Maçka Parkı'nda Türk devletlerinin kurucularının büstleri var. Rahmetli Alpaslan Türkeş'in oğlu Tuğrul Türkeş'le röportajı Maçka'da bir ofiste yapıp sonra da birlikte parka gittik. Türkeş hepsinin hikayesini ezbere biliyor. Belli ki babası onu Türk kültür ve tarihi konusunda çok iyi yetiştirmiş. Babasının ölümünden sonra MHP'de genel başkanlık yarışına giren ancak Devlet Bahçeli karşısında yenilgiye uğrayıp, MHP'den elini çeken Tuğrul Türkeş'in Aydınlık Türkiye Partisi adlı bir partisi var. Partisinin amblemi Uygur Devleti'nin sembolü olan kadın erkek figürleri. "Kopenhag Kriterleri söylüyor diye değil, kadın erkek eşitliğine inandığımız için bu amblemi seçtik" diyen oğul Türkeş, babasının MHP'si ile yeni MHP'yi farklı görüyor.
* Sizin tarifinizle milliyetçilik nedir?
Vatanını ve milletini sevmektir. Siyasette milliyetçilik, aynı topraklarda yaşayan, aynı bayrak altında birleşmiş olan insanların müşterek olarak kalkınmalarını ve refahlarını sağlayabilme idealidir.
* Milliyetçilik ve vatanseverliğin ayrımı nedir?
Milliyetçilik akımları sanayileşmiş toplumlarda gelişti. Bilgi çağındayız. Bilgi her topluma eşit seviyede ulaşıyor. Nasıl sanayi toplumuyla birlikte kentleşme değiştiyse bilgi çağıyla birlikte zaman, mekân gibi faktörlerin farklı yorumlanacağı bir döneme girdik. Millet kavramı yok olmaz ama milliyetçiliği yeniden tarif etmek gerek. Batının anladığı milliyetçilikle bizimki farklı. İtalya, Almanya, Avusturya ve son dönemlerde Fransa'da yaşanan etnik kökene bağlı milliyetçilik akımı Türkiye'de yok. Millet kavramı, aynı topraklarda aynı kaderi paylaşan tarihi köklerine bakıldığında aynı köklerden gelen ama illa da bunun şart olmadığı bir yaklaşımdır.
* Kürtçülük burada nereye oturuyor?
Bugün Türkiye'de yapılan Kürtçe, Kürtçülük mikro milliyetçiliktir. Mikro mililyetçilik ve ırkçılık bizim tarihimizde hoş karşılanmamıştır. Değişik soylardan insanlar bu topraklarda yaşarlar.
* Ülkücülüğün çağdaşlaşması fikrine ne dersiniz?
Ülkü ocaklarının ilk döneminde Türk kültürü öğretiliyordu ve ciddi kültürel faaliyetler vardı. Türkeş rahmetli olana kadar bu işlere meraklı olanlara seminerler veriyor, insan yetiştiriyordu. Maalesef Türkeş'in vefatından sonra bu gelenek sürmedi. Son beş yıldır yeni bir ülkücü yetişmedi. Bu kayıptır.
* Devlet Bahçeli bunu önemsemedi mi?
Kimse uğraşmadı.
* Yaptığınız bu tanımlamalar çerçevesinde MHP nasıl bir parti?
Babamın döneminde Türk milliyetçiliğini esas alan bir partiydi. Babamdan sonra partinin kitlesel bir parti olması gerektiğini söylemiştim ancak bu söylem kurultayda benimsenmedi, diğer öneri benimsendi. Bu bakımdan MHP'nin şu anda konservatif bir parti olduğunu söyleyebilirim.
* Sizin kurduğunuz Aydınlık Türkiye Partisi, ATP, Alpaslan Türkeş Partisi mi?
Bu çok soruldu. Bu yakıştırmaları sempatiyle karşılıyorum. Babamla birlikte uzun yıllar politikanın içinde oldum. Politik birikimlerimin büyük çoğunluğu babam sayesindedir.
* Siz de "Ya Sev Ya Terket"çilerden misiniz? Bu slogan sizi de kucaklıyor mu?
1996'da İstanbul'da MHP'nin il başkanı bu sloganı buldu, çok da tuttu. Güzel bir slogan olabilir ama ben anlamı itibarıyla katılmıyorum. Böyle bir yaklaşımı benimsemem.
* Siz MHP'lilere idam cezasının kaldırılmaması hakkında bir mektup gönderdiniz. İdamın kalkmasına karşı mısınız?
Mektubu tüm milletvekillerine gönderdim. Türkiye'nin birinci meselesi hukuk. Caydırıcı olması açısından idam cezasının kalkmaması taraftarıyım.