Arthur Schnitzler, "üç tür politikacı vardır" der...
Sonra da onları şöyle sıralar:
"Suyu bulandıranlar, bulanık suda balık avlayanlar ve en yeteneklileri olan bulanık suda balık avlamak için suyu bulandıranlar..."
Bu anlamda, bayramlık birkaç öykü...
İlk öykü Süleyman Demirel'den...
Mısır'ın eski diktatörü Cemal Abdülnasır için halk arasında bir sürü hikaye anlatılırmış. Abdülnasır'ın canını sıkacak nüktelermiş bunlar.
Abdülnasır, "Bunları kim uyduruyorsa, bulun o adamı bana" diye buyurmuş.
Adamları emri yerine getirmiş; hemen bulup huzura getirmişler.
Abdülnasır sormuş:
"Hakkımdaki falanca öyküyü sen mi uydurdun?"
Adamcağız boynunu büküp yanıtlamış:
"Evet efendim... Ben uydurdum."
Abdülnasır, bir daha kükremiş:
"Ya filanca öykü, onu da mı sen uydurdun?"
"Evet efendimiz, o da benim uydurmamdır."
"Peki, fişmekan öykü?"
"O da benim uydurmamdır efendimiz."
Abdülnasır kükremiş:
"Behey densiz adam; bilmez misin ki, benim iktidarım, referandum ile kabul edilmiştir. Ben halkın yüzde 94 buçuk oyunu alarak ülkemi yönetiyorum."
Adamcağız başını önüne eğmiş...
Bir süre düşünmüş, sonra şöyle yanıt vermiş:
"Efendimiz, bakın işte bunu uyduran ben değilim..."
DEMİRİ KANATMAK
Bir başka öykü de Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'dan...
Kentin yönetiminden uzaklaştırılmış eski bir kurt, yeni nimetler için yüce ilah Zeus'a yalvarmış.
Demiş ki; "Ben bu kentte, gelmiş geçmiş en güçlü; en akıllı varlığım. Talih beni buralara itti. 'Ey yüce Zeus! Bana bir fırsat daha ver ve beni yeniden kente gönder..."
Zeus, acıyarak eski kurdu kente yollamış; kendi kendine düşünmüş ve demiş ki, "Bu eski kurdu epey yükselttik; bakalım huyu değişti, tamahından vazgeçti mi?"
Zeus'un lütfuyla dönen eski kurt, bıraktığından çok farklı bir kent bulur. Ne yapacağını şaşırır...
Karnı acıkmıştır...
İlk gördüğü dükkandan içeri girer...
Burası bir demirci dükkanıdır. Raflarda yiyecek aranır. Eline geçirdiği eğeyi yalamaya başlar. Bir süre sonra, ağzı kanlar içinde kalır. Aynadaki kanlı manzarasını görünce, övünmeye başlar.
"Görüyor musun yüce Zeus, ne kadar güçlüyüm; demirin bile kanını akıtıyorum..."
Bir başka öykü de eski Meclis Başkanı Hüsamettin Cindoruk'tan...
Birinin suçu sabitmiş...
Ama gene de bir avukat tutmuş kendisine...
Sormuşlar, "Niçin tuttun bu avukatı" diye...
O da "Bakalım beni nasıl savunacak diye merak ediyorum" cevabını vermiş.
Tayyip Erdoğan'ın bir gün bu ülkeye başbakan olacağını düşünenlere ithaf olunur...
HİNT TANRISI
Son bir öykü de benden...
"Önce Apo'yu asalım, sonra idam cezasını kaldırırız" diyerek, kamuoyunun bam teline basan, DYP'nin cin fikirli genel başkanı Tansu Çiller'e...
Kolejin yönetim kurulu başkanı, iyi öğrencilerinden birinin annesini okula davet eder.
Şunları söyler:
"Size bir kötü, bir de iyi haberim var. Önce kötü haber: Oğlunuz ne yazık ki homoseksüel oldu! İyi habere gelince... Sevinebilirsiniz; oğlunuz ilkbahar balosu için kraliçe seçildi..."
Kanımca yeniden başbakanlık koltuğuna oturmak için can atan Çiller'e şimdilik kaydıyla, verilse verilse kötü haber olarak, Ecevit'in "Seçim yok" açıklaması verilebilir.
Sandıktan birinci parti olarak çıkmak için bir süre daha beklemesi gerekecek...
İyi habere gelince...
İki oğlu da, eski cinsiyetlerini korumakta.
Darwin, yaşayabilmenin iki koşulu olduğunu söyler:
"Birincisi, 'güçlü olmak', ikincisi de 'çevreye uyum'dur..."
Ünlü fizikçi Albert Einstein'a göreyse hayatta başarılı olmanın formülü şöyledir:
A=X+Y+Z
"A", başarıdır...
"X" çalışmak...
"Y" iyi oynamak...
"Z" ise ağzını sıkı tutabilmektir.
Kennedy, "başarısızlığın dostu yoktur" der...
Unutulmamalıdır ki, en iyi başbakanlar bile, çifte kafalı, sekiz kollu ve dört bacaklı Hint tanrısı değildir.
Ecevit Hükümeti'ne karşı da sabırlı olmak, O'nu ve o kabineyi doğal şartları içinde değerlendirmek gerekir.
Marx'ın tarihteki olaylar için şöylesi bir tanımlaması vardır:
"Başka türlüsü olmadığı için öyle olmuştur."
Bu hükümetin var olma şeklini tartışanlar için bu sözler yeterli olacaktır sanırım. Çünkü, başka türlü bir çözümü düşünmek bile istemiyorum!..
Suyu bulandıranlar, bulanık suda balık avlayanlar ya da bulanık suda balık avlamak için suyu bulandıranların öncelikle bunu anlaması gerekiyor...
PS: Tüm İslam aleminin Kurban Bayramı'nı kutlarım..