| 19 Ocak 2009, Pazartesi |
Sıla Öztürk
İLİŞKİLİ HABERLER
En büyük hayalim Sezen'e kıyafet hazırlamaktı!
İLKER GEZİCİ
18.01.2009
Modacı Sıla Öztürk, sanat ve sosyete dünyasının pek çok ünlü ismini giydiriyor ama onu en çok Sezen Aksu etkiliyor: Sezen Aksu tekamüle ermiş. Onun giyinmesine bile gerek yok aslında. Eşofman bile giyse karizması var!..
Hukuk okumasına rağmen modacı olmaya karar veren Sıla Öztürk, sosyete ve sanat camiasının yakından tanıdığı bir isim. Sezen Aksu'dan Berna Yılmaz'a kadar geniş bir müşteri profiline sahip olan Öztürk özellikle Sezen Aksu'yla çalışmaktan büyük keyif alıyor...
* Hukuk okumayı yarıda bırakıp modaya yönelme sebebiniz neydi?
Babam Karadeniz'in en meşhur avukatlarındandı ama ben kurulu düzenin bana göre olmadığının farkına vardım. Ailem de beni destekledi. Daha önce kişiye özel takı tasarımı yapıyordum. Sonra büyük firmalara giysiler hazırlamaya başladım. 2000'den beri couture çalışıyorum. Giyinmeyi süslenmeyi, eğlenmeyi seven sosyal bir kadınım. Belki avukatlık yapsaydım çok daha fazla para kazanabilirdim ama ben sevdiğim işi yapmayı tercih ettim. Böylece sevdiğim insanları giydirme fırsatı buldum.
ÖNEMLİ OLAN MUTLU ETMEK
* Bu mesleğin keyifli ve zor yanları nedir size göre?
Dünya modasını takip etmek, seyahat etmek, kumaşları incelemek bunlar işin zevkli tarafı... İşin zor kısmı, sorumluluklar. Ben, kadınların kendilerini iyi ve güzel hissetmelerini sağlamaya çalışıyorum. Bu da kolay bir şey değil. Kişileri buradan mutlu çıkarmak çok önemli.
* Kaprisli müşterileriniz oluyor mu?
Çalıştığım kişiler meslek sahibi, akıllı ve bilinçli kadınlar. O yüzden de çok fazla kapris olmuyor. Ufak tefek isteklerini de yerine getirmek zorundayız. Buna da kapris diyemem. Mutlu olmalarını sağlamak diyelim. Ben de bir yere gittiğimde iyi hizmet istiyorum sonuçta.
* Müşteri profilinizi oluştururken neye dikkat ettiniz?
Bu aslında tamamen kendi kişiliğimle alakalı. Benim zaten belli bir standardım belli bir kültürüm, yaşam tarzım var. Öyle olunca bana gelen müşterilerim de benim çevremdeki, beni bilen insanlar. Eğer zevk olarak anlaşırlarsa kalıyorlar, anlaşmayan zaten gidiyor. Benim dükkanımın kapısında adım bile yazmıyor. Kapıdan geçerken, görüp de gelen insanlarla karşılaşmıyorum yani. Mutlaka birinin tavsiyesi üzerine gelenler oluyor. Kontaklar da tuttuğu zaman zaten çok iyi arkadaşlıklar kurulmuş oluyor.
SORUN DEĞİL ÇÖZÜM ÜRETİYOR
* İyi kontak kurduğunuz isimler kimler?
Cemiyet hayatının bir çok ismi var. Mesela TOÇEV Başkanı Ebru Uygun, Esin Demirören, Berna Yılmaz... Aslında isim vermek istemiyorum. Çünkü izin almadım ama mesela geçen yaz Açıkhava konseri için Sezen Aksu'nun kıyafetlerini hazırladım. Sezen benim zaten hayran olduğum, çok sevdiğim bir insandı. En çok istediğim şey de ona kıyafet hazırlamaktı. Bu amacıma ulaştım.
* Sezen Aksu ile nasıl iletişim kurdunuz?
Sezen'le zaten eskiye dayalı bir dostluğumuz vardı. Aynı zamanda onunla çalışmaya başladıktan sonra kişiliğini daha iyi anladım. Bunun üzerine saatlerce konuşabilirim. Sezen, seyircisine saygılı ve kaprissiz. Çok profesyonel, iyi niyetli, sabırlı biri. Ben hayatımda seyircisine bu kadar saygılı olan birini görmedim. Arkadaşlarım da bana hep sordu; "Sezen nasıl?" diye; ben dedim ki; "Sezen Aksu tekamüle ermiş".
* Ne anlamda söylediniz bunu?
Gerçekten öyle biri. Biz ona Açıkhava konseri için metal bir elbise hazırladık. Çok ağır bir elbiseydi. Saatlerce o elbiseyle prova için bekleyebildi. Çok yakınında bulunduğum süre için söylüyorum, en mutsuz, üzüntülü anında bile sahneye çıkıp belli etmiyor. Çok şefkatli, anlayışlı. Sorun çıkarmaktansa çözüm arayan bir kadın. Yani o anda sahneye çıkarken kullanacağı aksesuvarlar bir şekilde unutulmuşsa, neden unutulduğunu sorgulamak yerine, "Kutuyu getirin bakalım ne var?"diyor. Ondan çok şey öğrendim gerçekten. Profesyonelliğini hiç bozmayan ama bir o kadar da komik ve tatlı.
* Hiç kapris yapmaz mı?
Kaprisi olmadığı gibi etrafındakileri de rahatlatan, güven veren, hayatlarını kolaylaştıran biri.
* Modacı gözüyle Sezen Aksu'nun tarzını nasıl buluyorsunuz? Yıllardan beri gelen kendi tarzı var ama kendisini yenileyen bir kadın. Her giydiğini kendisine yakıştırabiliyor. Sezen Aksu'nun giyinmesine bile gerek yok aslında. O eşofmanıyla bile sahneye çıksa, yine herkesi büyüler. Çünkü inanılmaz bir karizması var. Şimdi bunları okuyunca bana çok gülecek ama ben bunları ona her zaman söylüyorum. Bir kere çok güzel vücudu var. Yediğine, içtiğine görünüşüne her zaman dikkat eder.
* Kadınlara en önemli tavsiyeniz nedir?
Benim en büyük tavsiyem, her zaman en iyisini alsınlar. İyi ve kaliteli şey aldığın zaman senelerce kullanabilirsin. Daha sofistike kıyafetler tercih edilmeli. Mesela dantel, her zaman kullanıyoruz. Dantelin modası asla geçmez.
* Hukuk okumayı yarıda bırakıp modaya yönelme sebebiniz neydi?
Babam Karadeniz'in en meşhur avukatlarındandı ama ben kurulu düzenin bana göre olmadığının farkına vardım. Ailem de beni destekledi. Daha önce kişiye özel takı tasarımı yapıyordum. Sonra büyük firmalara giysiler hazırlamaya başladım. 2000'den beri couture çalışıyorum. Giyinmeyi süslenmeyi, eğlenmeyi seven sosyal bir kadınım. Belki avukatlık yapsaydım çok daha fazla para kazanabilirdim ama ben sevdiğim işi yapmayı tercih ettim. Böylece sevdiğim insanları giydirme fırsatı buldum.
ÖNEMLİ OLAN MUTLU ETMEK
* Bu mesleğin keyifli ve zor yanları nedir size göre?
Dünya modasını takip etmek, seyahat etmek, kumaşları incelemek bunlar işin zevkli tarafı... İşin zor kısmı, sorumluluklar. Ben, kadınların kendilerini iyi ve güzel hissetmelerini sağlamaya çalışıyorum. Bu da kolay bir şey değil. Kişileri buradan mutlu çıkarmak çok önemli.
* Kaprisli müşterileriniz oluyor mu?
Çalıştığım kişiler meslek sahibi, akıllı ve bilinçli kadınlar. O yüzden de çok fazla kapris olmuyor. Ufak tefek isteklerini de yerine getirmek zorundayız. Buna da kapris diyemem. Mutlu olmalarını sağlamak diyelim. Ben de bir yere gittiğimde iyi hizmet istiyorum sonuçta.
* Müşteri profilinizi oluştururken neye dikkat ettiniz?
Bu aslında tamamen kendi kişiliğimle alakalı. Benim zaten belli bir standardım belli bir kültürüm, yaşam tarzım var. Öyle olunca bana gelen müşterilerim de benim çevremdeki, beni bilen insanlar. Eğer zevk olarak anlaşırlarsa kalıyorlar, anlaşmayan zaten gidiyor. Benim dükkanımın kapısında adım bile yazmıyor. Kapıdan geçerken, görüp de gelen insanlarla karşılaşmıyorum yani. Mutlaka birinin tavsiyesi üzerine gelenler oluyor. Kontaklar da tuttuğu zaman zaten çok iyi arkadaşlıklar kurulmuş oluyor.
SORUN DEĞİL ÇÖZÜM ÜRETİYOR
* İyi kontak kurduğunuz isimler kimler?
Cemiyet hayatının bir çok ismi var. Mesela TOÇEV Başkanı Ebru Uygun, Esin Demirören, Berna Yılmaz... Aslında isim vermek istemiyorum. Çünkü izin almadım ama mesela geçen yaz Açıkhava konseri için Sezen Aksu'nun kıyafetlerini hazırladım. Sezen benim zaten hayran olduğum, çok sevdiğim bir insandı. En çok istediğim şey de ona kıyafet hazırlamaktı. Bu amacıma ulaştım.
* Sezen Aksu ile nasıl iletişim kurdunuz?
Sezen'le zaten eskiye dayalı bir dostluğumuz vardı. Aynı zamanda onunla çalışmaya başladıktan sonra kişiliğini daha iyi anladım. Bunun üzerine saatlerce konuşabilirim. Sezen, seyircisine saygılı ve kaprissiz. Çok profesyonel, iyi niyetli, sabırlı biri. Ben hayatımda seyircisine bu kadar saygılı olan birini görmedim. Arkadaşlarım da bana hep sordu; "Sezen nasıl?" diye; ben dedim ki; "Sezen Aksu tekamüle ermiş".
* Ne anlamda söylediniz bunu?
Gerçekten öyle biri. Biz ona Açıkhava konseri için metal bir elbise hazırladık. Çok ağır bir elbiseydi. Saatlerce o elbiseyle prova için bekleyebildi. Çok yakınında bulunduğum süre için söylüyorum, en mutsuz, üzüntülü anında bile sahneye çıkıp belli etmiyor. Çok şefkatli, anlayışlı. Sorun çıkarmaktansa çözüm arayan bir kadın. Yani o anda sahneye çıkarken kullanacağı aksesuvarlar bir şekilde unutulmuşsa, neden unutulduğunu sorgulamak yerine, "Kutuyu getirin bakalım ne var?"diyor. Ondan çok şey öğrendim gerçekten. Profesyonelliğini hiç bozmayan ama bir o kadar da komik ve tatlı.
* Hiç kapris yapmaz mı?
Kaprisi olmadığı gibi etrafındakileri de rahatlatan, güven veren, hayatlarını kolaylaştıran biri.
* Modacı gözüyle Sezen Aksu'nun tarzını nasıl buluyorsunuz? Yıllardan beri gelen kendi tarzı var ama kendisini yenileyen bir kadın. Her giydiğini kendisine yakıştırabiliyor. Sezen Aksu'nun giyinmesine bile gerek yok aslında. O eşofmanıyla bile sahneye çıksa, yine herkesi büyüler. Çünkü inanılmaz bir karizması var. Şimdi bunları okuyunca bana çok gülecek ama ben bunları ona her zaman söylüyorum. Bir kere çok güzel vücudu var. Yediğine, içtiğine görünüşüne her zaman dikkat eder.
* Kadınlara en önemli tavsiyeniz nedir?
Benim en büyük tavsiyem, her zaman en iyisini alsınlar. İyi ve kaliteli şey aldığın zaman senelerce kullanabilirsin. Daha sofistike kıyafetler tercih edilmeli. Mesela dantel, her zaman kullanıyoruz. Dantelin modası asla geçmez.
Haberin fotoğrafları
İLİŞKİLİ HABERLER
Yayın tarihi: 19 Ocak 2009, Pazartesi
Web adresi: http://www.sabah.com.tr/2009/01/19/gny/haber,5A4CA7C3F20F4320B21D8E81A87F2F13.html
Tüm hakları saklıdır.
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Gizlilik Bildirimi | Künye / İletişim | Bize Ulaşın
 |
Copyright © -2009 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|