Uyuşturucu şebekeleri hoş çocukların peşinde

Ediz Hun, Ecstasy ile yakalanan ve hüküm giyen oğlu Burak hakkındaki sessizliğini SABAH PAZAR için bozdu: Eğer çok acil önlem almazsak nice Buraklar yanar. Şebekeler güzel görünümlü kızları ve yakışıklı erkekleri özellikle tuzağa düşürüyor

Türk sinemasının unutulmaz jönü, bugünün politikacısı Ediz Hun'un oğlu Burak, 2001 yılının Mart ayında Ecstasy ile yakalanmıştı. ANAP'ın son kongresinde kadın ve gençlik kollarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı seçilen Ediz Hun, Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 10 ay hapis cezasına çarptırılan oğlu Burak hakkındaki sessizliğini ilk kez SABAH PAZAR'a bozdu. Mahkemece hapis cezası, 1 milyar 423 milyon lira ağır para cezasına çevrilen Burak Hun halen eğitim için Malta'da bulunuyor.

Karar sonrası "mahkeme kararına saygılıyım ancak temyize de gideceğiz" diyen Ediz Hun, oğlu Burak'ı olaylardan etkilenmemesi için bir yıllığına okuduğu Bilkent Üniversitesi'nden alarak Malta Üniversitesi'ne yollamıştı.

Tahmin ettiğiniz gibi, bu konuda konuşmak bir baba için çok zor. Ediz Hun da bu zorluğu yaşıyor ama bir yandan da "Konuşalım ve topluma örnek olalım. Tehlike altındaki sadece Burak değil, milyonlarca gencimiz var" diyor.

Gerçekten de Ediz Hun, oğlu Burak'ın Ecstasy ile yakalanmasından sonra yüzlerce aileden telefon almış. Her telefon ayrı bir hikaye. Aileler toplumun önünde gördükleri sanatçı ve politikacı Ediz Hun'dan yardım istemişler. "Oğlum, kızım hap kullanıyor. Ne yapayım" diye başlayan telefonlar, doktor isimlerinin el değiştirmesi, gençlere nasıl davranmak gerektiği şeklinde konuşmalarla noktalanmış.

ÇOCUKLAR MASUM!
Ediz Hun, yaşanan bu tecrübelerden sonra şöyle diyor: "Benim oğlum bir örnek. Gencecik... Bu sorunlar 18-20 yaşındaki gençleri mahkeme karşısına çıkararak çözülmez. Karanlık çeteleri ve uyuşturucu satıcılarını bulmak lazım. Bu çocukların geleceklerini rencide etmek, masum gençlerin kanına girenleri ise yakalayamamak kabul edilecek şey değil. Gençlerin kötü niyetleri yok. Oğlumun da hiç bir kötü niyeti yoktu. Yalnızca kötü yola sevk edildi. Ben onu kötü yola sevk edenlerin bulunmasını istiyorum bir baba olarak."

Yakalanan uyuşturucu şebekelerinin cezalarının az olduğu görüşünde Ediz Hun. "Böyle giderse başka Burak'lar da olabilir" diyor ve kaygılarını aktarıyor: "Şebekeler özellikle genç ve güzel kızlarla, yakışıklı erkekleri seçiyor. Onlarla diğer gençleri özendirmeye çalışıyorlar. Kandırılanların üzerine gitmek yerine şebekeler yakalanmalı. Bu konuda devlet çok titiz davranmalı."

Burak olanları unuttu
Ediz Hun'un üniversitede okuyan oğlu Burak, yaşanan bunca olaydan sonra kendini spora verdi ve yeni bir hayata adım atma hazırlığında. Hun Ailesi, Malta Üniversitesi'nde okuyan oğlu Burak'ı, çok yakındaki paskalya tatilinde Türkiye'de görmek için sabırsızlanıyor.

Avukatı: Uyanık kalmak için kullandı
Burak Hun'un, Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Uyuşturucu madde satmak ve kullanmak" suçundan yargılandığı davada avukatlığını Ankara Barosu Başkanı Sadık Erdoğan yaptı. Erdoğan, savunmasında, Hun'un üzerinde bir miktar hap ve uyuşturucu bulunduğunu dile getirerek "Müvekkilim, Bilkent Üniversitesi'nde öğrencidir. Yoğun ders temposu içerisinde uyarıcı nitelikli bu maddeleri, uyumamak için kullanmıştır" dedi.

Elif ERGU