Sarhoş eden polemik!

Tezkan'ın "Gurmelere soruyorum: Rakı evde içilir mi?" başlıklı yazısına gurmeler farklı tepki gösterdi: Ali Sirmen: Evde rakı içilmez diye bir şey yok. Meyhaneci Refik: Rakı evde içilmez!

SABAH Gazetesi yazarı Mehmet Tezkan, rakı içme konusunda herkesi tartışmaya davet etti. Önceki gün "Gurmelere Soruyorum: Rakı evde içilir mi?" başlıklı yazısında, bir süre önce başlayan "Balıkla rakı olur mu olmaz mı" tartışmasının sürdürülmesi gerektiğini savunan Tezkan, tartışmaya yeni sorular da ekleyerek akşamcıların damak tadını büyüteç altına aldı. Rakı evde içilir mi? Rakıya buz atılır mı? Balıkla rakı içmek balığın tadını bozar mı? İşte bu sorularla, rakı içme adabına neşter vuran Tezkan, 'aslan sütü' içmenin hiç de öyle hafife alınmayacak bir konu olduğunu ortaya çıkarmış oldu. Rakı konusunda ikiye bölünen ancak bir süredir sesi soluğu çıkmayan gurmeleri de tekrar meydana çağırdı. 60 yıllık Meyhaneci Refik, "Balık rakısız olmaz" diyor, Türkiye'nin ünlü gurmelerinden Ali Sirmen, balığın yanında daha çok sek beyaz şarabın gideceğini savunuyor. SABAH'a mektup gönderen akşamcılar ise evde rakı içilmez görüşüne katılmadıklarını vurguluyor. Tezkan, rakı içme adabını masaya yatırdı, ünlü gurmeler, meyhaneciler ve SABAH okurları "Rakı nasıl içilir?"i yeniden konuştu. İşte çilingir sofralarının rengini değiştirecek görüşler:

* Ali Sirmen: Rakı mezelerle ve kebapla gider
"Balığın yanında rakı gitmez fikrine ben de katılıyorum. Mesela Lüfer gibi çok narin balıkların yanında sek beyaz şarabı tercih ederim. Rakının tadı çok hakimdir. Bu nedenle bazı yemeklerdeki nüansları kaybettirebilir. Ama genelde, rakı her şeyle içilebilir. 'Evde rakı içilmez' diye bir şey yok. Hafta sonları açık havada evde rakı içmeyi tercih edebilirim. Rakı daha ziyade mezelerle ve kebapla iyi gider. Halk arasında yanlış bilinen bir şey daha var: Rakı buzdolabında saklanmaz. Çünkü kristalleşir. Adet olan, önce su konur, ardından buz konur. Rakı, bu şekilde soğutulmalıdır."

* Meyhaneci Refik: Evde içilmez, karı dır dır eder
"Rakı evde içilmez. Evde çoluk çocuk var. Birinciyi içersin, ikinciyi içersin, üçüncüye başlamadan hanım dır dır etmeye başlar, rakının tadı kaçar. Rakıya buz atılmaz. Buzda bir madde vardır. Rakının tadını bozar. Soğuk suyla içilir. Ya da sek içilir. Balıkla rakı nefis gider. Tavasıyla, buğulamasıyla, ızgarasıyla içilir. Üstelik balığın her çeşidiyle gider. Yanında güzel yeşil salata, çoban salatası ve güzel patlıcan sosu ile kalın beyaz peynir unutulmamalı. Balığın lezzetini bozmaktan ziyade, lezzet verir. Ama rakı sofrasında iyi muhabbet edecek bir arkadaş şart!"

Rakının öyküsü 300 yıl öncesine dayanıyor
Rakınınfilk kez Osmanlı topraklarında üretildiği neredeyse tüm dünya ülkelerince kabul edilmektedir. Türk rakısı zamanla Osmanlı topraklarında yaşayan insanlarının da damak zevki ile bugünkü karakteristik özelliklerine ulaştırılmış ve üretimi tekelleştirilmiştir. Türk rakısının bugünkü özellikleri ne Yunan rakısı Uzo, ne de uzak Doğu içkisi olan arakta bulunabilir. Ayrıca sakız rakısı Mastika'nın ilk kez ülkemizde üretilmiş olduğu tarihi bir gerçektir. Bazılarına göre ilk rakı, Balkanlar ve Ege adalarında erikten yapılan 'Ouzo'dur. Tadı Türk rakısına benzeyen bu içkide anason bulunmaz. Bazılari ise Japonlar'ın pirinçten ürettikleri 'Sake'nin rakının babası olduğu görüşünü savunsalar da rakının Anadolu'daki öyküsü, 300 yıl öncesine dayanıyor. Rakı, Yunanlılar'ın Osmanlı egemenliği altındayken aldığı bir kelimedir. Türkçe'den gelir. Yunan ansiklopedilerinde Yunanlılar'ın geleneksel içkisi Uzo'nun mucidi Kirios Stavrakis adlı bir Osmanlı Doktoru olarak gösterilmiştir. İçki kültürü içinde rakının ayrı bir yeri olması, içiminin diğer içkilerden farklı olmasından çok, temsil ettiği felsefeden kaynaklanıyor. Rakı kadınlar tarafından da tüketilse de temelde bir erkek içkisi olarak kabul ediliyor.

Rakının kitabını yazan adam
35 yıldır "sektirmeden" rakı içen Sofra Şirketi'nin Genel Müdürü Deniz Gürsoy, rakınının kitabını yazanlardan. "Çilingir Sofrasında Rakı" adlı kitabın yazarı Gürsoy, evde rakı içmediğini belirtiyor. Gürsoy "Rakı yalnız içilmez. Ben geleneksel meyhanede ve boğazdaki balık lokantasında içerim. Tuğrul Şavkay 'balıkla rakı içilmez' dedi. Bunu rakı balığın lezzetini bastırdığı için söyledi. Gurmeler için yemek ön plandadır. Bu açıdan doğrudur. Zaten rakı mezelerle içilir, ana yemek gerektirmez. Nitekim Atatürk de rakı içerken hiçbir zaman yemek yemezmiş, rakı bitince yemek sofrasına otururmuş. Yaşı benim civarımda olan rakı erbapları da böyle yapıyor" dedi.

SABAH OKURLARININ GÖRÜŞÜ:
Mehmet Tezkan'ın yazısından sonra SABAH okurlarından da mektuplar yağdı:

"Evde içilmez diyenler eşleriyle geçinemeyenlerdir!"
"Sayın Tezkan, yazdıklarınızın ana fikrine aynen katılıyorum. İzin verirseniz iki konuda görüşlerimi belirtmek istiyorum: 1. Rakının içine sudan önce buz koymak büyük bir cinayettir! Önce su, sonra buz ilkesi geçerlidir. Ancak rakıyı sulandırmadan içenler içine buz koyarsa yanlış yapmış olurlar. 2. Rakı evde de içilir, dışarıda da. Önemli olan muhabbettir. 'Rakı evde içilmez' diyenler, ya müzmin bekârdır, ya da eşleriyle geçinemeyen kişilerdir." Doç. Dr. Özgür Savaşçı

"Rakı sadece erkek içkisi değil!"
"Sayın Tezkan, tabii ki gerekli ortam oluşursa rakı her yerde ve her ortamda içilir. Uzun yıllar her tür içkiyi adabınca içmeme rağmen, bayan olduğum ve kiloma dikkat etmem gerektiği için 'bol mezeyle içilir' düşüncesiyle rakıya el sürmedim. Son iki yıldır rakı içiyorum. İlle sohbetli içilmesi gerektiğine inanmıyorum. Kadın olduğum için, 'Hanım söylenmeye başlar' fikri de beni bağlamıyor. Erkek açısından düşünürsek, 'İnsanın evi gibisi olmaz' derim. Hülya Akdeniz Altay

"Yazınızın sonundaki soruya cevaptır: Rakı bir yaşam biçiminin Ğtenis gibi- parçalarından biridir diyorum hocam..." Mehmet Ümit Metin

Özlem YURTÇU