Avrupa treni
Avrupa olayına "yakın tarihin penceresinden" bir göz atmaya... Bir "ufuk turu" yapmaya... "Zaman tünelinde gezintiye" ne dersiniz?
Tarih, Haziran 1958.
Yunanistan, Ortak Pazar'a üye olmak için başvurunca...
Gazeteciler, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu'ya sorarlar:
- Türkiye ne düşünüyor?
- Yunanistan eğer Avrupa havuzuna atlıyorsa, biz de atlarız. Havuzun boş mu, dolu mu olduğuna bile bakmayız.
***
Tarih 15 Eylül 1960.
Yassıada'da, Yüksek Adalet Divanı tarafından idama mahkum edilen 15 devlet adamı, askeri bir bot ile İmralı'ya götürülürken...
Celal Bayar, botta, eski dışişleri bakanına döner:
- Fatin Bey, bize şu Ortak Pazar'ı bir daha anlatır mısınız?
***
Tarih 27 Kasım 1961.
Yeniden demokrasiye dönülmüş, seçim yapılmış ve İsmet İnönü başbakan olmuştur.
İnönü "Hükümet Programını" bizzat okur:
- Avrupa camiasına katılmayı samimiyetle arzu etmekteyiz.
***
Tarih 2 Temmuz 1962.
İnönü hükümeti bozulmuştur.
Yeni hükümeti yine İnönü kurmuştur.
Kürsüye çıkar, "Programını" okur:
- Müşterek Pazar memleketleri ile kader birliğini göz önünde tutan bir ortaklık anlaşmasını lüzumlu saymaktayız.
***
Tarih 12 Eylül 1963.
Türkiye ile Avrupa arasında "Ankara Anlaşması" imzalanır... Ve Başbakan İnönü der ki:
- ......Türkiye, Batı ile bir kader birliği anlaşması yapmıştır. Ankara Anlaşması yeni bir devrin başlanıcıdır. Gelecek nesillere bırakılacak en zengin mirastır.
***
Tarih 26 Aralık 1963.
Hükümet bir kez daha değişmiştir.
Yeni hükümette başbakan yine İsmet İnönü'dür.
Başbakan biraz rahatsızdır.
Hükümet Programını, Başbakan Yardımcısı Kemal Satır okur:
- Avrupa camiası ile ilişkilerin her sahada kuvvetlendirilmesi, Türk dış politikasının temel hedeflerinden biridir.
***
Tarih 1965.
Yeni bir seçim yapılmış ve Demirel başbakan olmuştur.
"Hedef" aynı hedeftir.
"Avrupa trenine" binmek.
Ve Demirel hükümeti, Avrupa ile "Katma Protokol" imzalar. (1970)
***
Tarih 1971.
Askerler, "12 Mart Muhtırası'nı" verirler.
"Partilerüstü hükümet" kurulur.
Önce Nihat Erim hükümeti.
Sonra Ferit Melen hükümeti.
Ardından Naim Talu hükümeti.
Üç hükümet de "Avrupa yolculuğu" konusunda kararlıdır.
***
1973-1980 arası "çalkantılı" bir dönem.
"MC'ler... Yamalı bohça gibi hükümetler... Azınlık hükümetleri" dönemi.
Avrupa'ya karşı olanlar da vardır... Ecevit gibi... Erbakan gibi.
Avrupa'dan yana olanlar da... Demirel, Türkeş, Prof. Turhan Feyzioğlu gibi.
Ama "devletin temel politikasında... Avrupa yolculuğunda" bir sapma olmamıştır.
***
Tarih 18 Eylül 1980.
İhtilalden beş gün sonrası.
Askerler "Avrupa'dan kopamayız" derler ve "Türkiye-AET Ortaklık Konseyi" toplanır.
***
Ve 14 Nisan 1987...
Özal'ın "uzun ince bir yoldayız" diyerek, AB'ye tam üyelik başvurusu yaptığı gün.
Bu başvuru bir "devlet politikasıdır.
"1950'lerden gelen... 2002'de devam eden" devlet politikası.
Ortada "bu politika" ve Türk devletinde "bu kararlılık" varken...
Bugün "yeni arayışlara" girişmek, kafaları karıştırmaktan ve gündemi saptırmaktan başka neye yarar?
|