânına sahip olacaksınız. Hem de Türkiye'de yayımlanan SABAH'tan hiçbir farkı olmayan gazete ayağınıza gelecek.

Projeyi editörüm Hayrullah Mahmud anlatmaya başladığında, inanamamıştım. Sağ olsun sabırla anlattı, bilgisayar üzerinde gösterdi bu yeniliği.

İşlem son derece basit. Sadece bir bilgisayar, printer ve renkli kartuş gerekiyor tabii! SABAH'ın internet sitesine giriyor ve e-medya bölümünden dilediğiniz bir linki tıklıyorsunuz. Karşınıza ana sayfa geliyor.

Buradan bir tıklama ile SABAH'ın birebir sayfa görüntülerine ulaşıyorsunuz. Üyelik formunu doldurduktan sonra da bire bir sayfa görüntüleri önünüzde beliriyor. Artık bu görüntüleri A/3 kağıda basıp istediğiniz yerde okuma lüksüne sahipsiniz!

Editörümün de dediği gibi böylece "her printer bir matbaa"ya dönmüş olacak. Bizim matbaalarımızın bile olmadığı nice ülkede isteyen herkes SABAH okuyabilecek. Müthiş değil mi?

Bu yeniliği duyar duymaz yurt dışında ne kadar akrabam, arkadaşım varsa anlattım. Artık, "Gazetedeki röportajlarını okuyamıyoruz" diye şikâyet edemeyecekler.

İşte gazetenin müthişliği de burada. Kendisine en büyük rakip olan internetin olanağını kullanıp kendi lehine çevirmesini başarıyor. Alkış tutulması gereken bir buluş..

PARİS'TE SABAH KEYFİ
Yurt dışında yaşayan SABAH okurları için sadece SABAH değil haftalık magazin dergisi Şamdan ve spor dünyasının nabzını tutan Fotomaç'a ulaşmak da hiç zor olmayacak böylece.

Bir de şu görüntüyü düşünün bir kere: Paris'te bir Cafe'de elinizde SABAH kahvenizi yudumluyorsunuz. Ya da New York'ta işe gitmek üzere bindiğiniz metroda elinizde New York Times değil de SABAH var! Bunu görmek isterdim.

Geçen yaz Los Angeles'ta ünlülerin uğrak yeri olan bir barda birkaç arkadaş eğlenirken yanımıza yaklaşan bir genç "Nedir konuştuğunuz bu dil?" diye merakla sormuştu. Anlaşılan şimdi "Ne güzel, ilginç bir gazete hiç görmemiştim. Kim yayınlıyor bunu" diyecekler! Gazeteyi bizler hazırlıyoruz da doğrusu bu titiz çalışmanın mimarları bilişim dünyasının deneyimli ekibi Yöre'yi de tebrik etmek gerek.

Unutmadan proje çok yakında hayata geçiyor...